sinematografi, muzikler falan hos da.. icime sinmedi, ne bilim.. sirrini bi delige soyleyip toprakla doldurdurugu sahne hostu. yalniz, ben de bu kadin gibi giyinmek istedigime karar verdim, bayildim..
Spoiler içeriyor
bu filmi cok sevdim. cok sirin, insanin icini sicacik yapiyor. diyaloglari harika. karakterlerin iliskilerini de cok sevdim. baba rolundeki harris dickinson da cok havaliydi :D en cok georgienin babasini ilk gordugunde, altin zincirini, sari saclarini falan boyle bi sipsak inceledigi…devamıbu filmi cok sevdim. cok sirin, insanin icini sicacik yapiyor. diyaloglari harika. karakterlerin iliskilerini de cok sevdim. baba rolundeki harris dickinson da cok havaliydi :D en cok georgienin babasini ilk gordugunde, altin zincirini, sari saclarini falan boyle bi sipsak inceledigi sahneyi sevdim. bi de dis perisi bolumunu. ay bi de dans ettikleri kisim.. tamam.. secemedim, napayim? cok guzeller. bu arada yonetmenin uzun metrajli ilk filmiymis. tarzi cok hosuma gitti. sahneler hizli hizli geciyor, arada kameraya, bize bir seyler anlatiliyor :D betimlemem kotu, siz direkt izleyip gorunuz ahahs🙆🏻. ayrica cogu kisi oyle dusunmus bana da oyle geldi, renkler wes anderson filmleri gibi. o havayi veriyor.
cok icten bir film ya. kucucuk kelimelerle neler anlattilar. bilmiyorum. o muthis ingiliz aksanlari icin bile izlenir.
(harris dickinsonin izlemedigim projelerine bakacagim, yeni planim bu🤭)
masamune 23 yaşında bir genç. zamanında kız arkadaşı aniden onu terk etmiş ve hiçbir haber de alamamış bir daha. yıllar sonra kız ölüyor ve varlığından dahi haberi olmadığı koharu'yu, yani kızını kendi himayesine alıyor. zaten hikaye de işte burada başlıyor.…devamımasamune 23 yaşında bir genç. zamanında kız arkadaşı aniden onu terk etmiş ve hiçbir haber de alamamış bir daha. yıllar sonra kız ölüyor ve varlığından dahi haberi olmadığı koharu'yu, yani kızını kendi himayesine alıyor. zaten hikaye de işte burada başlıyor.
bir kere, karakterler çok çok guzel. her birinin naifligine bayildim okurken. karakter gelişimi de çok başarılı. seride en cok hosuma giden de baba-kiz iliskileriydi. sonlara dogru cok duygulandım. dediğim gibi karakterler o kadar güzel ki çok bağlanıyosunuz, ilişkilerinin tatlisligi karşısında sadece ağlamak istiyorsunuz. duygusallasiyorsunuz, mutlu oluyorsunuz yine gözleriniz doluyor :')
bir de atlamak istemedigim cizimleri. sadece çizimleri icin bile okunur. cok sanatsal ve samimi. hayran kaliyosunuz. mangakanin inanılmaz bir tarzı var. ne yetenekler var be dedirttiriyo ahdha.
ben kelimelere dökemiyorum bu seriye karşı hayranligimi ahsha. okumamak icin hicbi sebep yok :D int ortamında turkce çevirisi de var ustelik🤭