Kafa karıştıran hatta kafa uçuran inanılmaz bir seri. Mizah ve bilimkurgu bir arada . Konuları ve birbirlerine bağlantısı akılalmaz bir şekilde işlenmiş . Gerçekleri sıradışı bir şekilde resmen haykırmış. İnsanı derinlemesine etkiliyor.
Yazar kitaba isim vermeyi iyi biliyor. Fahrenheit 451 kitabını okumuştum, kitabın isminin ufak bir hikayesi vardı ve hoşuma gitmişti. Sonbahar Ülkesi kitabı da bu ismi fazlasıyla hak ediyor. Kitabı okumaya başladığım anda ve kitap boyunca o sonbahar havasını , burukluğu…devamıYazar kitaba isim vermeyi iyi biliyor. Fahrenheit 451 kitabını okumuştum, kitabın isminin ufak bir hikayesi vardı ve hoşuma gitmişti.
Sonbahar Ülkesi kitabı da bu ismi fazlasıyla hak ediyor.
Kitabı okumaya başladığım anda ve kitap boyunca o sonbahar havasını , burukluğu hissettim.
Birbirlerinden farklı ve ilgi çekici olağanüstü 19 hikaye var ve her biri okuru sanki birkaç cümlede kendi dünyasına çekiyor. Sanırım bu yüzden kendimi bir sürü yaşantının içerisinde hissettim. Hikaye konuları kolay kolay akla gelmeyecek şeyler . Anlatımı oldukça sade ve güzel.
Hikayeler git gide daha ilginç hale geliyordu ama sona doğru birkaç hikayede bu kayboldu gibi.
Ama sonuna kadar kitabın o buruk havası peşimi bırakmadı. Olabilecek her şeye tetikte okumaya çalıştım kitabı .
@mrs.okumus un başlattığı #karanlıkkitaplıkokuyoruz etkinliğinde Şubat ayı okuma kitabımızdı. Bana eşlik eden arkadaşlarım
@ozgevecita
@nefes_alan_kitaplik
@mrs.okumus
@kalemin_tersi
#sonbaharülkesi #raybradbury #okudumbitti #şubatokumaları #bookphotography #ithakiyayınları #karanlıkkitaplık #kitap #book
Biraz eski bir film olmasına rağmen oldukça güzel. Küçükken at ile ilgili bir sahneyi görmüştüm , o günden beri izlemeyi istiyordum . Dün gece fırsat buldum. Fantastik film izlemek isteyenlere tavsiye ediyorum. :)
Kitabı gece bitirdim. Kalktım odanın içerisinde, diğer odalarda dolaştım. Ne yapacağımı bilemedim . Sonra kafamı dağıtsın diye bir parça açtım ve uyudum. Uyandığımda tek istediğim şey ise kitap hakkında bir şeyler yazmak oldu. (Ancak yazabildim.) Kitabı okurken umutsuzca o dönemde…devamıKitabı gece bitirdim. Kalktım odanın içerisinde, diğer odalarda dolaştım. Ne yapacağımı bilemedim . Sonra kafamı dağıtsın diye bir parça açtım ve uyudum. Uyandığımda tek istediğim şey ise kitap hakkında bir şeyler yazmak oldu. (Ancak yazabildim.) Kitabı okurken umutsuzca o dönemde yaşamak istedim. Masumluğu, sadeliği, verilen emekleri , farklı türlerde ki kazançları, insanların birbirlerine yaklaşımı, olaylar karşısında davranışları ,yaşama olan bağlılıkları beni cezbetti sanırım. Kitap çok renkli , içerisinde o kadar farklı ve karışık duygular var ki okurken fırtınaya kapılmış gibi bazen sürüklendim bazen de bir göl gibi duruldum. Anlatılan konu, olaylar bilindik gibi ama iç yüzü bambaşka tabi. Türk yazarları daha fazla okumayı düşünüyorum. Anlatım tarzı, kullandığı kelimeler , bakış açısı beni çok etkiledi. Yazarın hayal gücü ve her birisi ayrı bir güzellikte , özgün ve gerçekçi karakterlerine hayran olmamak elde değil. İçlerindeki iyilik veya kötülük öyle gerçekçi yansıtılmış, insanın içine öyle işliyor ki olaylar ilerleyene kadar insanların ne olduğunu anlamıyorsun, şimdilerde olduğu gibi. Yaşamın bazen ışıkla aydınlık, tatlı bir yol bazen de kasvetle gri, karanlık, bataklık gibi yapışkan bir yoldan geçmesine rağmen ,insanın içindeki neyse karşısına daha çok onu çıkaracağına inanmaya başladım. Kendini akışına bırakmalı.
Kitabı çok sevdim. Aynı hayat gibi bir kitap.
Hepimiz geleceği, gelecekte olabilecek veya olmasını istediğimiz hatta olmasını beklediğimiz şeyleri düşünür, bunlarla ilgili hayaller kurarız. Aklımıza türlü türlü şeyler gelir. Bu kitap ise hayal edebileceğimiz tüm şeylerin en uç noktasından Ne kadar uzak bilmiyorum ama gelecekten bir örnek .…devamıHepimiz geleceği, gelecekte olabilecek veya olmasını istediğimiz hatta olmasını beklediğimiz şeyleri düşünür, bunlarla ilgili hayaller kurarız. Aklımıza türlü türlü şeyler gelir. Bu kitap ise hayal edebileceğimiz tüm şeylerin en uç noktasından Ne kadar uzak bilmiyorum ama gelecekten bir örnek .
Yaşamı, yaşamın kutsallığını sorgulayan . Canlıların önemini, ait olmayı vurgulayan ve maalesef gelecekten gerçek anlamda korkutan bir kitap. Bilim-kurgu türünde bir kitap olduğu için ilk sayfalarda bazı terimler dikkat dağıtıcı ve yabancı gelecek hatta azıcık da sarsacak ama ilerledikçe akıp gidecek. Hayret verici bir hayal gücü geleceğe götürecek. Yazarın, anlatımını sevdim. -Diğerler kitaplarını merak ediyorum. -Gelecekle geçmişin karışımını fark ettim okurken . Buna hak veriyorum çünkü yazıldığı döneme bakılırsa normal bence. Spoiler vermek istemiyorum ama olay dünyanın gelecekteki bir zamanında geçiyor ve bir ödül avcısının yaşamının küçük ama önemli bir kısmını anlatıyor.
Son olarak Blade Runner film serisi bu kitaptan uyarlanmış . İzlemek isterseniz tavsiye ederim. Filimler güzel. :)
Kitabı Instagram da gördüğüm bir paylaşım sonrasında merak ettim ve okumak istedim Paylaşımı bu değildi ama anlatım bu şekildeydi https://www.instagram.com/p/B4zVaNEFqet/?igshid=lavf0uxwtfgp İçim içimi yedi kitapta ne anlattı da bu düzeye ulaştı dedim.Kitabı aldıktan sonra kitabın 1982 yılında Nobel Edebiyat Ödülünü almış…devamıKitabı Instagram da gördüğüm bir paylaşım sonrasında merak ettim ve okumak istedim
Paylaşımı bu değildi ama anlatım bu şekildeydi https://www.instagram.com/p/B4zVaNEFqet/?igshid=lavf0uxwtfgp
İçim içimi yedi kitapta ne anlattı da bu düzeye ulaştı dedim.Kitabı aldıktan sonra kitabın 1982 yılında Nobel Edebiyat Ödülünü almış olduğunu gördüm ,merakım iyice arttı. Normalde merakım azalmasın diye kitap arkası yazılarını okumayı sevmiyorum. Ama kitap hakkında hissettiklerim çok farklıydı dayanamadım, okudum - bu kitapta olduğu gibi arka kapak yazılarını yazarlar yazmalı bence - Okuduktan sonra kitaba başlayıp başlamamak arasında büyük kararsızlık yaşadım. Umduğumu bulamazsam diye düşündüm durdum. Çünkü beklentim çok arttı. Bir süre sonra okuduğum başka bir kitap bittiğinde yarın sabah kitabı okuyayım dedim , başladım. Sevdiğim kitapları süründürme huyumu kullandım yaklaşık bir ay da bitirdim kitabı.
Kitap anlatım olarak içerdiği zengin imgelerle zaten başlı başına harika bir şey. Olayları öyle bir hayal gücüyle harmanlamış ki ben neyin kafasını yaşıyorum diye düşündüm okurken. Doğal ve muazzam kurgulu fantastik bir kitap desem yeridir. Hem eğlenceli hem de düşündürücü. Birde şu yönü var yaşanan olayları duygusuz ama güçlü şekilde anlatmış sanki güneşin her gün doğup her gün batması gibi bir anlatım. Fakat sonrasında biraz üzerinde durduğumda ağırlığını hissettim .
Şuana kadar öyle çok kitap okumadım ama okuduklarım arasında hepsinden çok farklı bir kitap olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Okuduğum bir kitapta veya izlediğim bir fimde Türk kelimesinin geçmesi ya da kültürümüzün yer alması çok hoşuma gidiyor.
Sevmediğim bir iki yönü var . Bunlardan birisi cinsellik yönü biraz fazla olan bir kitap gibi gekdi. Diğeri ise bir anda karakterin gelecekteki halini veya sonunu anlatması merak duygusunu biraz azaltıyor.
Bu arada kitabın sonu tam bir son oldu. Kitap bittiğinde gerçekten bitti dedim.