Sevgili Raf Kullanıcıları
Size sormak istediğim bir soru var bende böyle kendimle başbaşa kalmak istediğim hüzünlü olduğum zamanlarda eskiden izlediğim etkili ve güzel bazı filmleri tekrar izleme isteği uyanıyor.
Acaba sizde de oluyor mu yoksa tek deli ben miyim ?
Sabahleyin çantama kitabımı koyamadan evden fırlayıp çıkınca gün boyunca kitapsız kalmayayım diye kütüphaneden aldım. İnanılmaz çerez kitaba benziyordu. Bugün bitirir kenara koyarım tarzı. Okumaya başladım sonra. O kadar kolay bir kitaptı ki yağ gibi aktı gitti resmen sayfalar. Derken kısa…devamıSabahleyin çantama kitabımı koyamadan evden fırlayıp çıkınca gün boyunca kitapsız kalmayayım diye kütüphaneden aldım. İnanılmaz çerez kitaba benziyordu. Bugün bitirir kenara koyarım tarzı. Okumaya başladım sonra. O kadar kolay bir kitaptı ki yağ gibi aktı gitti resmen sayfalar. Derken kısa zamanda 150. Sayfaya geldim.
Kitabı saçmasapan bir ergen filmiymiş gibi okudum. İyi çocuklar kötü çocuklar lise zorbaları herkes ana karaktere aşık falan filan. Epey de dalga geçtim hatta. Sonra ufak ufak ipuçlarını toplamaya başladım.
------- SPOİLER -------
Ben kitabı okurken yazarı da okuyan biriyim. Neyi ne amaçla yazdığını anlarım. Nereye varmaya çalıştığını görürüm. Bu kitapların sürprizini kaçıran bir şey ama tahmin ettiğin her şeyin bir bir gerçekleşmesi de tatmin edici bir his tabi. Öyle ya da böyle geri alamayacağım bir yetenek, okuya okuya gelişti.
Doğal olarak bu yazarı da çözüverdim. Aniden kitapta meselelerin çok derin, problemlerin çok yıkıcı ama dilin özene bezene basitleştirilmiş hatta ergenimsi olduğunu fark ettim. Dedim ki bu bizi usuul usuul müthiş bir trajediye götürecek. Ben de öyle bir trajedi okuyabilecek duygusal durumda değilim. Kötü etkilenirim.
Olacakları tahmin ettim. Ölecek karakteri tespit ettim. İnternete girip araştırdım ve haklı çıktığımı gördüm. Yaklaşık 10 dk önce. Ve bıraktım kitabı.
-------- SPOİLER SONU --------
Gençlik meşgaleleri ve trajedileri okumayı seven kolay okunan bir kitap arayanlara önerilir.
Trajedilerden kötü etkilenen okurlara önerilmez.
Bitirmediğim için puanlamayacağım. Ama bitirseydim 7'den büyük verirdim gibi.
Oyunun cinematic trailerları çok iyi. Özellikle de kullanılan müzikler efsane. Lakin bu film çok kötü olmamakla birlikte tam olarak beklentiyi de karşılayamayan bir yapım olmuş. CGI teknolojisinin nimetlerinden güzel faydalanmışlar, oyunculuklar da fena değil ama işte eksik bi şeyler var…devamıOyunun cinematic trailerları çok iyi. Özellikle de kullanılan müzikler efsane. Lakin bu film çok kötü olmamakla birlikte tam olarak beklentiyi de karşılayamayan bir yapım olmuş. CGI teknolojisinin nimetlerinden güzel faydalanmışlar, oyunculuklar da fena değil ama işte eksik bi şeyler var :') Dünyanın en tanınmış video oyunlarından olan WoW a çok daha iyi bir film yakışırdı.
Gereksiz uzun ve saçma. İzlerken kaç defa sıkıntıdan bayıldım bilmiyorum. Tibet, Çin, Hint derken şimdi de Güney Amerikalıları etkileyelim demişler. Aztek mi Maya mı ne olduğunu anlayamdığım bi ırk İspanyollardan kaçmış da deniz avatarı olmuşlar. Bi de balinaya falan biniyorlar…devamıGereksiz uzun ve saçma. İzlerken kaç defa sıkıntıdan bayıldım bilmiyorum. Tibet, Çin, Hint derken şimdi de Güney Amerikalıları etkileyelim demişler. Aztek mi Maya mı ne olduğunu anlayamdığım bi ırk İspanyollardan kaçmış da deniz avatarı olmuşlar. Bi de balinaya falan biniyorlar utanmadan. Başrol kızın ağlamasından bıktım usandım. Her şeye ağlamaklı rol yapıyor. Adam gemiye saldırıyor sen de saldırsana kardeşim. Yok önce beş dakika ağlamasını izleyeceğiz. Cidden kanser oldum izlerken. Oyunculuğu gece gece midemi bulandırdı ya. Deniz ürünleri sergisi izlemek istesem gider bir kez daha Avatar 2'yi izlerdim sizi değil. İki tane süper kahramanı, kötüyü dövüştüreceksiniz bu kadar zor olmamalı. Kötüye bak. Ayağında kanat var. Vay be. Çok mu düşündünüz bunu? Aman bu da onların tanrısı demeyin şimdi. O zaman ben de Erlik Han'la Sekiz Gözlü Kiştey'i istiyorum bi sonraki marvel filminde. Ölmüş bir adamı bu filmle mi onurlandıracaksınız. Bi tane de çakma Iron Woman koymuşlar başımıza. Şükür son bir filmim kaldı kurtuluyorum şu seriden. Gına geldi artık. Film izlemekten nefret ettim bunların yüzünden.
Aslında bu filmi izlemek için çok geç kaldım.Çünkü bu film Alien serisinin bir halkası ve ben Alien serisine de halihazırda başlamıştım ama nasıl olduysa devamı gelmedi.Neyse geç olsun da güç olmasın.
Alien serisinin bir halkası dedim ancak diğer filmlerden önemli…devamıAslında bu filmi izlemek için çok geç kaldım.Çünkü bu film Alien serisinin bir halkası ve ben Alien serisine de halihazırda başlamıştım ama nasıl olduysa devamı gelmedi.Neyse geç olsun da güç olmasın.
Alien serisinin bir halkası dedim ancak diğer filmlerden önemli ölçüde bağımsız olduğunu söylemek mümkün.Hatta Alien serisini izlemeye bu filmle başlamak gerekiyor.Bu bir zorunluluk değil ancak hikayenin daha sağlam ilerlemesini sağlıyor.
Dediğim gibi film bağımsız olarak da izlenebilir ve gayet de memnun bırakır.Çünkü çok sağlam bir bilim kurgu yapımı ve izlemesi çok zevkli.Film ayrıca insanın sürekli cevap aradığı "neden yaratıldık"sorusunu da irdeliyor.Bu yönüyle felsefi değeri olan bir film olduğunu da söyleyebiliriz.
Film görsel açıdan da oldukça iyi ve çok akıcı.İzlemesi çok keyifli.Özellikle sonlara doğru ufak mantık hataları göze çarpıyor ancak filmin tamamına baktığınızda bu hatalar önemsiz kalıyor.Kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim.Filmi izlerseniz de 25.Kare Youtube kanalının incelemesini izlemenizi tavsiye ederim.
[SPOİLER]
Yukarıda bahsettiğim gibi film insan ırkını yaratan mühendisler ve insanlar üzerinden yaratıcı ve yaratılma amacı gibi konuları irdeliyor.Bunu yaparken de bize bir örnek göstermekten geri kalmıyor.Bu örnek ise David.David insanlar tarafından yapılan bir android ve sürekli insanlar tarafından insan olmadığı yüzüne vurularak aşağılanıyor.Ancak insanlar da mühendisle karşılaşınca aynı durumu yaşıyor.Hatta Weyland'ın sorusu mühendis tarafından kale bile alınmıyor.Bir de o mühendisler mühendis ırkının harcanabilir üyeleri arasında.Ölüm dolu bir gemiyle intihar görevine yollanabilecek kadar.Daha önemli mühendisler karşısında insan ırkının acizliğini düşünmek mümkün değil.Zaten mühendislerde insan ırkını yok etme hazırlığındalarmış ancak kendi silahlarıyla vurulmuşlar.
Ayrıca farkettiğim bir nokta daha var.İnsanların yaratıcısı olan mühendisler onları yaratmış ancak bir daha ne düzen sağlamak için Dünya'da birini bırakmış ne de insan ırkı umurlarında.İnsan ırkının düştüğü kaostan bihaber ve onlara karşı kibirliler.
Buradan hareketle eğer biz tanrı tarafından yaratıldıysak,düzeni sağlayacak peygamber ve kitaplar gönderilmiştir ancak hala düzen sağlanmamış ve insanlar acı çekmektedir.Eğer tanrı gerçekten düzeni sağlamak istese sağlayamaz mıydı ?Bu durumda ya tanrı düzeni sağlamaya hiç çalışmadı ve dinler siyasi amaçla insanlar tarafından yaratıldı.Bu durumda Tanrı'nın insanların anlam arayışını ve acı çekmesini umursamayacak kadar kibirli olduğunu söyleyebiliriz.
Diğer durumda ise Tanrı'nın kitapları ve peygamberleri gönderdiğini düşünelim.Ancak hala düzen sağlanamamış.O zaman ya Tanrı'nın amacı düzeni sağlamak değildir ya da buna gücü yetmemiştir.İki durumda çok büyük hayal kırıklığı gerçekten.
Belki de filmdeki gibi yaratıcımız başka bir ırktır.Belki de simülasyon olarak tasarlanmışızdır.Kim bilir ?
Filme başından sonuna kadar azalmayan, bitmeyen anksiyete hakim. Filmde, psikiyatri kliniğinde bir hastasının tuhaf deneyimine şahit olduktan sonra açıklayamadığı ürkütücü olaylar yaşamaya başlayan Dr. Rose Cottter’ın baş başa kaldığı ve açıklayamadığı olayları yaşarken sorunlu geçmişiyle yüzleşmeye çalışmasını izliyoruz. Dr. Rose’u…devamıFilme başından sonuna kadar azalmayan, bitmeyen anksiyete hakim. Filmde, psikiyatri kliniğinde bir hastasının tuhaf deneyimine şahit olduktan sonra açıklayamadığı ürkütücü olaylar yaşamaya başlayan Dr. Rose Cottter’ın baş başa kaldığı ve açıklayamadığı olayları yaşarken sorunlu geçmişiyle yüzleşmeye çalışmasını izliyoruz. Dr. Rose’u takip eden paranormal varlık gülen yüzlerle karşımıza çıkıyor. Bu rahatsız edici surat ifadesini aynı zamanda korkularımızın, kaygılarımızın, travmalarımızın maskesi gibi de değerlendirebiliriz. Sonuçta şeytani bir güce sahip bu varlığın gerçek niyetini gülümseme ile maskelemesi başlı başına ironiktir. Sırıtarak gülen insan yüzü imajı, kişisel, sosyal ve politik taşlama malzemesi olarak başarılı bir şekilde kullanılıyor. Bu gülümseyen insan imajı arkasındaki trajediyi ironikleştirerek durumu ciddileştiriyor. Filmdeki bu maskesiz maskeli yüzler insan hayatında ve toplumlarda yaşanan yer kaymaları ve travmalarla örtüşen noktaları vurgulamak adına önemli parametreler oluşturuyor film.
Uzun lafın kısası gülümseme üzerinden bir korku filmi oluşturmak, filmin bir noktada geçmişle zamansal bağ kurması ve ayrıca final sahnesi açısından gayet iyiydi benim için. Psikolojik ve ailevi çözümlemesiyle seyirciyi bu noktada doyuruyor yönetmen. Korku türünün meraklıları mutlaka izlemeli. Karakterle birlikte kafayı sıyıracağınız, panik atak içinde hissedeceğiniz bir kabus filmi çıkarmış yapımcılar. O yüzden izlemeye kesinlikle değer.
Spoiler içeriyor
Açlık oyunları serisini çok sevdiğim için ve izlemeyi çok özlediğim için şans vermek istedim sonunda bugün izledim.Ama keşke hiç izlemeseymişim 10 sene önce çekilen filmlerden daha iyi bir görsel efekt beklersiniz demi ama öyle değildi oldukça vasat kalmıştı ya da…devamıAçlık oyunları serisini çok sevdiğim için ve izlemeyi çok özlediğim için şans vermek istedim sonunda bugün izledim.Ama keşke hiç izlemeseymişim 10 sene önce çekilen filmlerden daha iyi bir görsel efekt beklersiniz demi ama öyle değildi oldukça vasat kalmıştı ya da ben beklentiyi çok yükselttim bilmiyorum.Efektler harici konuda çok hızlı geçiştirilmişti filme başlarken başkan snow'un nasıl "snow" olduğunu izleyeceğinizi sanıyorsunuz hatta filmin ortalarına doğruda iyi gidiyor akademi dönemi falan gayat iyi ama Snowu izlediğimiz kadar kötü adam yapacak bir olay göremiyorsunuz sevdiği kadına ne oldu göremiyorsunuz yani karakterin derinliğini hikaye olarak seyirciye çok geçiremiyor.İlk oyunların daha uzun süreli gösterilmesi iyi olabilirdi ancak o da hızlı geçtiği için film benim için oldukça sıkıcı geçti.Eski filmleri döndürüp döndürüp izlemeye devam edicem sanırım.
Sağolsun, bir arkadaş söyledi varmış. Buraya direkt İngilizce eklenmiş. Fransızca yazdım çıkmadı.
Neyse efendim izleyin, izletin. Netflix te kalkacak yakında. Çok beğendim ben.
Yangın sahnesi uzun bir süre aklımdan çıkmayacak.
Şöyle klişe de olsa romantik bir şeyler izleme hevesiyle başladım ama her şey o kadar yapmacık geldi ki -özellikle kadın karakterin hareketleri, tavırları- sinirlerim bozuldu izlerken, bölüm yarım kalmasın diye bölümü hızlandırarak izleyip gücün bitirdim. Sadece dört bölümden oluşuyor ve…devamıŞöyle klişe de olsa romantik bir şeyler izleme hevesiyle başladım ama her şey o kadar yapmacık geldi ki -özellikle kadın karakterin hareketleri, tavırları- sinirlerim bozuldu izlerken, bölüm yarım kalmasın diye bölümü hızlandırarak izleyip gücün bitirdim. Sadece dört bölümden oluşuyor ve bölümlerin süresi de diğer Kore dizilerine nazaran kısa olduğu için devam edip etmeme konusunda kararsızım şu an. *Kamu spotu* Puanına kanıp izlemen guzum. *Kamu spotu*