Spoiler içeriyor
Final bölümünün de yayınlamması ile zamanında heyecanla beklediğim bu yapım üzerine konuşmak istiyorum. Her ne kadar adı WandaVision olsa da dizi tamamen Wanda Maximoff'un travmaları ve psikolojik yapısı üzerine kurulmuş harika bir yapım. Wanda hayatı boyunca büyük kayıplar vermiş ve…devamıFinal bölümünün de yayınlamması ile zamanında heyecanla beklediğim bu yapım üzerine konuşmak istiyorum.
Her ne kadar adı WandaVision olsa da dizi tamamen Wanda Maximoff'un travmaları ve psikolojik yapısı üzerine kurulmuş harika bir yapım. Wanda hayatı boyunca büyük kayıplar vermiş ve bunlardan dolayı yaşadığı travmalarla mücadele etmeye çalışan bir karakter. İlk başta evebeynleri ardından kardeşi ve en sonunda sevdiği adam ve çocukları... Bu travmatik anıların boğucu gerçekliğinden kaçmak adına istemsizce yarattığı gerçekliğin içinde zihin kontrolü ile rehine tuttuğu insanlar ve ailesiyle mutlu bir sitcom varyasyonunu yaşıyor.
Serinin ilk yedi bölümü ünlü sitcomları referans alarak işlenirken son iki bölümü tamamen aksiyon kategorisinde yer alıyor. Sitcom havasındaki bölümlerde Wanda'nın sığındığı sahte gerçekliğin çöktüğü sahneler izleyiciyi ürkütücü derecede etkileyerek bize Wanda'nın penceresinden bakma fırsatı sunuyor aslında.
Sitcom bölümler harika bir psikolojik analiz havasında karakteri tanıtmalarına yardımcı olurken Wanda'nın üzerinde etki bırakan kavramların reklam filmlerinde karşımıza çıkması detayı izleyiciyi Wanda'nın yarattığı gerçekliğe hapsediyor adeta.
Vision'ı içindeki aşkı,umudu,hüznü sembolize ederek yaratması bu iki karakterin duygusal bir bağdan öte bir bağları olduğunu gösteren hoş bir detay olmuş.
Bildiğiniz üzere Wanda güçlerini zihin taşından alırken Vision'ın zihni, zihin taşı temelinde inşa edilmişti. Final bölümünde Wanda ise Vision'ı ,içindeki zihin taşının son kalan parçasından yarattığını belirtmişti. Bu ikili arasındaki ilişkiyi daha güçlü ve etkileyici kıılıyor ve aralarındaki ünlü "Seni hissediyorum/hissedemiyorum" sözünü daha anlamlı bir hale getiriyor. Varoluşları birbirine bağlı adeta...
Sitcom fazının ardından ise olaylar patlak veriyor,aksiyon sahneleri yaşanıyor,trajik olaylar yaşanıyor ve bum. Hikaye bitiyor.
Dizi genel olarak beğenildi fakat beklentilieri karşılayamadı. Bana göre bunun en büyük suçlusu Marvel'ın ta kendisi. Özellikle İnfinity War'dan sonra izleyici kitleyi uçurmak adına projelerini lanse etme şekilleri fazla itici olmaya başladı. Beklentiyi yükseltip insanlar uçuk teoriler üretirken projeler her daim sönük kalıyordu. İnsanlar Wanda Vision içinde aynı şeyden şikayetçi ama bence böylesi daha doğruydu.
Çünkü Wanda hikayesi anlatılması gereken bir karakterdi ve bu hikayeyi sadece Wanda üzerinde odaklamaları daha iyi olmuş.
Dizide ki tek hayal kırıklığım Quicksilver'dı fakat serinin sonunda Wanda'nın evrildiği kişi beni tatmin etmeye yetti.
Ancak dizi 4. Faz için göründüğünden çok daha önemli bir yere sahip. Umarım Marvel gelecekteki projelerinde bunu daha profesyonelce işler.
Sonuç olarak ben bu kırık kalpli çılgın kadının hikayesine tanık olduğuma memnunum. Peki ya siz?