(@) - Raf

Üçlemenin en beğendiğim filmi. Aşk, yazgı, rastlantılar, birbirini teğet geçen hayatlar ve iyi bir insan olmak üzerine vicdan muhasebeleri. Bunların yanı sıra filmin sonunda üç filmin düğümlenip bir noktada kesiştiğini görüyoruz. Her filmde önceki filmlere yapılan minik göndermeler gülümsetti. Kırmızı'da…devamı

kaziklivoyvoda 2 years ago

Üç Renk: Beyaz

Krzysztof Kieslowski

24 Gönderi

Trois Couleurs üçlemesinin ikinci filmi. Bu filmde bizi eski karısından intikam almak için inanılmaz bir prodüksiyon uygulayan bir beyefendi karşılıyor. Saygı uyandırıcı gerçekten. Beyaz'ın bu üçlemenin en zayıf halkası olduğu söylenir ama ben çok sevdim. İlk film kadar durağan olmayışı…devamı

kaziklivoyvoda 2 years ago

Kısa Bir Hikaye

Bi Gan

3 Gönderi

2022 Cannes Film Festivali'nde en iyi kısa film ödülü almış A Short Story. Dünyadaki en değerli şey nedir sorusuna cevap arayan bir kara kedinin öyküsünü anlatıyor. Film ucu açık bir şekilde sonlanmış ama aşırı sevimli, masalsı üslubu çok keyif verdi…devamı

kaziklivoyvoda 2 years ago

Üç Renk: Mavi

Krzysztof Kieslowski

46 Gönderi

"-Neden ağlıyorsun? +Çünkü siz ağlamıyorsunuz." Aylarca listemde bekletip izlemeyi inatla ertelediğim, 10 gün sonra Mubi'den ayrılacağını görünce de tutuştuğum üçlemedir. İlk film Mavi. Kocası ve kızını trajik bir kazada kaybeden bir kadının hikayesini anlatıyor. Ailesi gidince yapayalnız kalan kadın kaçmaya…devamı

kaziklivoyvoda 2 years ago

The Good Place

Michael Schur

187 Gönderi

The Good Place, ana karakterimiz Eleanor'un öldükten sonra gözlerini ahirette açmasıyla başlıyor ve ölümden sonrasını konu alıyor. Daha ilk saniyesinden itibaren -abartmıyorum, gerçekten ilk saniyesinden itibaren- izleyiciyi içine çeken çok keyifli bir sitcomla karşı karşıyasınız. Bir grup arkadaşın başından geçen…devamı

kaziklivoyvoda 2 years ago

Düşler, Tutkular ve Suçlar

Bernardo Bertolucci

40 Gönderi

1968 Paris'inde geçen film; üç gencin tutkularını keşfedip toplumun bir parçası olma süreçlerini komünist devrim arkaplanıyla izleyiciye sunuyor. Şunu belirtmekte fayda var: Filmin kültürel ve ideolojik altyapısıyla ilgilenmiyorsanız hikayesi sizi içine çekmeyecektir. Kurgusundan ziyade fikirleriyle, diyaloglarıyla, müzikleriyle ve adeta tablolardan…devamı

kaziklivoyvoda 2 years ago

Kemik Koleksiyoncusu

Phillip Noyce

7 Gönderi

Klasik bir polisiye filmi. Garip cinayetler işleyip ipuçları bırakan katil, çözemediği dava olmayan idealist komiser ile acemi polis memurunun yollarının kesişmesi, ikilimizin cinayetler arasındaki bağlantıları kolaylıkla çözmeleri ve sürprizli son. İzlemekten gayet keyif aldım lakin bu filmi benzerlerinden ayıran bir…devamı

kaziklivoyvoda 3 years ago

White Snake

Amp Wong

10 Gönderi

White Snake nasıl elde edilir? Biraz Asya kültürü, bolca Çin mitolojisi, aldığı kadar görsel şölen ve bir tutam da Doğu mistisizmi; işte filminiz. Gözlerime bayram yaşatmak istiyorum ama güzel film bulamıyorum diyorsanız konusuna bakmanıza bile gerek yok, koşun izleyin. Kesinlikle…devamı

kaziklivoyvoda 3 years ago

Mükemmel Mavi

Satoshi Kon

46 Gönderi

"İllüzyonların gerçeğe dönüşmesinin hiçbir yolu yoktur." CHAM adlı bir müzik grubunun üyesi olan Mima, oyunculuk kariyerine atılmak için şarkıcılığı bırakır. Ancak bu durum bazı saplantılı hayranlarının hoşuna gitmeyecektir. Kendisine Me Mania diyen hayranı Mima'yı sürekli taciz eder, şarkıcılığı bıraktığı için…devamı

kaziklivoyvoda 3 years ago

The Office

Ricky Gervais

149 Gönderi

"İzliyorum" butonunu "izledim"e çevirirken oluşan iç burukluğu ve dolu dolu gözlerle yazıyorum bu yorumu. İlk sezondan sonra "Bu böyle nereye kadar gidecek ya?" diye aylarca ara verip sırf can sıkıntısından yine başladığım diziye bu kadar bağlanacağımı kim tahmin edebilirdi ki.…devamı"İzliyorum" butonunu "izledim"e çevirirken oluşan iç burukluğu ve dolu dolu gözlerle yazıyorum bu yorumu. İlk sezondan sonra "Bu böyle nereye kadar gidecek ya?" diye aylarca ara verip sırf can sıkıntısından yine başladığım diziye bu kadar bağlanacağımı kim tahmin edebilirdi ki. Dizinin türü mockumentary, yani sahte belgesel. Oyuncular sürekli kameraya konuşuyor, arada bir bakış atıyor, sürekli izleyiciyle iletişim halindeler bir bakıma. Ancak ilk sezon tamamen bu formata alışmaya çalışmakla geçiyor ve izleyince "Bu muymuş bu kadar övülen dizi?" diye hayal kırıklığına uğruyorsunuz. Sadece 6 bölüm olmasına rağmen bitmek bilmeyen sıkıcı bir sezon bu. Burada bırakmayıp bir 10 bölüm daha dişinizi sıktığınızda ise bir bakıyorsunuz artık siz de ofisin bir parçası olmuşsunuz. Aslında oldukça sıradan bir konusu var dizinin: Bir ofiste gerçekleşen olaylar. Kulağa inanılmaz sıkıcı geliyor evet ama karakterlerle bağ kurmaya başlayınca böyle basit bir temanın bile ne kadar eğlenceli işlenebileceğini fark ediyor insan. Dizide bütün karakterlerin iyisi ve kötüsü, her birinin kendine has yanları var. Kimse bütünüyle mükemmel değil ve bu bakımdan gerçek hayatla çok bağdaşıyor. Öyle ki ofisin olmazsa olmazı Michael Scott'ın bile seveni olduğu kadar nefret edeni de var. Benim favori karakterim kim emin değilim ama sitcom tarihinin belki de en orijinal karakteri Dwight Schrute benim gözbebeklerimden biri oldu bu dizide, sadece çok eğlenceli diye değil, dizinin başından sonuna kadar en çok yol kat eden kişi olduğu için. Bir de ofisin komik gizemi Creed'den bahsetmeden geçemeyeceğim... Onun gençliğini anlatan spin off bir film çıksa ilk izleyenlerden biri olurum o kadar söyleyeyim. The Office 7. sezondan sonra dinamizmini kaybetse de -izlemiş olanlar şu an üzülerek kafa sallıyor olmalı- son sezonda gayet güzel toparlamıştı bence. Dizinin ilk bölümünden beri süregelen bir karakter gelişimine şahit olsak da son sezon bunun en net biçimde yaşandığı sezondu bana göre. Karakter gelişiminden bahis açmışken, bitirir bitirmez ilk iş gidip ilk bölümü tekrar izledim ve çok duygulandım gerçekten... Eski zamanlardan bahseden dedeler gibi "Nereden nereye..." diye içlenmekten alamadım kendimi. Tüm bu serüven boyunca ne kadar çok şeye şahit olmuşuz yahu. Kaçak bakışmaların güçlü aşklara, nefret dolu düşmanlıkların en büyük dostluklara, tahammülsüzlüklerin anlayışa dönüşmesini izlememiş; biz de yaşamışız adeta. Bütün bunlar ise ağır ağır olmuş, ilmek ilmek işlenmiş; bir çırpıda gerçekleşen yakınlaşmalardan bahsetmiyoruz yani. Az önce de bahsettiğim gibi Dwight bu anlamda beni en çok etkileyen karakter oldu. Ofisi özleyeceğim. Zaten vakit buldukça rastgele bir bölüm açıp tekrar o ortama dönmeyi düşünüyorum ama bu diziyi ilk kez izliyor olmayı çok özleyeceğim. Bu kadar uzun olmasını beklemiyordum -that's what she said- ama konu The Office olunca kendimi tutamadım, uzattıkça uzattım... Kusuruma bakmayın sevgili raf halkı, iyi seyirler ve de iyi geceler.