“…kalıtsal olarak devraldığımız veya doğrudan deneyimlediğimiz travmalar yalnızca sıkıntı mirasını oluşturmaz, aynı zamanda gelecek nesillere paylaşılabilecek güç ve dayanıklılık mirası yaratır.”
Spoiler içeriyor
Denizci olan martin eden rutha aşık olmasıyla hayatını ruth, ailesi ve burjuvazilerden oluşan çember içinde onlara layık olmaya çalışarak yazmaya başlar fakat yazdıkları değer görmez. Aşkı için bu yolda kendini geliştirir, tabiri caizse adeta kendini eğitir. Kendinden geçercesine yazar fakat…devamıDenizci olan martin eden rutha aşık olmasıyla hayatını ruth, ailesi ve burjuvazilerden oluşan çember içinde onlara layık olmaya çalışarak yazmaya başlar fakat yazdıkları değer görmez. Aşkı için bu yolda kendini geliştirir, tabiri caizse adeta kendini eğitir. Kendinden geçercesine yazar fakat bu süreçte yanında ne aşkı vardır ne de sahte çevresi. Martin adeta diptedir. Dibe batan herkes bilir ki en küçük bir hareketlenme bile dipten iyidir fakat bundan daha iyisi olur fikir ve felsefe dünyası gelişen Martinin sonunda popülerliği artar ve yazdıkları editörler için bir kağıt parçası olmaktan çıkar dahası çevresi artık geri gelmiştir. Eden dipten çıkmıştır. Fakat Martin Eden bu sonuçtan tatmin olmamıştır kendi seçimleriyle değil de çevresinden onay almak aşkı için kendini geliştirmesi sonucu aldığı bu başarının hiçbir kıymeti yoktur. Bu sahte zirveden tiksinir ve Denizci Martin kendi dibine geri döner. Sonsuza kadar.