(@) - Raf

🕊 Animasyon severlere önereceğim bir animasyon. Ben çocukken severek izlemiştim ve sanırım kardeşlerime de izleteceğim. Çok mükemmel bir şey değil olsa ben üçler beşlerdim. Aklıma birden dank etti. "AOOW bilgisayarımızda yüklü bi animasyon vardı.. ismi.." Diye düşünürken buldum. Tekrar izledikten…devamı

feristah 2 years ago

Siyah İnci

Anna Sewell

16 Gönderi

🧠🐾 İnsanlar düşünür, anlar ve düşünüp anlayabildiği kadarıyla kavrarlar. Fakat hayvanlar sezer. 🦧 Hani bazen hiç bir şey anlamıyorlar, en zeki bizizmişiz gibi, bazen dalga konumuz bazen hakaret sembolümüz oluyorlar ya "Hayvanlar" Şu an düşünüyorum da, sanki gülebilseler harbi gülerler.…devamı🧠🐾 İnsanlar düşünür, anlar ve düşünüp anlayabildiği kadarıyla kavrarlar. Fakat hayvanlar sezer. 🦧 Hani bazen hiç bir şey anlamıyorlar, en zeki bizizmişiz gibi, bazen dalga konumuz bazen hakaret sembolümüz oluyorlar ya "Hayvanlar" Şu an düşünüyorum da, sanki gülebilseler harbi gülerler. Asıl komik olan biziz. (Kitaptan sonra 😶‍🌫️) 😑 Bu örneği, acılarımıza dokucak olacağından vermek istemezdim fakat en iyi böyle izah edebilirim gibi. Kitabın benim üzerimde ki etkisi, Kalbimde oluşturduğu deprem, 8,9 büyüklüğünde. Bu rakamlar kitaba verdiğim puan değil ~•° duygularımın ne kadar "sarsıldığının rakamı 😪 📖 Kitaba gelince; "Siyah" inci 🗝 İsminden ötürü ben, saha çok, "ırkçılık" ile ilgili, yine "sarsıntı" yaşatacak, "baş" kaldırı türünden, siyahi insanları konu alan <_> bi' klasik bekliyordum. Neden? Çünkü daha önce kimse bana Siyah inciden bahsetmediği gibi bende duymadim kzkz Duymuş olsam bilee, hayvan gözüyle ve diliyle yazılan bir kitap olduğunu bilmiyordum. İçeriği hakkında; kırılan cam parçacıkları arasından, etimize kolaylıkla batan ve canımızı çok yakan "minik" bir "cam" parçacığı kadar "bilgim" yoktu. 🐎 Tay'ın iç sesiyle başlayan kitabı kale almadan devam ettirdim, daha ağır daha farklı bir şey beklediğim için <_> Unuttum mu hayvanların dilinden yazılan kitapları ne denli sevdigimi? Üstüme iyilik sağlık! ❕️Fakat harbiden çok BAŞKA bir şey beklerken, BAMBAŞKA karşıma çıkması benim daha da çok etkilenmeme sebep oldu. Dünya klasiği ya da klaikler, denince akla gelen kitaplar hakkında bilgimiz az çok vardır ve buna göre kalkan açar, savunma kurarım kalbime. (Yoksa ruhsal dağılıyorum) Kürk mantolu madonna olsun, Petey de olsun, idam mahkumunun son gününde olsun vs. Fakat siyah incinin konusu hakkında minicik fikrim yokken birden başlamış olmam (gerçekten nasıl ya) (derslerimden ötürü) birden "bitmemiş" olsa bile, içim yanarak okurken hiç bitmesin istiyor olmamla beraber savunmasız yakalanmış olduğumdan ruhsal yıkılıp "ulan be abartma" Diyerek kendime zor geldim. Ne anlatıyorsam ☻️ ✍️🏻 Velhasılı kelam, kitabı okurken çok güzel şeyler anlıyoruz. Çünkü acı şeylerden bahsediyor ve bir güzel kavrıyoruz. Bilsekte tekrar öğreniyoruz. 🐾 Evcilleşmeye müsait hayvanlar hiç zalim doğmadılar. Onları zalim kılan, onlara gösterilen muameleydi. Hani, vahşi köpek yoktur vahşi eğitim vardır diye bir savunma duymuşuzdur. Bazen en çok korkulan bir köpek, bir başka yerde bebek bakıcısı olabiliyor mesela. 𓃗 Kitabın içinde usta ve bilge bir Seyis diyorki; "Bir atı benimle yirmi dakika baş başa bırakın. Size sahibinin nasıl birisi olduğunu anlatabilirim." 🪶 Hayvanlar sahiplerine göre şekil alıyor. Şimdi içimden bir ses dedi ki. Ee kime ne? İyi ki kitaplar var. Bize unuttuklarımızı hatırlatan. Hayvanların can taşıdığını, yürek taşıdığını ve o yürekle seveni sevdiğini, sevmeyene kırıldığını, geçmişi hatırladığını (sadakat buradan geliyor) sevgi istediğini, sevgiyle, ilgi ve merhametle bir hayvanın bile neler başarabileceğini, sizin okuyup anlama şeklinize göre daha bir sürü şeyi anlatıyor. 👥️️ Ve kitabın içinden çeşit çeşit insan tanıyoruz, karakterler çok ve her birinin karakteri cuk oturmuş. Uzun uzun karakterlerin, "karakterinden" özelliklerinden vs. bahsetmiyor yazar ama, bir bakışı, sözü, duruşu yetiyor tanımaya. Hayvanlara dair şeyler de öğretiyor dikkatle okuyana (seyis olamak istiireem) 🦋 Hayvanlar onlara verdiğiniz görevlerin farkindalığında olurlarmış. At çiftliklerine bayılıyorum bak! En son gittiğim de atın üzerindeyken kendimi kocaman bir devenin üzerinde gibi hissetmiştim. O kadar asil ve boylu bosluydu ki At! (Belki de ilk aşkımdır mübarek) Asalet ve zarafet timsali atlar! Evet o güne döndüğüm zaman, o hayvanın hiç, "Bu çocuğu taşıyorum ve dikkatli olmam lazım" Diye sezimleyerek bana zarar vermeden, atmadan itmeden, hırçınlaşmadan görevinin bilincinde oluşuyla yürüdüğünü hiç düşünmezdim. Ama şimdi... 🐴❤️ Gelecek hayatımda ki en olanaksız ve en çok tasavvurunu edip, hayal etmekten (kuzenimle beraber) zevk aldığımız, en büyük hayalim ve hayalimiz çiftlik kurmak. Seyis, hayvan bekçisi, bakıcısı, çoban, kedi köpek annesi ~•° Ahg ahğ ahg Konumuza tekrar dönüş yapıyorum 🙋🏻‍♀️ Bir atın görevlerine, yaşadıklarına yeni sahiplerine, yeni hayatlarına, yeni sahiplerinin tavırlarına, durumlarına. -Atlar için bu kadar çok iş çeşitleri olduğunu da bilmiyordum-, Siyah incinin ismini nasıl aldığına, Başına gelenlere ve arkadaşlarının başına gelenlere. Bunların sebeplerine ve dönüp baktığımız da dünyanın efendisi sandığımız bizlerin, hayvanlar üzerinde ne kadar etkisinin olduğuna, çoğu şeyin suçlusu olmakla beraber tamircisi olabilme kapasitesine sahip olduğumuzdan, yüce bir varlık olmakla beraber, genelimizin çoğunluk içinde ki bencilliği ve kötülüğü kullanıyor oluşuna da tekrar şahitlik ediyoruz. Insanların cehalet ve bilgisizliginin hayvanlar da nasıl bir etki bıraktığını, "it" gibi moda peşinde koşan Amok koşucularının, bu koşularına hayvanları da acımadan nasıl kattığına sahitlik etmek en acısıydı. Bu sebeplerden hayvanların "insanlara" hizmet amacıyla nelere katlandığını da gösteriyor kitap. 🖤 Siyah inci bende çok büyük hayranlıklar uyandırdı. Siyah inci, hiç isyan etmedi, yaratılışına ve yaratılış gayesine sitemde bulunmadı. Boyun eğdi fakat pes de etmedi. Fazla yazmayayım (o kadar yazdıktan sonra djsjksjsj) spoiye giriyor mi, girdi mi, daha çok yazarsam girer mi, yoksa daha da çok mu girer bilmiyorum 🤷🏻‍♀️ Canım Siyah İnci'm diyorum ve Siyah inci kitabını sizlerin huzurunda favori kitabım ilan ediyorum 🖤 Alıntı; ✍︎ "Dünya niye bu kadar kötü biliyor musun?" diye sordu. " Hayır" "söyleyeyim o zaman; "insanlar" sadece "kendi" işlerini düşündükleri, ezilenlerin hakkını koruma ve "suçluları" `ortaya "çıkarma" `zahmetine •girmedikleri• için. Böyle bir kötülük görünce elimden geleni yapmadan "bakıp" "geçmem" mümkün "değil" Bir sürü at sahibi atlarını nasıl kullanıldığını, kendilerini bildirdiğim için bana teşekkür etmiştir." Bu sözler üzerine; "sizin gibi beyefendilerinin sayısı Keşke daha fazla olsaydı Efendim" dedi Jerry. 〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️ " ama Bildiğin gibi başkaları bize nasıl davransın istiyorsak, biz de onlara öyle davranmalıyız." 〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️ Hayvanlar dilsiz diyoruz, doğru, dilsizler, neler hissettiklerini soöyleyemiyorlar. Fakat, konuşmamaları daha az acı çektikleri anlamına gelmez. 〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️ "Dine "inanmam", çünkü "sizin" "dinarlarınızın" diğer insanlardan daha "iyi" bir "yanını" `görmüyorum." "Eğer daha iyi değillerse" Diyerek söze girdi Jerry. "Dindar "olmadıkları" içindir. Ha böyle demişsin, ha Bazı insanlar yasaları çiğniyor diye ülkemizin yasaları iyi değil demişsin. "Öfkesine" yenilen komşusu hakkında "kötü" "konuşan" ve "borçlarını" "ödemeyen" insan "Dindar" değildir. İstediği kadar "kiliseye" gitsin. Birileri "sahtekar" ve "şarlatan" Diye "Din" "düzmece" `olmaz

feristah 2 years ago

Minyonlar 2: Gru'nun Yükselişi

Kyle Balda

24 Gönderi

Telefon klavyesinin katkılarıyla hazırlanan minonlar incelemesini Anime ve animeasyon sever sunar. İyi okumalar 👀 İzlerken çocukluğumun ilk animasyonları olduğu için çok daha keyif aldım, biraz kendi geçmişime merhaba dedim ve animasyonların iyi ki var oldugunu bi' düşündüm. Iyi geliyor, kardeşlerimle…devamıTelefon klavyesinin katkılarıyla hazırlanan minonlar incelemesini Anime ve animeasyon sever sunar. İyi okumalar 👀 İzlerken çocukluğumun ilk animasyonları olduğu için çok daha keyif aldım, biraz kendi geçmişime merhaba dedim ve animasyonların iyi ki var oldugunu bi' düşündüm. Iyi geliyor, kardeşlerimle oturup bir şeyler izlemek ve tercihimiz animasyondan yana olduğu içinde böyle şeylerin varlığı. Seri olan animasyonlar ayrı bir güzel. En sevdiğim seri, İnanılmaz Aile sonra da Çılgın hırsız = Minionlar, devamında arabalar yer alıyor. (Buz devri, Kung Fu Panda, bunlar da güzel fakat saydığım üçünü ne kadar izlesem sıkılmam.) Sizin en sevdiğiniz animasyon, ya da animasyon serisi hangisi? Merak ettim 😊 . . . Minionlar 1'i izlemediyseniz izlemenizi ve arayı açmadan da bununla devam etmenizi öneririm. Minionlar 1'i çok önceden izlediğim için tam hatırlamadığım bazı olaylar var. Serinin devamı olsa bile bana farklı geldi. Yani Gru'nun geçmişine pencere açan devam filmi olmuş. Ama benim hayal ettiğim Gru'nun geçmişinden çok farklıydı. Annesinden ilgi ve sevgi alamayan Gru'nun, hayata daha farklı yaklaşımlarda bulunmasını ve daha dokunaki bir geçmişi olmasını beklemiştim. Öyle düşünüyordum yanlış hatırlamıyorsam ilk filminde de geçmişe açılan pencereler vardı ve Gru pek hatırlamaktan hoşlanmamakla beraber annesiyle de anlaşamaz iyi gecinmezdi. Ben Gru'yu yalnız kötü, tek büyüyen çocuk, gibi beklemiştim fakat bu film beni yanılttı. Öyle değilmiş. Devam filmleri sonradan geldiği için, belki de sonradan gelen fikirlerle yazılıyordur. Başta böyle değildi de böyle olmasına karar vermiş olabilirler. Her ne kadar serinin devamı olmuş olsa bile, farklıydı. Seni asla unitmıyecağım, çünkü bana çok önemli biğr şey öğrettin. (Gru'nun şivesini sevirem ) Kötülüğün en önemli ilk kuralı takım çalışması. (Bir tek kötülük için geçerli mi? Hayır.) Karşımıza çıkan ilk Gru, daha cool, daha farklı bir geçmişe sahip ve daha yalnızdı bence. Bu Gru, biraz da şanslı, biraz daha farklı ve daha pozitif. Güzeldi, izleyin derim. İzleyecek olanlara da iyi izlemeler.

feristah 2 years ago

Sevginin Gücü

Luc Besson

252 Gönderi

Benim çok sevdiğim Sevginin gücü (Aamir khan)ın filmiyle aynı ismi paylaşan, sevginin gücü leon. Sevginin gücünü göremedim ortada, daha çok Yabancıların aşk anlayışında ki sınırsızlıgı tanımış oldum. (Aslında anladım, kızın hissettiği de tam aşk değil başka bir şey, ama.. E…devamıBenim çok sevdiğim Sevginin gücü (Aamir khan)ın filmiyle aynı ismi paylaşan, sevginin gücü leon. Sevginin gücünü göremedim ortada, daha çok Yabancıların aşk anlayışında ki sınırsızlıgı tanımış oldum. (Aslında anladım, kızın hissettiği de tam aşk değil başka bir şey, ama.. E yani?) İzlediğim günün üzerinden biraz geçti ve taze yazmaktan yana olmama rağmen beğenmemişliğim hakkında yazmam gerekti. Hani neden dört puan? Tamam belki, o kadar da az puanı hak etmiyor, fakat benim açımdan daha fazlasını da hak etmedi açıkçası. Bi' kere, -hadi tamam,adama pedofili diyemeyiz-, o kadar değildi fakat kendinden çok küçük bir kızında hayal dünyasında o kadar uçmasına izin vermemelisin, vermemeliydi. Öylesi soğukkanlı bir adamın kıza saygı bakımından sınır tanımamasını saçma buldum. Ki ben ortada bi' soğukkanlılık filan da göremedim. Bi' kere "Leon" nedir abi, kendinden yaşça büyük olan bir adama karşı, kızın en başından hitap şekli hoşuma gitmedi. Kızın psikolojisini düşünsem bile adamdan aldığı ilgiyi aşka bağlamamalıydı. Nasığ yağ!¿ Okuduğu, izledigi, gördüğü şeyler bir tek o yöne ise de, kendisine karşı, bir baba, abi hatta amca olacak bi' "adama" da aşk besleyemezsin hani. ><_>< Aşkın yaşı yok diyoruz da, benim için bu kadar da değil. O adamın yerinde olsam, kendimi kötü hisseder ve sınırlar koyardım. VE Benim bildiğim görgü de, iki yabancının aynı yorganı paylaşması bile yok. Bu da özel alan ihlali benim için ~ Bu tür sebeplerden hoşuma gitmedi, yani tamamen kendi şahsi düşünce yapıma aykırı oluşundan, bir de güzel film diye sunulması filan... Olabiliyor işte, beğeneni var mı, fazlasıyla hem de. Daha farklı beklentilerle başladım filme, büyük bi' hevesle hemde. Fakat anlatmaya çalıştığım üzere benim beklentimi hiç karşılamadı. Babasından ilgi görmemiş, sürekli dayak yemiş, sevgisiz büyümüş, savunmasız bir kızcağızın Leona karşı, "Ah demek bir babanın varlığı, böyle hissettiriyormuş" deyip masumca gülümsemesini beklemiştim, en azından. Anlatabiliyor muyum. Sonunun dokunaklığı o puanı verdirtti bana. Çok da dokunmadı da Hani. En azından başıyla bağlantısı olan bi' anlamla bitti film. Ha birde oralar da tetikçi olmak "çok normal" bir şey galiba ki, kız çantayı açıyor ve tetikçi misin? Böyle soğukkanlılık görülmedi. Hadi ya organ mafyası olsaydı o adam. Böyle de güvenilmez ki anında birine. (Sağdece biğ filğm) Anlamadığım ikinci şey, annesi üvey ya hani ve ablası da. Genelde küçükler üvey olmaz mı. Bir çocuk vardır büyüyordur, bu aşama da annesi ya ölür ya gider, ya babası, anası birileri birbirini aldatır, ilişkileri biter, tamam. Babası yeni bir kadınla evlenince eve kendinden küçükler girer hani sonradan. (Böyle olmak zorunda da değilde daha çok benim demek istediğim şey ben pek >> Kızın aile yapısını "tam" anlamadım. Kızın psikoloji ve düşünce yapısını da. Oraları da anlamadım, ne kadar kolay katlediliyor bir aile kimse bir şey diyemiyor filan. Fazla takılmadım tabi oraya da.. Neyse. Kız, "ben on sekiz yaşındayım" diyor. Adam da yiyor. Ya da safa yatıyor ki büyük ihtimalle öyle. Ama hayır efnm, çocukların böyle bariz yalanlar söylemesine müsaade etmeyin. (Sonuçları kötü oluyor, gerçek yaşantımdan sahit olddm :) Hayatında çok kazık yemesine de sebep olmaz mı bu? "Bak ben inanıyormuş gibi yaparım ama herkes enayi değil." Bu yüzden inanıyormuş gibi de yapılmaması lazım. Gerçeklikten uzaktı, ben psikolojik anlamlı, gerilim, gerçeksi bir şey bekledim. Velhasıl kelam, Bana çok itici geldi, beğenmedim 🤷🏻‍♀️

feristah 2 years ago

Avatar

James Cameron

112 Gönderi

Gece yazısı. Sanırım sabah oldu. Ve kesinlikle olmasa da sabaha kadar bunu izledim. Kafamın sağlamlığından emin değilim. Birazdan okuyacaklarınız nasil bir şey onu da bilmiyorum. Nereden başlasam ve ne desem sahiden bilmiyorum, filme başladığım ve ilerleyen zamanlarda filmin nasıl başladığını…devamıGece yazısı. Sanırım sabah oldu. Ve kesinlikle olmasa da sabaha kadar bunu izledim. Kafamın sağlamlığından emin değilim. Birazdan okuyacaklarınız nasil bir şey onu da bilmiyorum. Nereden başlasam ve ne desem sahiden bilmiyorum, filme başladığım ve ilerleyen zamanlarda filmin nasıl başladığını unuttuğum gibi. İnceleme tamamen "şahsi" düşünce, fikir ve duygulardan ibaret, "araştırma" ve 'bilgi' "içermeyen" bir `yazı olacaktır. Öncelikle, acayipti bunu söylemek isterim. Ve ben `Dünya üzerinde olan şeylere çok benzettim. Zengin toprağından ötürü işgal edilen Afrika gibi mesela. Zaten Kızıldereli gibi bir halleri de yok değildi hani. Suratlarına gördüğümde ise direk siyahi insanları andırdılar bana. 🌍 Hayat daha üzücü, daha vahşi, daha zalim olaylarla dolu olduğu için, bunu düşündükçe film bana çok etkileyici ve üzücü gelmedi. Aksine şanslıydılar çünkü ne kadar kayıp yaşansa bile sonu masalsı bitti. Gerçek dünya bu sonlardan çok uzak. Bu yüzden bir şeyler izlerken ve gerçekle kıyas ettiğim zaman, izlediğim şey bana boş geliyor ve vakit kaybı gibi. Başka insanların üzerinde nasıl bir etki bırakıyor bilmiyorum ama benim için durum bu. Dünya bu kaoslardan, bundan daha korkunç zalimlerden, vahşetten muzdarip. Ve film bana Bana bunu hatırlattı mı? Evet. Rahat yaşantımızın içinde bunu unutuyor muyuz? Evet. Yapabilecek bir şeyimiz var mı? Onlar Eywaya güvendiler ve Eywa bu güveni çöpe atmadı. Filmin vermek istediği mesaj tam olarak ne bilmiyorum fakat, ayinimsi parti ve dualarıyla bana biraz dini bi' hava hissettirmedi değil. Eskiden biz de doğa ana denilen doğaya daha yakındık ama degil mi? Eskiye dönüp baktığımda, yani ďüşündüğümde, çatalın kaşığın olmadığı ve hayvanların tüfekle değil de başka türlerde avlandığı zamanın insanıyla, şimdiki insanları kıyaslaďıgımız zaman, onlar, vahşi ve bağnaz fakat asıl vahşi olan, aletler midir onları icat edenler mi? Harbi bi' katliam için icat edilmiş ne kadar da alet var. Ve bir merminin karşısına ne yapabilirsin ki, son nefesin o merminin senin nerene geleceğine bağlı. Blabalabalabala Tamam şimdi de filmden bahsedelim. (İzledikten sonra ablamla benim beynimiz) Hakuno matata 🏹🐉 Hülolo hüololo yuuooh Bana biraz doğu havası + Kızıldereli havası veveve nedense Moğol havası verdiği oldu. Dostlar... son sözüm I see you. 👀 Biliyorum bu romantiklik fazla 🫀

feristah 2 years ago

Kasım ayı gönderisidir kendisi. Bunu hep diyorum neredeyse, her ay geçişinde, ama geçiyor işte. Vay be, Tarihlerden "Aralık 1" ha! Ne ara? Demeyeceğim bu sefer, biraz boş geçsede uzundu benim için. Dizi bitirmedim, sadece on iki bölümlük bir sezon olmuş…devamı

feristah 2 years ago

Doktor Ox'un Deneyi

Jules Verne

33 Gönderi

Spoiler içeriyor Doktor Ox'un deney yaptığı kasabadaki başkan ve yardımcısının karar aşamasında sonuca bir türlü varamayıp kararı alma kararına gün vermeleri bana, bizim evdeki durumu anımsattı. >>> Uzun müddet sonuca varamama<<< "Bilim, vicdansız kişilerin elinde büyük bir tehlike olabilir"…devamı

feristah 2 years ago

Denizin Şarkısı

Tomm Moore

17 Gönderi

"Mac(k) Bütün umudunu kaybetti ve senin de bütün umudunu kaybetmeni sağlayana dek çabalayacaktır." Gerçek hayatta rastladığımız sahih kötü insan karakteri. Ben olamadıysam SENDE OLAMAYACANN. Allah öyle insanların şerrinden bizleri korusun. Amin. 〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️ Umudunuzu ne olursa olsun kaybetmeyin 💫 〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️ Çok…devamı

feristah 2 years ago

Kate

Cedric Nicolas-Troyan

30 Gönderi

Baş rolü nedense bi' sevdim ve onun için izledim 😝 (tamam bir tek onun için değil) Mimikleri, konuşma tarzı hoşuma gitti yeani. Yanındaki kızı ve anlamasam da fazla konumunu da sevdim. Konusu etkileyici geldiği için açtım ve cerezlik kısa bi'…devamı

feristah 2 years ago

Çaresaz

Halide Edib Adıvar

4 Gönderi

`Çaresaz; Çaresizlere "Çare bulan." ~Çaresiz~ ~Çaresaz~ sadece "bir" `harfin, diğer bir harfle değişmesi sonucu mana ne kadar da farklılaşıyor. Gerçek ismi Mediha olan, mizacı, karakteri ve tavırları hasebiyle, herkesin Ona Caresaz dedikleri kadın. Ne fazla güzel ne de katiyyen çirkin…devamı`Çaresaz; Çaresizlere "Çare bulan." ~Çaresiz~ ~Çaresaz~ sadece "bir" `harfin, diğer bir harfle değişmesi sonucu mana ne kadar da farklılaşıyor. Gerçek ismi Mediha olan, mizacı, karakteri ve tavırları hasebiyle, herkesin Ona Caresaz dedikleri kadın. Ne fazla güzel ne de katiyyen çirkin değil. İnce belli, uzun ama çok değil. Ne önemi var dış görünümün. Harbiden melek gibi bir kadın. (Ve kitap bunu gözler önüne seriyor) Güzel Şehnaz! Çapkın bir erkek Çaresaz'a Aşık olur, her kadına olduğunu düşündüğü gibi. Ama bu bambaşkadır çünkü Mediha gerçekten bambaşka bir kadındır. Bazı şeylerin kıymetini bilmek için ağır şeyler yaşamak lazım. Bu kadar dolambaçlı olmasına gerek yoktu demeyeceğim çünkü erkek karakterimiz Münirin aklının başına gelmesi gerekiyordu. Ama okurken "Ben olsam" Diye başlayıp, şöyle yapardım şöyle yapmazdım dediğim çok şey oldu. Ve şayet Çaresaz, Çaresaz gibi davranmasa sonu böyle bitmezdi. Ne yüce gönüllü, ne asil, ne soğukkanlı bir kadınsın sen Mediha. Kitabi bitirmek için uykumdan oldum ve çok sevdim. Kısacık hemen bitti ve gerçekten nedense çok sevdim. Ziyadesiyle sinir oldum, şaşkınlık içerisinde okudum. Yazım dili olarak, çok akıcı olduğu için neredeyse gözümü kırpmadan okudum! Ve ben "Kitapoku" uygulamasından rastgele buldum kitabı. Eğer "gercek" kitap okuma takınınız yoksa göz atabilirsiniz. Daha önce duymuş olduğum bir kitapta değildi. İsmi cezbetti ve hemen de bitti. Zaten sayfa sayısı çok kısa, mini film tadında. Çaresaz, gerçekten fazla "melek"imsisin. Seni sen yapan şey diğmi diğmi? 🤔 Kitabı mı daha çok sevdim, Caresaz'ımı, Caresaz'a mi daha çok sinir oldum, Münire mi bilemedim! Azicuk konusuna değinirsem; Pek iç açıcı bi' geçmişi olmayan, çalışkan öğretmen Mediha'nın kişiliği, yaşadıkları ve diğer karakterlerden bahsediyor. Mediha'nın melek ruhlu karakterinden, çok güzel yüzlü, zarif, ince uzun beyaz tenli tasvirine sahip Nazlı Şehnaz'dan, çapkın Münir'e, çapkın Münir'den hasta annesine, Paşa'ya, evliliğe, imam nikahına, resmi nikaha değiniyor. İnce anlamlara sahipti bence, okumanızı öneririm 💫