Dostoyevski suç ve ceza romanında şöyle der ; Herkesin gidebileceği bir yer olmalı. Çünkü öyle bir an olur ki , İnsanın mutlaka bir yere gitmesi gerekir.
Neden artık daha az sosyalleşiyorum, sorusunun yanıtını Farabi vermiş: Zamanın ters, sohbetin faydasız, herkesin bezgin ve her başın bir ağrı taşıdığını görünce, evime kapanıp haysiyetimi korudum.
Bir şiirinde Cahit Zarifoğlu özlemeyi şöyle ifade etmiş "Özlemek ne derin bir duygu öyle, özlemek ne uzun bir mesafe öyle" Cemal Süreyya demiş ki "Uzaktan sevmediyseniz birini hiç sevdim demeyin." Ekliyor Oğuz Atay "Aklımdan çıkmıyor. Aklım çıkıyor, o çıkmıyor." Ve…devamıBir şiirinde Cahit Zarifoğlu özlemeyi şöyle ifade etmiş "Özlemek ne derin bir duygu öyle, özlemek ne uzun bir mesafe öyle" Cemal Süreyya demiş ki "Uzaktan sevmediyseniz birini hiç sevdim demeyin." Ekliyor Oğuz Atay "Aklımdan çıkmıyor. Aklım çıkıyor, o çıkmıyor." Ve son noktayı Nazım Hikmet koyuyor. "Sesini duysam sesine sarılacağım."
Ben, heves ettiğim şeylerin kursağımda birikmesinden oluşan hayalkırıklıklarımı bir yorgan gibi üzerime örtmüş olanım. Ben olsun diye çabaladığım her şeyin olmayışını, yutkunarak seyredenim. Ben, elimi uzattığım yeşil dalların, kuruduğuna şahit olanım. Ben olmamış olan her şeyim.