Komedidir diye açtık dram çıktı. Konusu bakımından farklı gelmedi. Kore dizilerinde işlenen başka bir bedende uyanma konusu ele alınmış. Bence ailecek izlenecek güzel bir yapım olmuş. Ailenin çocuğu Korhan favori karakterim oldu 😂
Enginli yüksekli kayalarımız Gamınan yoğurulmuş binalarımız Doğurmaz olaydı analarımız. (Pehlivan Ali /1954) ~~~ÖZET-YORUM~~~ 3 arkadaşın Sivas’ın köyünden çıkıp Çukurova’ya gelmesini konu alıyor kitap. İşçinin ezilmişliği, kuru ekmeğe muhtaçlığı, günün 20 saati çalışmaları hem de üç kuruş için, ekmek kavgası, hile,…devamıEnginli yüksekli kayalarımız
Gamınan yoğurulmuş binalarımız
Doğurmaz olaydı analarımız.
(Pehlivan Ali /1954)
~~~ÖZET-YORUM~~~
3 arkadaşın Sivas’ın köyünden çıkıp Çukurova’ya gelmesini konu alıyor kitap.
İşçinin ezilmişliği, kuru ekmeğe muhtaçlığı, günün 20 saati çalışmaları hem de üç kuruş için, ekmek kavgası, hile, parası çok olanın haraç kesmesi, yalakalık, namussuzluk, kadınların üç beş kuruş için başkaları ile yatıp kalkması, Fatma’nın rezil hayatı, babalarının kızlarının genelevde çalışmasına müsaade etmesi, adamların nikahlı karısını başkasının kaçırması, ölenin diriyken değeri olmadığı gibi ölüsünün bir odaya atılması orada farelerin kemirmesi, ortalıkta ağayım diye gezen insanların sadece paraya sahip olması, adamlıktan nasibini almamaları. Çukurova’nın pamuk tarlalarında, harmanda insanların yaşadıklarını eksiksiz tüm gerçekliği ile gözler önüne seriliyor.
Ekmek ve uçkur kavgası arasında dönüp duran bu eser insanda çoğu şeyi sorgulatıyor.
Puanım 7/10.
Bu kentin ne çatısını aydınlatan ayları sayabilirsin, Ne de duvarlarının gerisinde gizlenen bin muhteşem güneşi. 🥺 Kitap tek kelimeyle muhteşemdi. Tek eksi yanı bunların gerçekten yaşanması ve hala yaşanıyor olması.
Keşke kırlangıçların çığlığını duydugumuz gibi yok olup giden insanlığın sesini de duyabilmiş olsaydık. Kitap boyunca sıcaklık, hararet beni o kadar bastı ki yeter artık dedim. Fakat kitabın kapağını kapatırken yağacak olan o yağmur ve kokusu içimi ferahlattı. Kitap için puanım…devamıKeşke kırlangıçların çığlığını duydugumuz gibi yok olup giden insanlığın sesini de duyabilmiş olsaydık.
Kitap boyunca sıcaklık, hararet beni o kadar bastı ki yeter artık dedim. Fakat kitabın kapağını kapatırken yağacak olan o yağmur ve kokusu içimi ferahlattı.
Kitap için puanım 8/10.
ÖZET-YORUM
Kitapta değinilen Suriyeli göçmenler konusu, organ mafyaları, adaletin yok oluşu, herkesin kendi adaletini sağlamaya çalışması, çocuk istismarı gibi konular olması kitabı daha da değerli kıldı. Sadece bir seri katil romanı olmaktan çıkardı.
Nevzat komser ve yardımcıları Ali ve Zeynep 2012 yılında işlenen 12 ile bağlantılı 12 cinayet davası 2017 de tekrar gün yüzüme çıktı sanarak davaya odaklanıyorlar. Seri katilden çok organ mafyalarını, suriyeli çocukların organlarının satılmasını da ele alan bu cinayetlerde katil eski taktiklerini uygulamıyor. Körebe adlı seri katil mi yeniden cinayet işliyor yoksa onun taklitleri mi ?
Cevabı bulmak okurken zor olmuyor ama bir insan neden katil olur neden öldürmekten zevk alır bu soruların cevabını buluyoruz.
Per aspera ad astra. (Zorluklardan yıldızlara doğru. ) Kesinlikle farklı bir bakış açısı ve kitap. Ley hattına, kozmik olaylara, boyutlara, enerjiye merakınız varsa mutlaka bakmanızı tavsiye ederim. İnsanda merak uyandırıyor. Sürükleyici. Araştırma yapmanıza neden oluyor. Kaderimizi biz mi beliriyoruz yoksa…devamıPer aspera ad astra. (Zorluklardan yıldızlara doğru. )
Kesinlikle farklı bir bakış açısı ve kitap. Ley hattına, kozmik olaylara, boyutlara, enerjiye merakınız varsa mutlaka bakmanızı tavsiye ederim.
İnsanda merak uyandırıyor. Sürükleyici. Araştırma yapmanıza neden oluyor.
Kaderimizi biz mi beliriyoruz yoksa kader önceden bunu belirlemiş mi sorguluyoruz.
7/10.
Tüm duyguları derinden hissettiğim bir kitaptı. 2 günde bitti. Aktı gitti. Çoğu zaman üzüldüm. Kızdım. Bu kadar da değil ya dedim. Kadını hor görmek, erkeğin elinin kiri olarak görmek hala devam eden bir şey. Fakat günümüzde ses çıkarabiliyoruz. Eskiden o…devamıTüm duyguları derinden hissettiğim bir kitaptı. 2 günde bitti. Aktı gitti. Çoğu zaman üzüldüm. Kızdım. Bu kadar da değil ya dedim. Kadını hor görmek, erkeğin elinin kiri olarak görmek hala devam eden bir şey. Fakat günümüzde ses çıkarabiliyoruz. Eskiden o da yokmuş. Hacer(kaynana) hiç üzülmedim. Bir karakterden nasıl nefret edilirse öyle ettim. İşine gelince abdest,namaz, din. Ama kalbi kapkara bir kötülükle doluydu. Karısına zulmedip de başka kadın alan Mahzar’a da üzülmedim. Ama en çok Nazan beni yaraladı. Hayattan yediği darbeler ve sonu hüsranla bitmesi.
Ne yazıkki tarih tekerrür ediyor. Bilmediğimiz zamanda, bilmediğimiz yerlerde bu kadını hor görme hep devam edecek. 🥺
Puanım 8/10.
Kitap hakkında çok yorum yapamayacağım. Çünkü okurken beni sarmadı. Bazı yerlerde ne olacak acaba diye düşündüm fakat yazarın melankolik, bunalmış halleri esere çok fazla yansımış ve içinde bulunduğu dönemde çok fazla ızdırap çekerek hayata hep bir maske takarak bakmış olduğunu…devamıKitap hakkında çok yorum yapamayacağım. Çünkü okurken beni sarmadı. Bazı yerlerde ne olacak acaba diye düşündüm fakat yazarın melankolik, bunalmış halleri esere çok fazla yansımış ve içinde bulunduğu dönemde çok fazla ızdırap çekerek hayata hep bir maske takarak bakmış olduğunu gördüm. Bunun yanı sıra kötü olmasa bile kötüyü düşünerek hayatı kendine zindan edip intihara meyilli oluşunu da okuduk. Yazarın da 3 kez intihara kalkışmış olması ve esere bu kadar kendinden parçalar katması güzeldi fakat kitap bende bunalımdan başka bir iz bırakmadı. 6/10.
Spoiler içeriyor
İşitme engelli Leyla ve Baha’nın aşkını ele alan dram severlerin izleyeceği türden bir yapım. 7/10. Aytaç’ın oyunculuğu çok güzeldi. Duyguları çok güzel aktarmış. Yeterince gözümüz dolu dolu askı ve çocuk sevgisini izledik. 🥺
Spoiler içeriyor
Sessiz Hasta’yı okuyunca buna da başlamak istemiştim. Kitabın en başında katili bize veriyor. Kitap boyunca okuduğumuz şeylerle artık yakala su katili diye düşündüm. Ta ki kitapta sona yaklaşana kadar. Sonda öyle bir şok oldum ki buraya bağlanacağını düşünmemiştim. Kitap çok…devamıSessiz Hasta’yı okuyunca buna da başlamak istemiştim. Kitabın en başında katili bize veriyor. Kitap boyunca okuduğumuz şeylerle artık yakala su katili diye düşündüm. Ta ki kitapta sona yaklaşana kadar. Sonda öyle bir şok oldum ki buraya bağlanacağını düşünmemiştim. Kitap çok klişe ve Yunan tragedyaları üzerine ilerliyor diye yorum yaparken son anda ters köşe olarak tüm söylediklerimi yuttum diyebilirim. Polisiye ve mitoloji severler beğenecektir. 7/10.
~~~ÖZET-YORUM~~~
Eşini kaybeden Mariana yiğenini de kaybetmek istemez ve ondan telefon alır. Zoe nin yanına gider. Burada cinayetler işleniyordur. Ve Zoe nin yakın arkadaşı ve genç kızlara üye olan bu kızlar mitolojiye göre öldürülmeye başlanır. Profesör Fosca’nın bu kızlara ders verdiği, onlarla beraber olduğu ve cinayetleri onun işlediği başından beri soylenır. Mariana bir psikolog olarak bunu çözmeye çalışır. Profu suçlar durur ve cinayet silahını Zoe ile aramaya giderler ve işler aslında hiç de bildiği gibi gitmez.
Mariana’nın yardım aldığı Theo ve sonrasına akıl hastanesine yatacak Zoe ile sessiz hasta kitabına gönderme de yapılır. İki kitabının birbirini tamamlaması da çok özel olmuş.
Yazarın babasının Yunan olması ve bu mitolojiyi eserlerine aktarması da gayet güzeldi.
Kitabı başarılı buldum. Dili açık, sade ve akıcıydı.