Yani şu diziden sonra Frankestein ya da Modern Prometheus’u okumak şart oldu. Arkadaşlar efsane ötesi bir dizi olmuş. Gerçekten harikaydı. Bayıldım, bayıldım, bayıldım. Demek ki isteyince biz de yapabiliyormuşuz.
Öncelikle senaryodan bahsetmek istiyorum. Mary Shalley’in Frankestein ya da Modern Prometheus…devamıYani şu diziden sonra Frankestein ya da Modern Prometheus’u okumak şart oldu. Arkadaşlar efsane ötesi bir dizi olmuş. Gerçekten harikaydı. Bayıldım, bayıldım, bayıldım. Demek ki isteyince biz de yapabiliyormuşuz.
Öncelikle senaryodan bahsetmek istiyorum. Mary Shalley’in Frankestein ya da Modern Prometheus eserinden esinlenerek yazılmış bir hikaye. Zaten değişik hikayesi ile birlikte gözümüze hemen çarpıyor. Oldukça ilgi çekici. Babası da tabip olan Ziya’nın bilim aşkı ile yanarken eğitim görmek için İstanbul’a gitmesini ve burada çeşitli maceralara atılmasını konu alıyor. Ziya ölen birini yeniden dirilterek aslında bir nevi Tanrının kudretine meydan okuyor. Yarattığı şey tam olarak ne o da bilmiyor. İnsanlığa iyilik mi etti kötülük mü belli değil. Fazlasıyla hırslı olan Ziya’nın bilim aşkı onun kibri ile buluşunca ortaya sadece bencil bir insanlık çıkıyor. İnsanoğlu Tanrının kendisine bahşettiği akıl ile ona meydan okuyor. Ama bazen bazı şeyler olduğu gibi kalmalıdır. Çünkü sonucunda ne ile karşılaşacağınızı bilemezsiniz. Bilim kötü değildir. Lakin aklı ve bilimi bitmek bilmeyen hırsı ve kibiri ile kullanan insanlar kötüdür.
Çağan Irmak çekim açısından da oldukça iyi iş başarmış. Belki mükemmel değil ama birçok yapımdan iyi buldum diyebilirim. Sahne ve kostüm tasarımcıları da kocaman bir alkışı hak ediyor. Kullanılan her kıyafet, çekilen her sahnedeki mekan, dekor dönemi o kadar güzel yansıtmış ki anlatamam. Osmanlının son dönemlerinin olduğu net bir şekilde izah edilmiş. Hiçbir şey sırıtmıyordu sahnede. En ufacık bir rahatsızlık veren bir şey bile yoktu. En azından ben görmedim.
Oyuncular şahaneydi. Taner Ölmez Ziya rolü için biçilmiş kaftandı. Erkan Kolçak Köstendil zaten canlandırdığı karakteri yaşıyordu resmen. İzlerken tüylerim diken diken oldu. Hoca iken de farklı bir hava ve aura ile oynadı yaratılanken de çok farklı bir aura ile oynadı. Her ikisinide çok güzel yorumlamış. Fiziken bile rollerinde hiç sırıtmıyorlar. Bazen olur ya hani bazı oyuncular tip olarak rollerine pek yakışmaz bunlar resmen cuk oturmuşlar.
Bana kalırsa Türk yapımları arasında en çok şans verilmeyi hakedenlerden biri. Ben çok başarılı buldum. Mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum arkadaşlar…🎬