Mustafa Erenler için 10.000 lira Beko Avni için 7.000 lira Kara Aziz için 7.000 lira Köse Mahmut için 4.000 lira Serçe Mehmet için 3.000 lira Filmin başların da böyle bir afiş var. Eşkiyaların başına konan para ödülleri. En düşük ödül…devamıMustafa Erenler için 10.000 lira
Beko Avni için 7.000 lira
Kara Aziz için 7.000 lira
Köse Mahmut için 4.000 lira
Serçe Mehmet için 3.000 lira
Filmin başların da böyle bir afiş var. Eşkiyaların başına konan para ödülleri.
En düşük ödül Serçe Mehmet'e konmuş. Ama bilmiyorlar ki en tehlikelisi, en güçlüsü aslında Serçe Mehmet. Yılmaz Güney'in bu efsane filmin de, Serçe Mehmet'i görünce aklıma direkt Yaşar Kemal'in ince Memed'i geliyor. Çünkü İnce Memed'de aynı Serçe Mehmet gibi köylülerin gözünde eşkiya celladı, eşkiyaların gözün de de Bir Azraildi. İnce Memed'de kendini bulmak için çıktığı dağlar da, nihayet kendisi de av oldu. Aynı serçe Mehmet gibi !
Müthiş bir Yılmaz Güney Anadolu Western filmi. Abartmıyorum gerçekten okadar iyi; okadar iyiki 1969 yılların da o çetin kış soğun da, süper bir epik film çekilmiş. Senaryosu çağının filmlerini geçtim, şimdi bile çoğunun aklına gelemeyeceği özgün sahnelerle dolu. Kar tüneli sahnesi özgün ve bir okadar güzel işlenmiş ki film de efsaneydi gerçekten. Sergio Leone'nin dolar üçlemesi gibi keşke bunun da üçlemesi olsaydı dedim.
Bu film Çirkin Kral çirkin film yapmaz dedirten film❗ Puanım: 8/10
Son olarak yazımı; film de Serçe Mehmet'in kendini anlatan etkili bir konuşmasıyla bitiriyorum.. İyi Seyirler..
"Hiç düşündünüz mü ben kimim,neyim,nerden gelmişim,nereye gidiyorum.Şu koca dünyada ki yerim nedir ? Onları biliyor musun sen ? Şu 7 senedir durmadan kan kusan bir tüfeğim,soyguncuyum,katilim,hapisane firarisiyim,bir kanun kaçağıyım.Jandarma peşimde,hakkımda vur emri var,yakalasalar asacaklar.7 senedir diyar diyar gezip baş kesen celladım.Niye sıcak evinde oturan 300 liralik bir memur değil,niye büyük şehirde üçkağıtçılık yapan bir avukat değilim,niye dükkanını saat 6'da kapatıp rakısını içmeye giden bir doktor değilim,niye tüccar değilim,şoför değilim,niye afyon kaçakçısı değilim ? Çünkü 8 sene önce Siirt'in bir köyüne gelen,içi memleket sevgisiyle,heyecanıyla dolu ,gözü pek bir öğretmendim ".
"Benim adım Maximus Decimus Meridius, kuzey orduları kumandanı, Roma tümeni generali, gerçek imparator'un, Marcus Aurelius'un, sadık yardımcısı, katledilmiş oğlun babası, katledilmiş kadının kocası, ve intikamımı alacağım, bu hayatta ya da diğerinde..." Benim de açıp senede bir iki defa izlediğim müthiş…devamı"Benim adım Maximus Decimus Meridius, kuzey orduları kumandanı, Roma tümeni generali, gerçek imparator'un, Marcus Aurelius'un, sadık yardımcısı, katledilmiş oğlun babası, katledilmiş kadının kocası, ve intikamımı alacağım, bu hayatta ya da diğerinde..."
Benim de açıp senede bir iki defa izlediğim müthiş filmlerden birisidir kendisi.
Şimdi şu anda izlediğim gibi.
Alın size lise yıllarındayken eskiden Cnbc-e'nin yayınladığı çok güzel bir dönem filmi. Hayatta insanın Ferris Buller gibi bir arkadaşı olmalı gerçekten. En mutsuz,sıkıntılı,negatif anınızda bile sizi güldüren...bir iki saatliğine de olsa sizi eğlencili dünyasına sokan Ferris Buller.. İyi geceler...İyi seyirler...👋🏻
Biz asla teslim olmayız. Ya kazanırız, ya ölürüz..! "Ömer Muhtar" Müthiş bir müslüman epik filmi. Libya'nın cesur yüreği, "Çöl Aslanı" lakaplı Ömer Muhtar'ın; Emperyalizmin, aç gözlerini, pis karınlarını doyuramayan, faşist duygularla hareket eden İtalya'ya karşı koyduğu destansı savaşı anlatıyor filmde.…devamıBiz asla teslim olmayız.
Ya kazanırız, ya ölürüz..!
"Ömer Muhtar"
Müthiş bir müslüman epik filmi.
Libya'nın cesur yüreği, "Çöl Aslanı" lakaplı Ömer Muhtar'ın;
Emperyalizmin, aç gözlerini, pis karınlarını doyuramayan, faşist duygularla hareket eden İtalya'ya karşı koyduğu destansı savaşı anlatıyor filmde.
Film 1981 yılında Muammer Kaddafi'nin bizzat finanse etmesiyle 35 milyon dolara mal olmuştur. Yılına bakarak düşündüğümüzde gerçekten çok ciddi bir rakam. Ve filmin yönetmeni de meşhur Çağrı-İslamiyetin doğuşu filminin yönetmeni Mustafa Akkad'dır.
Mustafa Akkad okadar titiz bir yönetmenmişki Mussolini rolünü canlandıracak olan Rod Steiger'in saç tasarımı için gerçek hayatta Benito Mussoli'niyi tıraş eden berberi getirtmiş.
Filmin baş rolünde Çağrı filminden de tanıdığımız, Anthony Quinn oynuyor.
Biraz uzun ama ben hiç sıkılmadan zevkle, severek izledim.
Daha önce hiç izlemeyenler veya TV de denk gelip yarım izleyenler, eğer merak ediyorsanız açın izleyin gerçekten müthiş bir yapım.
Keşke günümüzde İslamiyet ile ilgili böyle kaliteli filmler yapılabilse...
Ninecik elini kuşağına attı: "İşte bir kelep ip size; tam 99.999* ilmek, yaşlı gözlerimin emeği!.." Muhafız, usulca koluna girdi, üzülmesini istemiyor gibiydi: "Aklın varmı senin annem? Herkes bunca hazineler yığarken meydana, eğirdiğin şu keleplemi Yusuf'a talipsin?" Ninecik Yusuf'u yürekten seviyordu…devamıNinecik elini kuşağına attı:
"İşte bir kelep ip size; tam 99.999* ilmek, yaşlı gözlerimin emeği!.."
Muhafız, usulca koluna girdi, üzülmesini istemiyor gibiydi:
"Aklın varmı senin annem? Herkes bunca hazineler yığarken meydana, eğirdiğin şu keleplemi Yusuf'a talipsin?"
Ninecik Yusuf'u yürekten seviyordu besbelli. Muhafızın samimiyetini görünce çözülüverdi. İstiyordu ki kendisini meclisten sürmesin, Yusuf satılırken Ora da bulunabilsin, onu seyretsin, koklasın.
Yalvararir gibi boynunu büküp mırıldandı:
"Bilirim oğul, metaım herkesten aşağıdır amma gönül de Yusuf'u istiyor. Şu ip elimden gelenin hepsidir; bununla güzeller güzeli Yusuf'u satın alamayacağımı ben de biliyorum. Lakin maksadım odur ki beni de onun talipleri listesine yazsınlar, 'O da Yusuf'a müşteriydi!' desinler. Ben müşteri olayım da, belki de aliveririm!"
"Yaklaşıyor yaklaşmakta olan!.. Yaklaşıyor yaklaşmakta olan!.. Yaklaşıyor yaklaş..."
İskender Pala'nın kaleminden, Peygamber Efendimizin hayatını roman tadın da anlatan çok güzel bir siyer. Okumanızı tavsiye ederim.
Dipnot: Bu kitap tam tamına "99.999" kelimeden oluşmaktadır.
David Fincher imzalı bu film de; Rosamund Pike, o herzamanki soğuk ve gizemli yüz ifadesinin altında yatan psikopat kadın rolünü çok iyi ama çok iyi oynamış. Sosyopat ve vurdumduymaz rolü de Ben Affleck'e iyi yakışmış. Filmin ilk bir saati ehh…devamıDavid Fincher imzalı bu film de;
Rosamund Pike, o herzamanki soğuk ve gizemli yüz ifadesinin altında yatan psikopat kadın rolünü çok iyi ama çok iyi oynamış. Sosyopat ve vurdumduymaz rolü de Ben Affleck'e iyi yakışmış.
Filmin ilk bir saati ehh hadi yürüyün anladık sen David Fincher filmisin ama kendini göster diyor. İlk bir saatten sonra hani o yazın pastırma sıcaklarında klimayı 18 dereceye getirmiş bir dükkana gireriz de rahatlarız ya aynen öyle bir rahatlığa geçiliyor.
O rahatlık da Fincherin müzik seçimleri, orijinal sahneleri, psikopatca düşünülmüş çekim tekniğiyle kendini gösteriyor
Sonu ile ilgili çok şey söylenmiş. Ama bana göre gayet tatmin ediciydi 👍🏻.
İyi seyirler...
"Çamaşır suyu çamaşır suyudur" Yetenek doğuştan gelen bir özelliktir. Bazen erken fark edilir, bazen geç, bazen hiç fark edilmeden yıllar geçer... Ve bazen de ihtiyaçtan fark edersin yeteneğini. İçin de bulunduğun durum öyle kötüdür ki 35 ine gelmişsindir, hayattan hep…devamı"Çamaşır suyu çamaşır suyudur"
Yetenek doğuştan gelen bir özelliktir.
Bazen erken fark edilir, bazen geç, bazen hiç fark edilmeden yıllar geçer... Ve bazen de ihtiyaçtan fark edersin yeteneğini. İçin de bulunduğun durum öyle kötüdür ki 35 ine gelmişsindir, hayattan hep dayak yemişsindir. Sonunda sen hayata dayak atacaksındır. Böyle bir durumda fark edersin yeteneğini. Ama başkalarının da fark etmesi, aynı zamanda sana inanması gerekiyor. İşte Maggie de Frankie'e bunu gösteriyordu. Güçlüyüm ben koç anla artık, açım müşterilerimin yemek artıklarını yemek istemiyorum koç anla artık, çalışıyorum ben koç anla. Ben artık hayattan dayak yemek istemiyorum, dayak atmak istiyorum koç anla artık diyordu. Ve Frankie amcamız da bunu anladı ve Maggie bir gladyatör oldu resmen. Olması da gerekiyordu. Devamını filmi izlerseniz görürsünüz. Ben anlatmayacağım iyi seyirler..
Bir Emin Alper filmi! Yorucu bir iş yorgunluğunun ardından, izleme listemde bulunan bu filmi izledim. İyiki de izlemişim. Çok güzel doğa portresinin çerçevelendigi, prodüksiyon gayet başarılı. Mükemmel oyunculuk performansları -Müfit Kayacan,Kayhan açıkgöz- Hayran kaldım resmen. Filmde bir dağ köyünde, şansları…devamıBir Emin Alper filmi!
Yorucu bir iş yorgunluğunun ardından, izleme listemde bulunan bu filmi izledim.
İyiki de izlemişim. Çok güzel doğa portresinin çerçevelendigi, prodüksiyon gayet başarılı. Mükemmel oyunculuk performansları -Müfit Kayacan,Kayhan açıkgöz- Hayran kaldım resmen.
Filmde bir dağ köyünde, şansları bir türlü iyi gitmeyen, üç kız kardeşin başından geçen talihsiz olayları anlatıyor. Film sizi çekip dağ köyüne oranın yaşamına sizden habersiz sizi alıp götürüyor...
Böyle filmler yapılsın sinemamızda çok birşey istemiyoruz lütfen..
10/8
İyi akşamlar Raf ailesi 👋 Şuraya havalı ve bir okadar sürükleyici bir film bırakayım. Uzun zamandır birşey paylaşamıyordum iş ve sınav dolayısıyla. Bugün çok sevdiğim bir filmi izledim. Genel de TRT çok verir, hep orada denk gelirdim. Bir zamanlar bana…devamıİyi akşamlar Raf ailesi 👋
Şuraya havalı ve bir okadar sürükleyici bir film bırakayım.
Uzun zamandır birşey paylaşamıyordum iş ve sınav dolayısıyla.
Bugün çok sevdiğim bir filmi izledim. Genel de TRT çok verir, hep orada denk gelirdim. Bir zamanlar bana Agent Provocatuer-red tape şarkısına hayran kalmamı sağlayıp.(Özellikle kış akşamları kulağım da kulaklık, son ses ve aynı mahallede oturduğumuz kuzenlerin"film hastalarıydı kendileri" evine gidene kadar dinlediğim müzik)
Çok etkilendiğim filmdi. Çakal Carlos'un konu edindiği bu film de sizlere Richard Gere ve Bruce Wıllıs eşlik ediyor. Polisiye-gerilim-sürükleyeci film severler eğer izlemediyseniz tavsiyemdir kesinlikle izleyin.