Not: Kitap incelemesinden önce biraz güç kavramından bahsetmek istedim. Direkt kitap hakkındaki yorumumu merak ediyorsanız biraz aşağıya kaydırıp incelememi okuyabilirsiniz.
Hayatımız boyunca bir çok seçim yaparız ve bu seçimler doğrultusunda fedakârlıklarda bulunuruz. Mesela okuldan yorgun argın gelince kalan kısıtlı vakitte…devamıNot: Kitap incelemesinden önce biraz güç kavramından bahsetmek istedim. Direkt kitap hakkındaki yorumumu merak ediyorsanız biraz aşağıya kaydırıp incelememi okuyabilirsiniz.
Hayatımız boyunca bir çok seçim yaparız ve bu seçimler doğrultusunda fedakârlıklarda bulunuruz. Mesela okuldan yorgun argın gelince kalan kısıtlı vakitte spor salonuna gitmek bir seçimdir. Aynı şekilde bir şeyler atıştırarak TV izlemek de bir seçimdir. Birincisini seçtiyseniz aburcubur-fast food tüketmek gibi basit zevklerden, konfor alanızda yayılarak netflix izleyebileceğiniz saatlerinizden feragat etmeniz gerekir. İkincisini seçtiyseniz sıkıntı yok. Fazladan strese girmek yerine biraz rahatlamayı seçtiniz.
Kulağa mantıklı gelse de çoğu insanın anlamadığı bir nokta var: Hayatta neyi seçersen seç bir bedel ödeyeceksin. Sağlıklı ve iyi bir vücuda sahip olmanın bedeli basit zevklerden mahrum kalmak ve disiplinli olmak. Aynı şekilde rahat hissettiğin yerde kalmanın ve keyif yapmanın bedeli de vücudundan nefret ederek sağlıksız yaşamak. (Bunlar uç örnekler ama siz demek istediğimi anladınız.)
Güçlü olmanın bazen etik yasalarını çiğnemek ve acımasız olabilmek gibi bedelleri vardır. Zayıf olmanın ise gerektiği zaman kendini ve aileni koruyamamak, istediklerini elde edememek gibi bedelleri vardır. Burada mesele bedel ödemeyi seçmek değil, ödeyeceğin bedeli seçmek.
Not2: Yukarıda bahsettiğim gibi kitap ahlak ve etik yasalarından bağımsız yazılmış olsa da illaki öyle olmanız gerekmiyor. Güç sahibi olmanız için acımasız olmanız gerekmiyor ama acımasız olma kapasitesine sahip olmanız gerekiyor. Bu yasaları bilmek en azından kendinizi bu yöntemlere karşı savunmanızı sağlayacaktır.
İKTİDAR: GÜÇ SAHİBİ OLMANIN 48 YASASI KİTAP İNCELEMESİ
Kitap bazılarını az çok bildiğimiz ama üzerine fazla düşünmediğimiz veya gözardı ettiğimiz güç dinamiklerini detaylıca inceliyor. Yasa hakkında 5-6 satırlık bir özet verip sonrasında bu yasalara uyan ve uymayan insanlar hakkında tarihten bolca örnekler vererek hikâyeleştiriyor ve şu hareketi yanlıştı çünkü x veya bu hareketi doğruydu çünkü y şeklinde yorum yapıyor. Dolayısıyla akılda kalıcı ve okuması rahat oluyor. her bölümün sonunda imaj ve otorite başlığıyla bir özet daha geçiyor ki öğrenim tam olsun. Kişisel gelişim tarafıyla ilgilenmiyorsanız genel kültür için bile okunur.
Kitabın içinde bolca özlü söz ve altı çizilecek yer olduğundan naçizane tavsiyem bir kalem eşliğinde okuyup beğendiğiniz yerleri not alın. Anlamadığınız yerde başa dönüp her kelimeyi seslendirerek tekrar okuyun. Eğer anlamadığınız bir bölüm varsa orada kendinize katabileceğiniz yeni bir bakış açısı vardır. Son olarak bütün kişisel gelişim kitaplarında yapmanız gereken bir şey: kitabı okurken anlamanız yetmez. Verilen yasaları kendi hayatınıza nasıl uygulayabileceğinizi düşünün! Böyle yaparsanız ezberlemezsiniz öğrenirsiniz.
Misal ‘’4. Yasa: Her zaman gerekenden daha azını söyleyin’’
Bunu okuduktan sonra ‘’hmm çok konuşmicaz demek ki’’ deyip geçmeyin. Tahayyül edin. Spora başlamışsınız, kendinizi harika hissediyorsunuz ve sürekli spor hakkında konuşmak istiyorsunuz. Ama biliyorsunuz ki bir konu hakkında ne kadar çok konuşursanız insanlar o konu hakkında o kadar yetersiz olduğunuzu düşünecekler. Çünkü yeterli olsaydınız zaten konuşmak yerine eylemi yapardınız. Eğer spor yeterince hayatınıza dâhil olsaydı insanlar siz söylemeden önce bunu vücudunuzdan fark edecekti. Unutmayın eylemler her zaman daha yüksek sesle konuşur.