Seni bir yaz gününe benzetmek mi, ne gezer? Çok daha güzelsin sen, çok daha cana yakın: Taze tomurcukları sert rüzgârlar örseler, Kısacıktır süresi yeryüzünde bir yazın: Işıldar göğün gözü, yakacak kadar sıcak, Ve sık sık kararır da yaldız düşer yüzünden;…devamıSeni bir yaz gününe benzetmek mi, ne gezer?
Çok daha güzelsin sen, çok daha cana yakın:
Taze tomurcukları sert rüzgârlar örseler,
Kısacıktır süresi yeryüzünde bir yazın:
Işıldar göğün gözü, yakacak kadar sıcak,
Ve sık sık kararır da yaldız düşer yüzünden;
Her güzel, güzellikten er geç yoksun kalacak
Kader ya da varlığın bozulması yüzünden;
Ama hiç solmayacak sendeki ölümsüz yaz.
Güzelliğin yitmez ki, asla olmaz ki hurda;
Gölgesindesin diye ecel caka satamaz
Sen çağları aşarken bu ölmez satırlarda:
İnsanlar nefes alsın, gözler görsün, elverir,
Yaşadıkça şiirim, sana da hayat verir.
'Dinmek bilmeyen küçük bir sızı içimde Kanım akıyor, damla damla Zamanım doluyor, hissediyorum Belki on sene belki on ay belki on gün... Ama sensizlikten öleceğim, bunu biliyorum Saçlarım ağaracak, nitekim dökülecek Tatlı bir değnek boy verecek yanımda Yeni yoldaşım olacak…devamı'Dinmek bilmeyen küçük bir sızı içimde
Kanım akıyor, damla damla
Zamanım doluyor, hissediyorum
Belki on sene belki on ay belki on gün...
Ama sensizlikten öleceğim, bunu biliyorum
Saçlarım ağaracak, nitekim dökülecek
Tatlı bir değnek boy verecek yanımda
Yeni yoldaşım olacak
Kitaplarımı kurtlar kemirecek, kalemimin miâdı dolacak
Bahçeme yüzün niyetiyle hüzünler ekeceğim
Senin tebessümün gibi rengarenk açacaklar
Her baktığımda onlara, bir damla anason karışacak suyuma
Bir gün bu hüzün bitecek, boy vereceğim dört kolluya
Güzün olacak bu hissediyorum, bahçem intihar edecek
Arada bir gelecekler, iyi adamdı diyecekler
Okuyacaklar, anlamını bile bilmedikleri ayetleri
Senin, bunların hiç birinden haberin olmayacak
Kedim seni bulacak
Anımsayacaksın, bir sızı düşecek yüreğine
Özleyeceksin, belki de ilk defa
Ciğerin parçalanacak, hasretimden
Ve bütün bunlar bir anda olacak
Anlayacaksın, çok geç olacak. '
| Son (Tozlu Raf Dergisi), Yıldıray Deke