Raf Yorumu: The Glitch (@theglitch)

Biter bitmez yeni kitaba başladığım ve arkadaşımla önceden konuştuğumuz için yazmayı unutmuşum. Az önce yine kitap okurken dedim ki "Eyvah, yazıyı yazmayı unuttum!". Kafam o kadar dolu ki yapamadığım şeylerle sürekli bir şeyler unutuyorum. Sabah da bir arkadaşın attığı mesaja…devamıBiter bitmez yeni kitaba başladığım ve arkadaşımla önceden konuştuğumuz için yazmayı unutmuşum. Az önce yine kitap okurken dedim ki "Eyvah, yazıyı yazmayı unuttum!". Kafam o kadar dolu ki yapamadığım şeylerle sürekli bir şeyler unutuyorum. Sabah da bir arkadaşın attığı mesaja bakıp sonrasında cevap yazmayı unutmuşum. Yazılı dönemi yazılıda çıkacak konulara ve testlere odaklı sıkı çalışma ve her gün okul sonrası ikinci yazılılar da erteleninve öyle bir boşluğa düştüm ki haftalardır çıkamıyorum. Çözdüğüm tek test proje ödevini yapmış olmak adına bitirdiğim paragraf kitabı oldu. Sürekli yapmam gereken ama yapamadığım şeyleri düşündüğümden kendimi toparlamak adına yapmayı düşündüğüm günlük planları bile yapamadım, burada alıntı paylaşmayı da aksattım. Son bir kaç gündür küçük küçük toparlanıyorum galiba. Bütün ödevlerimi hocalara gönderip bilgisayarda yapmam gereken çoğu işimi de bitirdim. İngilizce kursuma hafta sonları yasaklarla birlikte yine ara verdim ama okul için dünya para verip aldığımız kitabı yapmaya başladım konu tekrarı olması amacıyla. Diğer yandan da hala yapmadığım veya almadığım şeyleri not ediyorum bir kağıda unutmamak için. Durum değerlendirmesini bitirip kitaba geçecek olursak bizim zamanımızdan çok da sonrasını anlatmadığını fark ettim. Yine bütün bilimkurgu klasiklerinde olduğu gibi yazar bulunduğu zaman için geleceği çok güzel kurmuş ama yine çoğunda olduğu gibi bütün o teknolojiye rağmen bilgisayarlar yok. Açıkçası o zamanda yaşayan hiç kimsenin tahmin edebileceği, kolay kolay öngörebileceği şeyler değiller zaten ama bahsedilen zamanda yaşayınca eksikliğini hissediyorsunuz. Kitapların yasak olduğu bir gelecek benim açımdan çok korkunç ancak yine çok yabancı olmadığım bir durum. Kitap yasaklarının başlamasından bir veya iki nesil sonrasında geçiyor hikayemiz kurguya göre. Dolayısıyla kitap kurtları henüz yok olmamış ama toplum fazlasıyla cahil ve bağımlı yine de. İçinde heyecenlandığım ve acaba ne olacak dediğim yerler olması bi tık fazla sevmemi sağladı kitabı. Yine de sonu biraz yarım kaldı. Kitapların sonları konusunda bir miktar takıntılıyım. Bütün kaderini elinizde tuttuğunuz bir dünyayı mutsuzluğa sürüklemek, yarım kalmışlığa hapsetmek çok da mantıklı gelmiyor kulağıma. Belki "Yakma Zevki" ndedir devamı ama şehre vardıklarında başlarına ne geleceğini gerçekten bilmek isterdim. Fazlaca ders ve başka kitaplardan alıntılarla doluydu. Kitaplar üzerine yazılmış, yazılma hikayesi ve ismini alması gerçekten ilginç olan okunması gerekli kitaplardan. İyi okumalar.