(@) - Raf

Gerçekten mide bulandırıcı bir film. Yorumları okuduğumda ne kadar iğrenç🤮 olabilir ki dedim ve evet gerçekten söylendiği kadar var. Filmin ne anlatmak istediğini anlamadım. Bir amaç var ama sonuç yok. Şimdi bu filmden çıkardığımız sonuç ne? Issız bir yerde kalırsanız…devamıGerçekten mide bulandırıcı bir film. Yorumları okuduğumda ne kadar iğrenç🤮 olabilir ki dedim ve evet gerçekten söylendiği kadar var. Filmin ne anlatmak istediğini anlamadım. Bir amaç var ama sonuç yok. Şimdi bu filmden çıkardığımız sonuç ne? Issız bir yerde kalırsanız sakın o civarlardaki evlerin kapılarını yardım istemek için çalmayın mı? Şimdi gelelim filmin hikayesine bu biraz spoiler içerir. Kızlarımız ıssız bir yerdeki evin kapısını çalıyorlar. Ve yardim istiyorlar. Çünkü arabalarının lastiği patladı. Hayır yani zaten adam tuhaf tipli bir de yalniz mısınız diye soruyor. Siz de evet yalnızız diyorsunuz. Hayır arabada 3 kişi daha var desenize. Ne doğrucu insansınız ya. 😒 Neyse içeri geçtiniz bir de yabancı bir insanın elinden su içtiniz. Adamdan yardım için telefon etmesini beklediniz. Siz de öylece koltukta oturdunuz. 😑Hayır ev zaten korkutucu yani. Tanımadığın bir adamdan sanki size çok içten davranmış gibi inandınız ya aklım almıyor. Belki de bizim Türk milletinde vardır bu. Açık getirilen bir şeyi içme diye. Söylerler. Aileleri bunlara öyle öğütler vermeye gerek duymuyor tabii. Bu adam kızlar suyu içerken biranda bağırmaya başlıyor bir kızımız suyu biraz içtikten sonra yanlışıkla döküyor. Adam ben bir tane daha getireyim diyor. Yok yok ben arkadaşımla birlikte içerim diyor. Sonra adam havlu getireyim her yer su oldu diyor. Allah aşkına adamın o kadar öfkelenmesi normal mi ya? Kendini garantiye almak için adam gitmişken telefon etsene! Ya da bir daha su getireyim dediğinde bir şeylerden şüphelen bari ya! Evet filmin geri kalanı da zaten adamın düşüncesini gerçekleştirmesini izlemek. Bir de bu kurbanlara slaytla nasıl yapacağını anlatıyor ya of gerçekten iğrenç Bir film arıyorsanız bunu izleyin bir de bunun 2 ve 3. Filmi de varmış 😒 Bir de ellerinizle neden önünüzdekinin poposundan kuvvet alarak kendinizi itip kurtulmadınız ki?🤔 Yani bu imkansız mıydı onu anlamadım. Bir süre sonra polisler geliyor ve bir polisimiz doktordan şüphelenmeye başlıyor. Bodrum katına aramak istediklerinde izin vermiyor. Adam da emriniz olması lazım diyor. Ya hemen kelepçeyi takıp bodruma insene ne var diye? 20 dk sonra arama emriyle gelicem diyor. 20 dk geç olabilir! Polisler gittikten sonra doktor aşağıya iniyor ve ortada yoklar. Panikliyor ve o sırada ayağına ve dizine bıçak saplıyor kırkayağın başı. Sonra da köpek gibi boynundan bir parça ısırıyor. Adam baygınlık geçirirken bunlar da merdivenleri çıkıyor. Pencereyi kırmaya çalışırken doktor geliyor ve Japon kırılan bir cam parçasını alıyor. Doktorun elinde de neşter var. Ben onu öldürecek biraz sonra da polisler gelecek kurtulacaklar derken Japon, doktoru tanrı sanıp günahlarını itiraf ederek intihar ediyor. Ya Allah seni napsın ya. Bunca zaman sonra mi itiraf etmek geldi ya da intiharı da tam kaçabilme şansı yakalamışken mi yapasın geldi ya. En sonunda polisler geliyor ve bu olanları görüyorlar. Tabii filmin devamı olduğu için mutlu sonla bitmiyor final biraz havada kalıyor. Filme puanım iğrençlik olarak kesinlikle 9/10 Genel olarak puanım 6/10

meltemmm 4 years ago

Gothika

Mathieu Kassovitz

12 Gönderi

Şöyle söyleyim film psikolojik gerilim filmi sanmıştım işin içinde psikiyatrist olunca. Ama daha çok ruhsal bir konuyu barındırıyor. Filmi izlerken gerildim mi evet ama daha çok olayın gidişatına kapıldım. Sonu nereye bağlanacak merak ettim. Psikolojik bir yani var ama aslında…devamı

meltemmm 4 years ago

Uzay Yolcuları

Morten Tyldum

121 Gönderi

Spoiler içeriyor Film güzeldi. Kafanızın yorulacağı bir durum yok. Interstellar gibi değil yani. Asıl tema uzayda aşk diyebiliriz. Tabii biraz mecburi aşk gibi. Çünkü kendileri de diyor. Belki dünyada olsaydık birbirimizi tanıma fırsatımız olmayacaktı. Diye. Dünyadaki imkansızı uzayda yaşama şansı buldular yani.…devamıFilm güzeldi. Kafanızın yorulacağı bir durum yok. Interstellar gibi değil yani. Asıl tema uzayda aşk diyebiliriz. Tabii biraz mecburi aşk gibi. Çünkü kendileri de diyor. Belki dünyada olsaydık birbirimizi tanıma fırsatımız olmayacaktı. Diye. Dünyadaki imkansızı uzayda yaşama şansı buldular yani. Spoiler Şimdi Jim uyandığında bir süre sonra Aurora'yı da uyandırıyor. Barmene de ona benim uyandırdığımi söyleme diyor. Bu çiftimiz bir yıl boyunca güzelce yaşıyorlar. Bir yılın sonunda barmenin yanında yıl dönümlerini kutlayacaklar. Aurora 'aramızda hiçbir sır olmaması ne kadar güzel'gibi bir şey dediğinde robot barmenimiz Jim'e 'aranızda artık sır yok mu?' diyor. Jim de 'onu duydun' diyerek kısa süreliğine bir yere gidiyor. Robot barmenimiz Jim'in Aurora'ya onu Jim'in uyandırdığını söylediğini düşünerek Auruya her şeyi söylüyor. Yani barmenimiz aslında Jim'e kazık atmıyor. Tabii bunu duyan Aurora Jim ile konuşmayı kesiyor. O sırada mürettebattan biri uyanıyor. Burada baya olaylar oluyor. Onu anlatmayayım. Jim uzay mekiğini kurtarmak için dışarı çıkmak zorunda. Auroyla iş birliği içindeler bu sefer. Aurora Jim'i gönderirken lütfen bana geri gel sensiz yaşayamam diyor. Yanı aslında Jim'e artık hak veriyor. Eğer o ölürse hayatının sonuna kadar yalnız yaşamak zorunda olduğunu biliyor. Ve Jimin de kendisini bu yüzden uyandırdığını artık anlıyor. Filmi izlerken onların yerine kendinizi koyduğunuzda efsane korkutucu bir durum. Koskoca yerde küçücüksünüz. Ve elinizden birini uyandırmaktan başka bir şey gelmiyor. Bu filmin finaline iki önerim var. Eğer tek bir kapsül varsa çocuk yapıp onu 10 yaşına kadar ya da 15 yaşına kadar büyütüp dondurabilirlerdi. Böylece nesillerini devam ettirme fırsatları olurdu. 2. Final önerim ise ölen birini canlandırma olayı varsa biri ölüp( öldükten sonra buzluğa koymak şartıyla buzluk vardır İnşallah) biri de uyku kapsülüne girebilirdi. Böylece 88 yıl sonra o öleni canlandırabilirlerdi. 88 yıl sonra tekrar birlikte olabilirlerdi. Film kesin izlenmeli mi?7/10 Aileyle izlenebilir mi? 6/10 Filme puanım 8/10

meltemmm 4 years ago

O

Andy Muschietti

97 Gönderi

Filmde çalan müziklere göre yorumum Yarı spoiler içerir Filmin başında Bill kardeşi için kağıt tekne yaparken ' Every 27 Years' şarkısı sanki dramatik bir film çağrısı uyandırdı. Daha sonra bunun büyüsüne kapılarak filme kendimi daha çok verdim. Gorgie yağmurda kağıt…devamıFilmde çalan müziklere göre yorumum Yarı spoiler içerir Filmin başında Bill kardeşi için kağıt tekne yaparken ' Every 27 Years' şarkısı sanki dramatik bir film çağrısı uyandırdı. Daha sonra bunun büyüsüne kapılarak filme kendimi daha çok verdim. Gorgie yağmurda kağıt geminin arkasından giderken 'Paper Boat' şarkısı çalıyordu. İlk başta yavaş olan bu müzik daha sonra hızlanarak korku filmi izlemeye başladığımı hissettirdi. Bir kız Beverly'le yüzleşmek için okulun kızlar tuvaletine girdiği sahnede 'Aşk Temizleme Makinesi' şarkısı çalmaya başladı. Bu şarkı bana bir komedi filminde çalınabileceğini düşündürürken aynı zamanda korku filminin geriliminden biraz da olsa uzaklaştırmıştır. Ben, Henry Bowers ve çetesi tarafından nehirde kovalanırken 'Nehirde Kovalama' şarkısı kesinlikle bir aksiyon kovalama sahnesinde çalınabilecek en güzel şarkılardandı. Beverly saçını keserken ' haircut' şarkısı çalar ve Beverly saçlarını ne kadar hızlı keserse müzik de o kadar hızlanıyordu. Pennywise projektörden dışarı aniden çıktığında 'Slayt' müziği çalmasa korkmazdım fakat müzik beni baya germişti. Pennywise, Neilbolt evindeki buzdolabından çıktığında ve Eddie' yi almaya çalıştığında 'Time to Float' şarksı çaldı ve film içinde en korktuğum sahneydi. Kaybedenler Pennywise ile dövüşmek için cesaret bulduklarında 'Welcome to the Losers Club' şarkısı tamamen takım olduklarını ve Pennywise' yeneceklerini hissettirir düzeydeydi. Bill, Georgie'nin yağmurluğunu bulduğunda ve Georgie'nin ölümünü kabul ettiğinde 'Yellow Raincoat' şarkısı çalar ve bu şarkı benim için filmdeki en hüzün dolu sahne olmasını sağladı. Kaybedenler kulübü el ele tutuşarak Pennywise geri dönecek olsaydı da bunu yapacaklarını söyledikleri an 'Blood Oath' şarkısı çalar ve bu şarkı onların bir arkadaştan daha öte olduklarını hissettirdi. Film kesin izlenmeli mi? 5/10 Aileyle izlenir mi? 9/10 Filme puanım 7/10

meltemmm 4 years ago

Cinnet

Stanley Kubrick

154 Gönderi

Bu nasıl bir filmdir arkadaş? Gerile gerile bir kaldım. İnsanı olabildiğince geren bir film hatta bazen filmin içinde olduğunu hissediyorsun. Ama anlamadığım bazı noktalar var. Spoiler Bu adama ilk başından beri cinnet geçirecek bir tip var zaten. Hani çok iyiydi…devamı

meltemmm 4 years ago

Atiye

Ozan Açıktan

242 Gönderi

Dizi gerçekten güzeldi. Kendine çeken bir enerjisi var. Merak uyandırıcı.

meltemmm 4 years ago

Güzelliğin Portresi

Umur Turagay

90 Gönderi

Spoiler içeriyor Fragmanı baya önce izlemiştim. Çok fazla şey hatırlamıyordum. Hatta sadece Burçin Terzioğlu'nun oynadığını hatırlıyormuşum ki filmi izlemeye başladığımda Birkan Sokullu'nun da olduğunu hatırladım. Ağır spoiler Şimdi şöyle ki evet ortada bir olay var. İlk başta kadının neden böyle halüsinasyonlar gördüğünü…devamıFragmanı baya önce izlemiştim. Çok fazla şey hatırlamıyordum. Hatta sadece Burçin Terzioğlu'nun oynadığını hatırlıyormuşum ki filmi izlemeye başladığımda Birkan Sokullu'nun da olduğunu hatırladım. Ağır spoiler Şimdi şöyle ki evet ortada bir olay var. İlk başta kadının neden böyle halüsinasyonlar gördüğünü biliyor sanıyoruz. Yani geçmişteki kesitlerden de bu yaşadıklarını küçüklüğünde de yaşıyor sanıyoruz. Hatta doktora da kızı için 'bu irsi mi?' diye de soruyor. Ama ilerleyen zamanlar da anlıyoruz ki halüsinasyonlar görmesinin sebebi küçüklüğü değil. Yani o evde kalmaktan huzursuz ama başka bir nedeni var aslında. Hatta bu yaşadıklarının hepsi aslında kocacı ve onun kardeşinin bir oyunu. Şimdi şöyle tamam hapları falan da değiştiriyorsun ama nasıl da kadın bir anda var olup sonra yok oluyor? Neyse sona gelelim. O kadar babalık yapmışsın gerçekten hiç mi nefretin dinmedi ya? Hiç mi mutlu anılarınız olmadı? Hayatın boyunca hep yapmacık mıydın? Beraber uyduğunuz kızına(üvey) hiç mi şevkat beslemedin? Ve bunlara rağmen sadece annesi konuşmadı diye bütün kabahatli oymuş gibi onu mu öldürecektin gerçekten? Ana karakter olan Nisan bütün bu gördüklerini neden polise anlatmamış kaçtığında anlamadım. Kaçtığında küçük de değilmiş 16 yaşında yani hem o yaşta nereye, nasıl kaçtı, neden kaçtı hiç mi araştırılmadı? Yani demek istediğim ana karakterde sustuğu için aslında bir yerde suçlu. Bir de ben o kızın öldüğüne de bir türlü inanamamıştım. Sanki bir şekilde bir yerden gelecekmiş gibi geliyordu. Bir de sanki Nisan katil olduğunu düşündükten sonra sözde kocası sen katil değilsin sen hastasın diyince bir şeylerden şüphelenmeye başlamıştım. Zaten bu tür filmlerde hep yakınlarından korkacaksın. Çünkü onlar daha etkileyici olur. Hiç bir bağlantılı olmayan bir adamın gelip öldürmesi izleyicide bir etki yapmaz illa bir intikam illa bir geçmiş olacak orda. Bitireyim bari Filmi genel olarak beğendim. Sonuçta gerçek hayatta bile bazen raylar birbirine oturmuyor her şey istediğimiz gibi yolunda gitmiyor. Film kesin izlenmeli mi? 6/10 Aileyle izlenebilir mi? 8/10 Filme puanım 7/10