Yazarın diğer kitaplarını da okumuştum. Bu kitabında ise özellikle bilimle dinsel çelişkilerin üzerinde duruyor. Geçmişten bu yana oluşan yaratıcı ve uzay arasındaki bilinmezlik üzerine gerçekçi yaklaşımlarda bulunmaya çalışıyor. Biraz da tabuları yıkmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Düşünmeye yönlendirerek "UFO" olgusunun da aslında…devamıYazarın diğer kitaplarını da okumuştum. Bu kitabında ise özellikle bilimle dinsel çelişkilerin üzerinde duruyor. Geçmişten bu yana oluşan yaratıcı ve uzay arasındaki bilinmezlik üzerine gerçekçi yaklaşımlarda bulunmaya çalışıyor. Biraz da tabuları yıkmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Düşünmeye yönlendirerek "UFO" olgusunun da aslında ayakları yere basan bir iddia olmadığını belirtiyor.
Bilim ilerlemeye devam ediyor. Her yeni keşifte aslında biraz daha farkındalık ve deneyim yaşamış olacağız.
Kitabın önemli bir kısmını okumakla birlikte , çoğunlukla "şükür" geçtiği için övemeyeceğim. Dindar arkadaşlar alınmasın fakat bir bilim insanı bu denli maneviyat yönlü sözler söylememeli. Bu bir yerden sonra kabullenmeyi tetikleyebilir ve insanın doğasında olan tepki gösterme güdüsünü ortadan kaldırabilir.…devamıKitabın önemli bir kısmını okumakla birlikte , çoğunlukla "şükür" geçtiği için övemeyeceğim. Dindar arkadaşlar alınmasın fakat bir bilim insanı bu denli maneviyat yönlü sözler söylememeli. Bu bir yerden sonra kabullenmeyi tetikleyebilir ve insanın doğasında olan tepki gösterme güdüsünü ortadan kaldırabilir.
Artı olan taraflar da var tabii ki. Özellikle kendi yaşamından verdiği örnekler bir nasihat niteliğinde. Dünyayı biz olarak düşünmek ve yaşamı bu şekilde kabul etmek daha doğrusu doğal dengeye uyumlu olmak vurgusu yapılıyor. Ayrıca kendisinin meditasyon yaptığını da belirtiyor.
Mustafa Kemal'in 1918 yazında böbrek tedavisi için gittiği Karlsbad'taki anılarından oluşmaktadır. Gün gün tuttuğu notlar ile hem oradaki insani izlenimlerini hem de tedavi için uygulanan menüsüne dair bilgi edinmek mümkün. Kendi söylemiyle notların güvenliğinden endişe ettiğinden dolayı her şeyi tam…devamıMustafa Kemal'in 1918 yazında böbrek tedavisi için gittiği Karlsbad'taki anılarından oluşmaktadır. Gün gün tuttuğu notlar ile hem oradaki insani izlenimlerini hem de tedavi için uygulanan menüsüne dair bilgi edinmek mümkün. Kendi söylemiyle notların güvenliğinden endişe ettiğinden dolayı her şeyi tam olarak yazmamış olsa da, İstanbul'daki sarayın ve Avrupa'nın siyasi görünümüyle ilgili düşüncelerini ve okuduğu kitapları görmek mümkündür.
Toplumun yaşayış esaslarına yönelik ve toplumun özgürlük ihtiyaçlarının önemine dair önemli bilimsel bilgiler içermektedir. Devlet ile vatandaş arasında karşılıklı haklar ve borçların düzenine yönelik de esaslar üzerinde durulmuştur. Aslında 1961 anayasası ile güvence altına alınan sosyal hakların temelini de oluşturuyor…devamıToplumun yaşayış esaslarına yönelik ve toplumun özgürlük ihtiyaçlarının önemine dair önemli bilimsel bilgiler içermektedir. Devlet ile vatandaş arasında karşılıklı haklar ve borçların düzenine yönelik de esaslar üzerinde durulmuştur.
Aslında 1961 anayasası ile güvence altına alınan sosyal hakların temelini de oluşturuyor diyebiliriz. "Devlet sosyalizmi" terimiyle çalışanların haklarını açıklar.
Kitabın ders olarak da okutulması elzemdir. Mustafa Kemal Atatürk'ün kaleme aldığı önemli bir eserdir.
1925 yılında yürürlüğe konulan "Tekke ve Zaviyeler" kanunu uygulanmadığından dolayı her an her yerde ortaya çıkabilen ve yüksek miktarda cinsel istismar içeren tarikatların toplum için nasıl bir tehdit oluşturduğunu anlatıyor bu kitap. İnancın istismarı halen süregelen toplumsal sorunların temelini oluşturmaktadır.…devamı1925 yılında yürürlüğe konulan "Tekke ve Zaviyeler" kanunu uygulanmadığından dolayı her an her yerde ortaya çıkabilen ve yüksek miktarda cinsel istismar içeren tarikatların toplum için nasıl bir tehdit oluşturduğunu anlatıyor bu kitap. İnancın istismarı halen süregelen toplumsal sorunların temelini oluşturmaktadır. Hayret verici ve mide bulandıran örneklerle dikkat çekici bir konu analiz ediliyor. Toplum olarak birbirimize, Laik Cumhuriyet esasları dahilinde bilimin ışığında sahip çıkmamız gerekiyor.
Atatürk'ün tüm devrimleri başlangıç itibariyle imparatorluktan başlayan değişimlerle doğru orantılıdır. Dil devrimi bunlardan birisidir. Hatta şaşırtıcı şekilde kitapta ikinci Abdülhamit'in cehaletten şikayetçi olup Latin harflerine geçmeyi istediği söylenmektedir. Sovyet Rusya'daki Türk topluluklarının Latin harflerine geçişi bizden önce başlamış fakat eserleri…devamıAtatürk'ün tüm devrimleri başlangıç itibariyle imparatorluktan başlayan değişimlerle doğru orantılıdır. Dil devrimi bunlardan birisidir. Hatta şaşırtıcı şekilde kitapta ikinci Abdülhamit'in cehaletten şikayetçi olup Latin harflerine geçmeyi istediği söylenmektedir. Sovyet Rusya'daki Türk topluluklarının Latin harflerine geçişi bizden önce başlamış fakat eserleri olmadığı için yerleşmemiştir. 1920'lerdeki Bakü'de yapılan Türk dili kurultayı bir başlangıç sayılabilir. Bizim Latin harflerini kabulümüzle birlikte Yakutlar,Kırgızlar gibi bir çok topluluk latin harflerine geçmiştir.
Eurovision'u her yıl takip eder misiniz ? Ben her yıl hiç kaçırmadan izliyorum. Şarkıların iyi veya kötü olması bu fikrimi değiştirmiyor. Ki bu sene iyi şarkılar da olacağını düşünüyorum. Takip edenler varsa yorumları bu ileti altında toplayıp yayınlanan şarkıları yorumlayabiliriz.
"Büyük İskender nasıl büyük oldu ?" Bu belgesel dizi ile küçük bir ülkeden büyük bir antik çağ imparatorluğu kuran İskender'i tüm ruh hali ve hayalleriyle görmek mümkün. Onu motive eden şeylerden biri de kültürüne duyduğu büyük bağlılıktı.Aslında İskender'i büyük yapan…devamı"Büyük İskender nasıl büyük oldu ?"
Bu belgesel dizi ile küçük bir ülkeden büyük bir antik çağ imparatorluğu kuran İskender'i tüm ruh hali ve hayalleriyle görmek mümkün.
Onu motive eden şeylerden biri de kültürüne duyduğu büyük bağlılıktı.Aslında İskender'i büyük yapan şey tarihin ona sunduğu bir fırsattı. O da tüm savaş yeteneği ve akılcılığı ile bunu başardı.