Squid Game dizisinin başka bir versiyonu. Sınıf mücadelesi ve insanların para için her şeyi yapabileceği varsayımının doğruluk payını ortaya çıkaran bir dizi. Etik kuralların ortadan kalktığı her şeyin para olduğu gerçeği ve kolektif birliktelikten bireyselliğin, pragmatist düşüncenin liberal ve kapital…devamıSquid Game dizisinin başka bir versiyonu. Sınıf mücadelesi ve insanların para için her şeyi yapabileceği varsayımının doğruluk payını ortaya çıkaran bir dizi. Etik kuralların ortadan kalktığı her şeyin para olduğu gerçeği ve kolektif birliktelikten bireyselliğin, pragmatist düşüncenin liberal ve kapital sistemle bütünleştirici bir dizi olmuştur. Hep ezilen hor görülen en alt tabaka sınıf, zenginler tabakasını tatmin ve eğlendirmek icin her şeyin yaptırıldığı bir sınıftır. Burda güçlü olmak zorundasınız gücünüz yoksa inanılmaz derecede zekanız olmasi lazim zayıf ve güçsüzlere hiçbir imtiyaz ve acima duygusu yoktur. Hiçbir zaman düşmemeniz gerektiğini bildiren bir dizi.
Artık Kore dizileri mide bulandırmaya başladı...
Bu dizi son zamanlarda izlediğim en iyi dizi. Kore de ultra zengin sınıfın fakir ve borçlu olan en aşağı tabaka insanları bir oyun sahasına toplatip çocukluk oyunlarını oynatmaları ve elenen öldürülür. En son kalan ise onu da ultra zengin yaparlar…devamıBu dizi son zamanlarda izlediğim en iyi dizi. Kore de ultra zengin sınıfın fakir ve borçlu olan en aşağı tabaka insanları bir oyun sahasına toplatip çocukluk oyunlarını oynatmaları ve elenen öldürülür. En son kalan ise onu da ultra zengin yaparlar böylece fakir ve aşağı sınıf istemezler. Herkesin zengin ve kapitalist olmasını isterler...
Her insan bu hayata mahkumdur. Bir kere dünyaya gelir ya fakir ya zengin veya ortası fark etmez her insan kadere mahkumdur.
Bir Ayrılık filmi Asghar Farhadi’nin üst-orta sınıf aile ilişkilerini ele aldığı ve bunu yaparken hukuk ve din kavramlarının İran’daki işleyişine dair eleştirel bir yaklaşım getirdiği özgün bir senaryoya sahiptir. Bu film, estetik ve eleştirel yaklaşımıyla Farhadi’nin başyapıtı olarak nitelendirilmektedir. Filmin…devamıBir Ayrılık filmi Asghar Farhadi’nin üst-orta sınıf aile ilişkilerini ele aldığı ve bunu yaparken hukuk ve din kavramlarının İran’daki işleyişine dair eleştirel bir yaklaşım getirdiği özgün bir senaryoya sahiptir.
Bu film, estetik ve eleştirel yaklaşımıyla Farhadi’nin başyapıtı olarak nitelendirilmektedir. Filmin ana çatışmalarından biri olan sınıfsal çatışma ve
farklı sınıflardan olan bu insanların hayata bakış açısı anlamında da çatıştıklarını görüyoruz…
Geldi üzerime üç keder, bir anda; yalnızlık, esaret ve sevgilinin hasreti. Yalnızlık ve esaretin çaresi var. Ama sevgilinin hasreti, sevgilinin hasreti, sevgilinin hasreti…. İran filmleri bambaşka güzel. Bu film bize temiz ve saf sevginin her zaman kazanacağını ve umudun her…devamıGeldi üzerime üç keder, bir anda; yalnızlık, esaret ve sevgilinin hasreti.
Yalnızlık ve esaretin çaresi var.
Ama sevgilinin hasreti, sevgilinin hasreti, sevgilinin hasreti….
İran filmleri bambaşka güzel.
Bu film bize temiz ve saf sevginin her zaman kazanacağını ve umudun her zaman olduğunu aşılıyor.
Özellikle İran fars kültürü ile Kürt kültürü çok benzer İran filmlerinde aldığım lezzet çok ayrı dilleri, kültürleri ve gelenek görenekleri Kürtlerle aynı diyebilirim ve bu çok farklı bir renk veriyor.
Bu film bana Allah’ın bazı ayetlerini hatırlattı. İbrahim süresi 34. Ayet “…insanoğlu çok nankördür.” Ve Mülk süresi 23. Ayet “… çok az şükrediyorsunuz.” Gerçekten insan içinde olduğu nimetin değerini bilmez hep daha iyisini ister. İnsanoğlu hep üsttekine bakar hiç alttakini…devamıBu film bana Allah’ın bazı ayetlerini hatırlattı.
İbrahim süresi 34. Ayet “…insanoğlu çok nankördür.”
Ve
Mülk süresi 23. Ayet “… çok az şükrediyorsunuz.”
Gerçekten insan içinde olduğu nimetin değerini bilmez hep daha iyisini ister. İnsanoğlu hep üsttekine bakar hiç alttakini görmez.
Hep daha fazla ve daha iyisini ister elde edince şükretmez, elde etmeyince kızar, sinirlenir, hamd etmez.
Bazı filmler bilinç, şuur ve farkındalığı çok iyi yansıtır.
İyiki böyle filmler var….
Yüreğiniz dayanabiliyorsa ve gözyaşlarınıza hakim olabiliyorsanız mutlaka izleyin. Sen hem her yerdesin hemde görünmezsin. Bir sığınak bulup yalnızca senden saklanmicam. Senin adından başka kimsenin adını anmayacağım… Çok acıklı bir film.
Salahaddin: Kimse zarar görmeyecek. Allah adına yemin ederim! Balian:Hristiyanlar şehri aldıklarında, bu duvarların içindeki her müslümanı katlettiler. Salahaddin: Ben onlardan biri değilim Ben Selahaddin’im Selahaddin… +Ben dua etmeye gidiyorum. – Ne için? +Olacaklara tahammül etmeye yetecek kuvvet için. -Peki ne…devamıSalahaddin: Kimse zarar görmeyecek.
Allah adına yemin ederim!
Balian:Hristiyanlar şehri aldıklarında, bu duvarların içindeki her müslümanı katlettiler.
Salahaddin: Ben onlardan biri değilim
Ben Selahaddin’im Selahaddin…
+Ben dua etmeye gidiyorum.
– Ne için?
+Olacaklara tahammül etmeye yetecek kuvvet için.
-Peki ne olacak?
+Yüz sene önce olanların hesaplaşması!
Ve Müslümanlar bunu hiç unutmayacak! Unutmamalıdırlar da!
-Kudüs’ün değeri ne?
+ hiçbir şey… HER ŞEY!
Zaman hem yaratıyor, hem eskitiyor, hem de yok ediyor. Modern çağ üretimi ile insanlığa hemen her alanda büyük yararlar sağladı. Yaşam kalitesi yükseldi. Teknolojik gelişmeler sayesinde konforlu bir yaşama ulaştı insanoğlu, fakat o kendini olumsuz gelişmelerden soyutlayamadı. Bireyselleşme oldu. Kendine…devamıZaman hem yaratıyor, hem eskitiyor, hem de yok ediyor. Modern çağ üretimi ile insanlığa hemen her alanda büyük yararlar sağladı. Yaşam kalitesi yükseldi. Teknolojik gelişmeler sayesinde konforlu bir yaşama ulaştı insanoğlu, fakat o kendini olumsuz gelişmelerden soyutlayamadı. Bireyselleşme oldu. Kendine yeter hale gelen, kendi ayakları üzerinde durabilen insanın iletişimi yara aldı. Büyük bir yabancılaşma olgusu modern dünyayı kuşattı; duygular, tutkular bastırıldı; sahip olduğu maddi zenginlikler onu mutlu etmeye yetmedi. Özgürlük, çağın yükselen değeri, insanlığın peşine düştüğü yüksek bir ülkü olmasına karşın, o kadar da masum değil.' Özgürlük, modernizmin insana sunduğu en önemli değerlerden birisidir. Belki de en önemlisidir; fakat özgür insan, ilişkilerinde sağlam bir zemin oluşturma, güçlü bağlar kurma yeteneğini günden güne yitirir hale geldi; kendi kendine yetmesi dışladı onu bir ölçüde sosyal yaşamdan. İnsan yavaş yavaş kendi doğasından koptu; kendine ve topluma yabancılaşmaya başladı. İnsana güven veren bağlar zayıfladı, paylaşımlar azaldı. İnsan ikili ilişkilerde kendini her an bir yedekle değiştirilebilir bir parça gibi görmeye başladı. Modern çağın insan yaşamında oluşturduğu boşluklar, doyumsuzluklar, insanı içten içe kemiren can sıkıntısı, katlanılamaz boyutlara ulaşma eğilimi gösterir oldu.
O kapının üstündeki su damlası, benim yirmi beş yıldır koklayamadığım oğlumun teri, o kapının üstündeki hayat ağacının dalı kırık artık, çünkü benim oğlum öldü. O kapımızdaki güvercinler yok artık. Çünkü biz evimizden, barkımızdan, yurdumuzdan göç ettik. Etik nedir? Gencecik çocukların…devamıO kapının üstündeki su damlası, benim yirmi beş yıldır koklayamadığım oğlumun teri, o kapının üstündeki hayat ağacının dalı kırık artık, çünkü benim oğlum öldü. O kapımızdaki güvercinler yok artık. Çünkü biz evimizden, barkımızdan, yurdumuzdan göç ettik.
Etik nedir? Gencecik çocukların ne uğruna öldüklerini dahi bilmeden yitip gitmeleri mi etik? İnsanın, nerede yaşarsa oranın yabancısı olması mı etik? Hiç vatanının olamaması mı etik? Kendi dilinin bile unutulması mı etik? Bir annenin, oğlunu acaba gelir mi diye yirmi beş yıl beklemesi mi etik? İnsanın ölmüş evladının bedenini bulamaması mı etik?”