yanlış hatırlamıyorsam ilk izlediğim güney kore filmiydi. tabii o zamanlar 14-15 yaşlarındayım. nasıl romantik nasıl güzel geliyor anlatılmaz. o kadar beğenmiştim ki defalarca izlemiştim. şimdi izlesem yine sever miyim acaba merak ediyorum🤔
i know your secret your dirty little secret filmi izlerken fark etmediyseniz pennywise'ın gülüşü arka sokaklar mesut ustanın gülüşü ile aynı 😂 georgie meets pennywise pennywise meets georgie we are not stranger anymore Are we? pap pap pap
Spoiler içeriyor
palyaçolardan irkilmeme sebep olan film 🤦 . . . . . filmin sonunda o havada asılı olan kaybolmuş çocuklar kurtuldu mu anlamadım ama ben :(
kısa ama güzeldi. kalabalıktan dünyanın keşmekeşliğinden sıyrılıp doğanın içinde anlam aramaya çalışmak benim ilgimi uzun zamandır çeken bir durum. dopplerin verdiği karara saygı duymak istesem de bir ailesi vardı ve sorumluluklarını da düşünmek zorundaydı. kitapların çoğu kurgu da olsa benim…devamıkısa ama güzeldi. kalabalıktan dünyanın keşmekeşliğinden sıyrılıp doğanın içinde anlam aramaya çalışmak benim ilgimi uzun zamandır çeken bir durum. dopplerin verdiği karara saygı duymak istesem de bir ailesi vardı ve sorumluluklarını da düşünmek zorundaydı. kitapların çoğu kurgu da olsa benim için hepsi gerçekten yaşanmış şeyler ve kahramanlar da gerçekten varlar. bu yüzden eleştirilerimi yazar üzerinden değilde karakterler üzerinden yapmayı daha çok seviyorum :)
Gördüğü rüyalardan sonra vejetaryen olan bir kadının (Yonğhe) ekseninde dönen olaylar anlatılıyor. Roman üç bölümden oluşuyor. İlk cümlelerde birbirinden bağımsız gibi dursa da aslında ilk bölüm kadının kocası, ikinci bölümde kadının ablasının kocası ve üçüncü bölümde ise kadının ablasıyla olan…devamıGördüğü rüyalardan sonra vejetaryen olan bir kadının (Yonğhe) ekseninde dönen olaylar anlatılıyor. Roman üç bölümden oluşuyor. İlk cümlelerde birbirinden bağımsız gibi dursa da aslında ilk bölüm kadının kocası, ikinci bölümde kadının ablasının kocası ve üçüncü bölümde ise kadının ablasıyla olan ilişkisi, yaşananlar ve düşünceler ele alınıyor. Sade ve göz alıcı bir hikaye. Bir hayatı reddediş. Yonğhe küçükken babası tarafından şiddet görmüş ve oldukça içe kapanık, sessiz bir karakter. Böyle insanların bir süre sonra psikolojik sorunlar yaşaması beni şaşırtmıyor. Hikaye ilginçti orası kesin ancak ben Yonğhenin düşüncelerini öğrenmek isterdim. Onun hayatı hakkında çok şey bilmiyorum. Ailesini biraz biliyorum okuduklarımdan ama o neler hissetti, ne istedi, hayali var mıydı merak ediyorum. Acaba bir gün olsun birine kendi içini açtı mı? Ne zaman içerisinde psikolojik unsurlar olan bir roman okusam bitirdiğimde hüzünleniyorum. Keşke hep her şey mutlu sonla bitse…
kitapla filmi ayrı ayrı ele aldığımda ikisi de beni tatmin etmedi ama bir bakınca hoş bir kombinasyona sahip. filmin konusu şu; parazit gibi ruhlar dünyayı ele geçirerek insan bedenlerinde yaşamaya başlıyorlar. göçebe melanie'nin bedenine yerleştiğinde avcılar ondan direniş gösteren diğer…devamıkitapla filmi ayrı ayrı ele aldığımda ikisi de beni tatmin etmedi ama bir bakınca hoş bir kombinasyona sahip.
filmin konusu şu; parazit gibi ruhlar dünyayı ele geçirerek insan bedenlerinde yaşamaya başlıyorlar. göçebe melanie'nin bedenine yerleştiğinde avcılar ondan direniş gösteren diğer insanların yerini göstermesini istiyor ama istisnai bir durum olarak melanie direnç gösteriyor. bundan sonrası da melanie ile göçebenin yaptıkları ve düşünceleri ile devam ediyor.
ben hala o parazit ruhların ilk transplantasyonu nasıl yaptıklarını anlamadım ve merak ediyorum. bunu öğrensem daha mantıklı olacak konu benim için.
ne yorum yapacağımı pek bilmiyorum. sanırım bilim kurgu benim o kadar da ilgimi çekmiyor. ya da bu kitap beni etkilemedi sadece. kafamda hep sorular dönüp duruyor. bilim kurguyu mantık çerçevesinde ele almamak gerek sanırım. neyse, şunu söyleyebilirim en azından: yazarın…devamıne yorum yapacağımı pek bilmiyorum. sanırım bilim kurgu benim o kadar da ilgimi çekmiyor. ya da bu kitap beni etkilemedi sadece. kafamda hep sorular dönüp duruyor. bilim kurguyu mantık çerçevesinde ele almamak gerek sanırım. neyse, şunu söyleyebilirim en azından: yazarın anlatım dili iyi kendini okutturuyor. filmini izlediğimde neler hissedeceğimi merak ediyorum.