Kış güzel şeydir. Tabiat yemişleri, mahsulleri, kuşları ve arılarıyla insanların saadeti için çalıştığı gün mevsimler ne güzeldir! Çalışan bir insan için kış bir ılık su, yaz bir serin vantilatördür
Yine öyle zaman oldu ki, bir partiden insanlar, öteki taraftan olanları yağlı ipiere geçirdiler. Her ikisine de acıdım. Vurulanla vurulduğum, ölenle öldüğüm günler oldu.
"Nasıl korktun kim bilir? Zaten başımıza gelen her şeyi hatırlasak deliririz, değil mi? Ama bazen de delirmemek için hatırlamak gerekiyor. Neyse, madem hatırladın artık. Ben de gönül rahatlığıyla unutabilirim artık."
Hepiniz dünya çapındaydınız. Devler savaşı yapıyordunuz. Herkesin gözüne bakmak zorunda olduğumu sanıyordum. Savaş bitsin istiyordum; fakat, anlaşmaya hiç niyetiniz yoktu . . Sizleri izlemekten yorulmuştum. Acaba şimdi ne yapacak? Bu söze kızdı mı? Düşünür dururdum. Sonra, kendimi teselli ederdim: Onlar…devamıHepiniz dünya çapındaydınız. Devler
savaşı yapıyordunuz. Herkesin
gözüne bakmak zorunda olduğumu
sanıyordum. Savaş bitsin istiyordum;
fakat, anlaşmaya hiç niyetiniz yoktu
. .
Sizleri izlemekten yorulmuştum.
Acaba şimdi ne yapacak? Bu söze
kızdı mı? Düşünür dururdum. Sonra,
kendimi teselli ederdim: Onlar kendi
başlarının çaresine baksınlar.
Oyunlarınızı heyecanla seyreden
saf bir izleyici gibiydim.
Var mı dünyada günah işlemeyen, söyle; Yaşanır mı hiç günah işlemeden, söyle; Bana kötü deyip kötülük edeceksen, Yüce Tanrı, ne farkın kalır benden, söyle.
Öyle sözler ediyorum ki, ne ağlanır ne de gülünür bunlara değil mi? Bir zamanlar insanları güldürürdüm. Ne yapalım? Komedi aktörleri bile sonunda duygulu filimlerde oynamaya özenmiyorlar mı? Ben de kalabalık yerlerde ağlayan sarhoşlara döndüm. İnsan böylelerini görünce meyhanenin kapısını vurduğu…devamıÖyle
sözler ediyorum ki, ne ağlanır ne de gülünür bunlara değil mi? Bir
zamanlar insanları güldürürdüm. Ne yapalım? Komedi aktörleri bile
sonunda duygulu filimlerde oynamaya özenmiyorlar mı? Ben de
kalabalık yerlerde ağlayan sarhoşlara döndüm. İnsan böylelerini
görünce meyhanenin kapısını vurduğu gibi çıkar gider
Aziz varlığımızı koruyalım, aziz aklımızı koruyalım. Bizi, biz olduğumuz için sevmezler; sağlam olalım. Bizim oyunları bir arkadaşa okuyordum albayım; o günlerde bir kıza âşık olduğu için beni dinlerken uyukladı. Yalan albayım, böyle bir şey olmadı; fakat olabilirdi. Her an tetikte…devamıAziz varlığımızı koruyalım, aziz aklımızı koruyalım. Bizi, biz
olduğumuz için sevmezler; sağlam olalım. Bizim oyunları bir arkadaşa
okuyordum albayım; o günlerde bir kıza âşık olduğu için beni dinlerken
uyukladı. Yalan albayım, böyle bir şey olmadı; fakat olabilirdi. Her an
tetikte olalım. Kötü ihtimalleri bir bir düşünelim
«Ciddi değilsin oğlum Hikmet,» dedi Albay Hüsamettin. «Ciddiyim albayım. Bir haftadır görmedim onu. Kavga ettik, kapıyı vurup çıktım. Ondan sonra yazdım ‘İnsanlığın Ölümü’nü filan. Bilge’ye kızdığım için insanlığı öldürdüm. Bana bu haksızlık yapıldığına göre demek ki insanlık öldü, demek istedim.…devamı«Ciddi değilsin oğlum Hikmet,» dedi Albay Hüsamettin.
«Ciddiyim albayım. Bir haftadır görmedim onu. Kavga ettik, kapıyı
vurup çıktım. Ondan sonra yazdım ‘İnsanlığın Ölümü’nü filan. Bilge’ye
kızdığım için insanlığı öldürdüm. Bana bu haksızlık yapıldığına göre
demek ki insanlık öldü, demek istedim. Sizden de gizledim albayım;
özür dilerim. Ne yaptığımı bilmiyordum. ‘İnsanlık Öl DÜ’yü edebiyat
yapmışım gibi gösterdim size. Sizi aldattım, vicdan azabı çekiyorum.
Aslında, Bilge’nin insanlığı öldü, demek istedim. Edebiyatı, kendi kirli
emellerime alet ettim.»
«Neresi ciddi, neresi alay anlaşılmıyor ki,» diye şikâyet etti albay.
«Oğlum sen, bu her şeyi birbirine karıştırmanla, hiç bir zaman gereken
alakayı göremeyeceksin.»
«Görmek istemiyorum albayım,» diye elini başına vurdu Hikmet.
«Bilge’ye de bunu yapıyorum: Her şey, anlaşılmaz bir karmaşıklığa
bürünüyor.» Bazen ben bile hangi durumda olduğumu unutuyorum.»
Durdu, «Kendimi bir şey sanıyorum onun yanında. Onun benden önce
bir şeyler yaşamış olmasına dayanamıyorum. Şimdi de benim dışımda
bir şey düşünmesine, hissetmesine katlanamıyorum.»