Himei (@vindemiatrix)

Mubi'nin gönderisinde Ömer Kavur'un Gizli Yüz filmini görüp yakın zamanda izlemeliyim bunu dedim kendi kendime. Sonra youtube'a girince karşıma Gece Yolculuğu çıktı ve Kavur sinemasına giriş filmim bu oldu. Mubi üyeliğimi tekrardan aktifleştireceğim de filmin yorumlarını okumayı bitirdikten sonra yandaki…devamı

vindemiatrix 1 year ago

Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak

Ali İlhan

3 Gönderi

Bu filmi izlediğim gün 20 ya da 30 dakika geçtikten sonra film dondu kaldı ve bir daha düzelmedi. Bu da böyle bir yarıda bırakma hatırası.

vindemiatrix 1 year ago

My Sister's Good Fortune

Angela Schanelec

1 Gönderi

Bu filmi izleyeli 2 sene oldu. Hatırlıyorum da arabada radyoda bir şiir okunmuştu, o çok hoşuma gitmişti.

vindemiatrix 2 years ago

Licorice Pizza

Paul Thomas Anderson

8 Gönderi

Yüzde yüz beğeneceğimi düşündüğüm filmi yarım saatini izledikten sonra yarıda bıraktım.

vindemiatrix 2 years ago

Oslo, 31 Ağustos

Joachim Trier

45 Gönderi

Üçlemenin ikinci filmi de izlenildi. 31 Ağustos günü bu film internette bir hayli karşıma çıkmıştı. Birkaç sene 31 Ağustos günü benim de aklıma bu film gelir artık. (Evet her 31 Ağustos'ta aklıma gelecek demek iddialı olurdu, o yüzden birkaç dedim.)…devamı

vindemiatrix 2 years ago

Nakarat

Joachim Trier

12 Gönderi

Spoiler içeriyor Sıkça karşıma çıkan Reprise'ı izlemek bugüne kısmetmiş. Üçleme olduğunu biliyordum ama üçlemenin birbirinden bağımsız hikâyelere ışık tuttuğunu yeni öğrendim. Burada bu kadar az kişi tarafından izlenmiş bir film olacağını tahmin etmemiştim. Bir zamanların çok izlenen dizisi Skam'ı birçoğunuz biliyorsunuzdur, ilk…devamıSıkça karşıma çıkan Reprise'ı izlemek bugüne kısmetmiş. Üçleme olduğunu biliyordum ama üçlemenin birbirinden bağımsız hikâyelere ışık tuttuğunu yeni öğrendim. Burada bu kadar az kişi tarafından izlenmiş bir film olacağını tahmin etmemiştim. Bir zamanların çok izlenen dizisi Skam'ı birçoğunuz biliyorsunuzdur, ilk izlediğim Norveççe yapım o olmuştu. Skam sonrası Norveççeye biraz ilgi duymuştum. Reprise'ı bitirir bitirmez kısacık Norveççe notlarımı açtım baktım. Konuşmalar içinden bazı kelimeleri seçebilmek beni bir hayli memnun ve mutlu hissettirdi. Philip, Erik, Geir, Morten, Lars arkadaş grubunda neredeyse son anlara kadar Geir ve Morten'in hangisi olduğuna dair kafam karıştı. Bu arkadaş grubunun tanıtılması üstünkörü mü oldu yoksa ben mi oraları kaçırdım tam anlayamadım. Bir ara açıp tekrardan izlemek istediğim filmlerden biri oldu benim için. Adına yakışır şekilde bir kere daha izlenilmeyi hak ediyor. Fangirllüğümü konuşturuyor gibi olacağım ama Erik karakterini canlandıran Espen Klouman Høiner bey yakışıklılığıyla beni büyüledi ahahaha. Gülümsemesi de bayağı bir hoştu, cidden. Philip ve Erik'in dostluğunun karşı tarafa geçmediğine dair bir yorum okudum ve buna katiyen katılmıyorum. O arkadaş grubunda ikisinin en yakın arkadaş olduğu bence gayet belli oluyordu. Yeri geldiğinde konuştukları şey ile birbirlerine bakıp gülmeye başlamaları, Erik'in davet edildiği bir organizasyonda bu davete kim katılır diye konuşurlarken ikisinin Sten Egil Dahl nidaları. Ve şu küçük detayı da eklemeliyim ki Philip'in evinde fotoğrafların asılı olduğu o panoda arkadaş grubundan sadece Erik'in fotoğrafı vardı.😌 Erik ve Lillian'a dair daha fazla şey görmek isterdim. Erik yurtdışı dönüşünde düğünde bir araya gelip Philip'le konuşurlarken, Philip "İntihar etti" dediğinde nedense benim aklıma direkt Lillian geldi. Erik ve Lillian arasındaki ilişkiyi bir iki telefon görüşmesi ve birkaç muhabbette adı geçmesinden daha fazla görebilirdik ama böyle de iyiydi. Ayrılmalarından önce Lillian'ın yüzünü hiç göremememiz peki? Erik, Philip'in uzunca bir süreden sonra yazdığı şeyleri okumak için ona gitmişti ya, oradan ayrıldıktan sonra yolda Svein'ı görmesi ve bir yumrukta kendini yerde bulması. Svein gene de nazik bir şekilde yere bıraktı... ondan sonra köpek saldırısının (pek emin değilim, düşürmesi mi demeliydim?) başına gelmesi. Bu tür olaylardan sonra sevdiğimiz bir yazarı göreceksek ve o yazar kitabımıza olumlu ve bizi geliştirici yorumlar yapacaksa bu günün artılarının daha fazla olduğu anlamına gelir mi acaba? Philip'in Sten Egil Dahl ile fotoğrafını çekmeye çalışan ama lensin önündeki kapağı çıkarmayı unutan Erik yüzünden simsiyah bir kare yakalamaları. Hayatta çok istenilen bir şeyin olmaması diyelim mi buna.

vindemiatrix 2 years ago

The Good Place

Michael Schur

187 Gönderi

Spoiler içeriyor Ben sit-com yapımlar izlemekten çok keyif alan biriyim. The Good Place, izlediğim sit-comlar arasından kendini rahatlıkla en üst noktalara taşıdı. (Yorumumda spoilerlar mevcut o yüzden diziyi izlemeyen insanların okumamasını öneriyorum.) Brooklyn 99'dan tanıdığımız iki karakter bu dizide de rol alıyorlar.…devamıBen sit-com yapımlar izlemekten çok keyif alan biriyim. The Good Place, izlediğim sit-comlar arasından kendini rahatlıkla en üst noktalara taşıdı. (Yorumumda spoilerlar mevcut o yüzden diziyi izlemeyen insanların okumamasını öneriyorum.) Brooklyn 99'dan tanıdığımız iki karakter bu dizide de rol alıyorlar. Shawn ve Derek. Jeremy Bearimy zaman çizgisi, Chidi'nin de gördüğü Zaman Bıçağı, muhasebe departmanının yanında yer alan Janet deposu, dünyaya giriş çıkışın bir kumandayla sağlanması. İlmek ilmek özenle işlenen bu yapıma RESMEN BAYILDIMMM. Her karakteri sevdim. 2.deneydeki Brent, tabii ki bu sevdiklerim listesinde yer almıyor ama son 20 saniyede bir gelişme göstermeye çalıştı Yargıç'ın da dediği gibi. Michael ve Janet en sevdiğim karakterler oldu. Bu ikilinin dostluğunu izlemek de çok keyifliydi. Michael'ı dünyaya uğurlarken onun için endişelenen ve gözleri dolan Janet. İlk bölümlerdeki ve bir sürü sıfırlama sonundaki Janet. Michael ve Janet Eleanor, Chidi, Tahani ve Jason sayesinde adım adım değişmeye, bu dörtlüyle empati yapmaya ve bilmedikleri o duyguları hissetmeye başladılar. Michael'ın İyi Yer'den Janet çalması beni çok güldüren kısımlardan biriydi. Michael Kötü Yer çalışanı olmasına rağmen Kötü Yer'deki iblislerden en başından beri ayrı bir yerdeydi bence. Michael'ın konuşması ve tavırları hiçbir Kötü Yer çalışanı gibi değildi. Shawn'a laf söyleyebilmek için söylediği o sözler bile çok masumdu. Michael'ın odasında Doug Forcett'in bir fotoğrafı vardı hatırlıyorsanız son bölümde o Doug fotoğrafı kaldırılıp yerine Eleanor, Chidi, Tahani ve Jason'ın fotoğrafı konmuş, ah şu detay yok mu şu detay💜 Bir bölümde Michael'ın Michael olmadığından şüpheleniyordu, hani Vicky'nin Michael kostümü giyip orada olduğundan. O bölümde Michael'a giysisini çıkarıp gerçek formunu göstermesini istemişlerdi, oradaki Michael'a üzülmemek elde değil... son bölümde insan olarak dünyaya geldiğinde ne kadar mutluydu ama. Ve geleyim Shawn ve Michael konusuna. Shawn'ın son bölümlere doğru Michael'a karşı gerçekten düşündüğü şeyleri gördük. Son bölümde Shawn'ı iyi görmek ise bizleri bir hayli şaşırttı bence. İblislerin arasından Glenn de Michael gibiydi farkında mısınız? Yani anlatmak istediğim diğer iblisler gibi kötülük dolu olmadığı. Shawn ona da Michael'a davrandığı gibi davranıyordu. Herkesin "shut up Glenn" demesi... Glenn sen de bu muameleyi hak etmedin. TREVOR KARAKTERİNİ NASIL UNUTURUM. Bence bir tık daha görebilseydik bu karakteri çok güzel olurdu. Janet anlat anlat bitirilemeyecek karakterlerden biri. İyi Yer Janet'ı, Kötü Yer Janet'ı, muhasebe departmanında gördüğümüz Tarafsız Janet ve Disko Janet olmak üzere farklı versiyonları mevcut. Evrendeki her şeyi bilen robot olmayan, kız olmayan -not a girl, Jason- bu varlıkların daha önce yukarıda bahsettiğim gibi Muhasebe departmanı yanında bir depoları var. Janet'ların hepsi bir boşluğa sahipler, kötü Janet boşlukları bir miktar güldüğüm yerlerden biri. Bilye hâline getirilebiliyor ve sıfırlanabiliyorlar. Bilye hâline getirebilmeleri beni bir miktar üzdü. Jason'ın son bölümde, gitme vaktinin geldiğini söylemesi ve gitmesinin üzerinden 1000 Jeremy Bearimy geçmesinin ardından Janet'ı görünce tanıması ve "başka Janet'lar da geliyordu ama sen olmadığını anlıyordum" demesi beni şu emoji 🥺 gibi yaptı. Jason'ın İyi Yere bir keşiş olarak geldiğinin söylenmesi ve Jason'ın son bölümde 1000 Jeremy Bearimy boyunca zamanın çabuk geçtiğini söylemesi, bu süre zarfında Janet'ı ve evreni sessizce düşündüğünü söylemesi, bu artık bir yalan değil Jason, mission completed. Bortlessss veya Folessss! Bir de Janet'ın ürettiği Derek var. Ona Janet'ın gelişmemiş hâli desek hiç de yanlış olmaz. Son bölümde ulaştığı seviye peki ahahahah. Janet'ın sıfırlandığında öldürüldüğünü söyleyen ekran yansıtılıyordu, Derek'te ise bu durum: "Attention! i have been Dereked! Attention! Murder has been me!" Derek de neşe katan karakterlerden biriydi kesinlikle. Gri takım elbise giymiş Jason Mendoza💘 Jason'ı sürekli hiçbir şeyden anlamayan, kafasına bir şey dank etmeyen o karakter olarak görüyoruz. Jason bazı bazı yerinde tespitleriyle herkesi şaşırtıyordu. Jason'ın babasını ve yakın arkadaşı Pillboi'yu gördükten sonra Jason'ın neden böyle olduğunu sorgulamaları kesilmişti farkındaysanız. Jason saf biriydi, etrafına pozitif enerji yayan -tabii bazen olayları anlamamasıyla etrafındakileri sinirden küpe bindiren- ama bazen diğer karakterlerin zalimliğine uğradığı oldu. O diğer insanlar hakkında kötü şeyler söylemezken onun hakkında bu tarz şeyler söylenmesi ve onu kırmaları.. üzücüydü bir nebze. Son olarak bir alıntı bırakıp yorumumu noktalayacağım. "Okyanusta bir dalga hayal et. Görebiliyorsun, boyunu ölçebiliyorsun, içinden geçen güneş ışığının kırılma şekline bakıyorsun ve işte orada, bir dalga olduğunu açıkça görebiliyorsun. Sonra kıyıya vuruyor ve yok oluyor. Oysa su hâlâ mevcut. Dalga, suyun farklı bir varoluş şekli, kısa bir süreliğine de olsa. Dalga okyanusa geri döner. Geldiği yere. Olması gereken yere."

vindemiatrix 2 years ago

Mona Lisa Gülüşü

Mike Newell

44 Gönderi

Daha önce hiçbir yerde ne gördüm ne de duydum bu filmi, bugün iyi ki karşıma düşmüş de tanışmışım. Ölü Ozanlar Derneği'ni hepimiz biliyoruz ama Mona Lisa Gülüşü pek de karşımıza çıkan bir film değil. O zaman sizleri bu filmi izlemeye…devamı

vindemiatrix 3 years ago

The Office

Ricky Gervais

149 Gönderi

Spoiler içeriyor Az önce 7x22 bölümünü izledim ve geldim. Bir sit-com maceram daha burada bitti. Malum kişinin gidişiyle diğer bölümleri izler miyim emin değilim. Gelelim Dunder Mifflin'in hikâyesine. (Arkada jenerik müziği varmış gibi yapalım.) İzlediğim ilk mockumentary bu dizi. Yıllar önce bile…devamıAz önce 7x22 bölümünü izledim ve geldim. Bir sit-com maceram daha burada bitti. Malum kişinin gidişiyle diğer bölümleri izler miyim emin değilim. Gelelim Dunder Mifflin'in hikâyesine. (Arkada jenerik müziği varmış gibi yapalım.) İzlediğim ilk mockumentary bu dizi. Yıllar önce bile telefonumda The Office meme'leri vardı. Dizininin meme'leri elbette ki karşınıza bir yerde çıkmıştır bundan eminim. The Office bir kısmın çok sevdiği bir kısmın ise "çok iyi dediğiniz bu muydu yani?" dediği, ya çok sevilen ya da beğenilmeyen bir dizi. Genel olarak insanlar ilk sezondan sonra alışıyorlar diziye, ben sit-com izlemeyi seven biri olarak ilk sezonunu da keyif alarak izledim. İngiliz sit-comları izleyenlerinize ilk sezon da sıkıcı gelmemiştir bence. Her karakterle bağ kurdurtan, yeri geldiğinde "yapma be, bu kadarı da olmaz" dedirten, yeri geldiğinde karakterle birlikte sizi de musmutlu yapan sıcacık bir dizi kendisi efenim. Bir de izlemeden önce ve izlerken en çok spoiler yediğim sit-com olur kendisi. Bu spoilerları da kendi kendime yemem daha bir komik. Bazı sahneler kesit olarak internette karşıma çıktı bazı spoilerları ise insanlar bu dizi hakkında neler diyor bi' bakayım derken yedim. Her karakteri sevdim ya, gerçekten. Jim'in diğer şubeden Scranton şubesine geri dönüşüyle yeni oyuncular geldiği zaman "hadi be kadroya eklemeler mi oluyor" diye bir şaaptım ama yalan değil. İlk zamanlar Andy'i de pek sevmedim onu da söyleyeyim. Ama sonraları Andy'i çok sevdim, tatliş mi tatliş biriymiş meğer. 5x14, notlarıma yazdığım bir bölüm. Açılış sahnesi beni en çok güldüren sahnelerden biriydi. Michael's voice: that's what she said. İlk sezonlar daha çok söylüyordu bunu zaman geçtikçe hiç söylememeye başladı. Ve David Brent'le asansörde karşılaştıkları zamanki that's what she said. 🤙 Dwight'ı sevmeyen bayağı bir yorum okudum. Ama Ryan varken Dwight'ı sevmemeleri bana çok garip geldi ajhdkwhd. Dwight Schrute ben seni seviyorum🙆‍♀️ Ryan'ın en sevimli hâli 7.sezon idi. Sadece bu sezon biraz ılımlı yaklaştım karaktere. Oscar'ı övücü yorum neredeyse hiç görmedim -ay yoksa hiç yok muydu emin olamadım- ben överim o zaman, reasonable beyefendi sevilmez misin sen be. Jim seni seviyorum ama Dwight'la bu kadar uğraşmalı mıydın... dozunu kaçırdığı çok fazla yer vardı. Evet Dwight sivri dilli birisi ama insanlara şiddet uyguladığını görmedik tabii ki insanlara her ağzına geleni söylemesi de doğru değildi ama Jim'in Dwight'a yaptıklarının bazen dozu fazla idi. Michael özünde iyi biri ama insanlarla iletişim kurmayı bilmiyor. Küçükken annesi ve babasının boşanması, büyükannesiyle daha yakın olması, lisedeyken ona iyi davranan kişinin kantinci olması. Lisedeyken başından geçenleri anlattığında üzülüp durdum onun adına. Evet Michael da insanlara ne söylenir ne söylenmez ayrımını yapmasını bilmiyordu ama bunda yaşadıklarının etkisi olduğunu düşünüyorum. İyi niyetli herkesi arkadaşı olarak görüyor ve bunda yanılıyordu. Mesela hatırlıyor musunuz bilmem küçükken bir programda, evlenip çocuk yapmayı ve böylece arkadaşlarının olacağını söylemişti. Ne kadar yalnız biri olduğunu buradan da anlayabilirsiniz. Veya yakın bir örnek verelim telefonu bozulduğunda yenisini almıştı ve telefona kaydedebileceği 5 kişi bile sayamamıştı. Peki Michael'ın herkesin hakkında hatırladığı ve bildiği o ufak tefek şeyler. Dizide en sevdiğim karakterlerden biri hiç şüphesiz Michael idi. Pam'in sergisinde söyledikleri aklıma geldi şu an... Michael özünden gerçekten iyi bir insan. Bildiğiniz üzere önce The Office Uk yayınlandı. Bir bölümde Michael Scott ve David Brent vardı, orayı kaç kere izledim bilmiyorum. Çok hoştu🥺 Pam'in ağladığı bir sahnede Dwight'ın bunu görmesi vardı hani hatırlarsanız, benim için en iyi Dwight sahnelerinden biriydi bu. Aklıma gelmişken David Wallace beye de değineyim. Dunder Mifflin sonrası onun hayatını da göstermeleri çok hoştu bence. David Wallace > Jan. Öyle ama yani aa. B99 Pontiac Bandit buradaki adıyla Darryl, ilk önce b99 hâlini bildiğim için ilk zamanlar bana çok değişik geldi ahahakahdkwhd. Michael'ın Toby'e nefreti... Michael'ı sevdiğimi söyledim ama Toby bunların hiçbirini hak etmiyordu. Toby iyi bir insan ve kişiliği dolayısıyla ofistekilerle iletişimi zayıftı, İyi Şeyler klubü vardı tabii onu unutmamak lazım. Toby sadece Pam ile yakınlık kurabilmişti ve Toby'i dinleyen neredeyse tek kişi Pam idi, dolayısıyla Pam'e karşı bir şeyler hissetmesi normaldi aslında. Bir bölümde Pam ile fotoğraf çekilmek istemişti ve diğerlerine fotoğraf makinesi sormuştu hatırlarsanız, herkes Toby'nin bu çıkışına şaşırmıştı. Michael'ın şirket tarafından alması zorunlu olduğu bir eğitim vardı ve bu eğitimi Toby vermişti, orada Michael'le sohbet etmek bile sevindirmişti onu, bir gün onun beni arkadaş olarak göreceğini biliyordum tarzında kameraya söylemişti. Ah be Toby, sen de çok tatliş bir karakterdinnn. Kevin'ın depodaki işe başvurması ama Michael'ın içindeki cevheri gördüm diyip onu muhasebe departmanına alması ahahalxhkwhdkw Her karakteri anlatmaya kalkarsam bu yazı böyle bitmez. The Office, iyi ki izledim seni🖤

vindemiatrix 3 years ago

İçimdeki Deniz

Alejandro Amenábar

25 Gönderi

Filmlerin beni daha önce duymadığım şarkılarla tanıştırması çok hoşuma gidiyor. Mar Adentro, Negra Sombra ile tanışmamı sağladı. Şarkıların bizlere bu denli etki edebilmesi, ne garip değil mi? Film İspanyolca ve bu benim üzerimde de bir etkiye neden oldu. Konuşulan dil,…devamı