En son gönderim 6 ay önceymiş ama son zamanlarda bir şey paylaşmama rağmen sürekli buradaydım. Son zamanlarda hem çok bir şey izlemiyordum hem de izlediklerim hakkında yazasım gelmiyordu. Ama bu diziyi bitirdikten sonra yazmak istedim. Dizi 60'ların sonu 70'lerin başında…devamıEn son gönderim 6 ay önceymiş ama son zamanlarda bir şey paylaşmama rağmen sürekli buradaydım. Son zamanlarda hem çok bir şey izlemiyordum hem de izlediklerim hakkında yazasım gelmiyordu. Ama bu diziyi bitirdikten sonra yazmak istedim.
Dizi 60'ların sonu 70'lerin başında bir grup farklı görüşlerden gencin 12 Mart 1971 muhtırasına kadar yaşadıklarını anlatıyor. Dönemin birçok olayına, durumuna değiniyor. Örneğin; DİSK yasası ve ardından işçi eylemleri, ASELSAN'ın kuruluşu, başörtüsü olayları, Kıbrıs harekatı, devrim gazetesi, üniversite işgalleri, kontrgerilla yetkilileri ve tabi ki sağ-sol çatışmaları... Zaten diziye başlama sebebim ve dizinin en sevdiğim yönü buydu. İzlerken sürekli arkadan Google açık duruyordu ve birden kendimi bir şey araştırırken buluyordum. Dönemin siyasetini öğrenmeyi hem seviyorum hem de çok önemsiyorum. Bu yüzden kat be kat zevk aldığım dizi oldu.
Şöyle bir şey var ki sonuçta dizi bir TRT dizisi. Yani tahmin edebileceğiniz üzere tarafsız değil. Zaten böyle bir beklentim de yoktu. Bu diziyi taraflı diye kötüleyecek olan birçok kişinin tarafsız olarak gördüğü birçok yapım ya da kişi tarafsız olmuyor. Ben bunu da çok normal görüyorum. Herhangi bir dünya görüşüne sahip olan birinin yakın tarihe tarafsız bakması neredeyse imkansız ve bir iftira, hakaret vs söz konusu olmadıkça bunda bir sorun da görmüyorum. Neye ya da kime inanacağını belirlemek kişiye kalıyor. Benim tek tereddüdüm dizide bunun beni rahatsız edecek seviyeye ulaşmasıydı. Ama böyle olmadı, hatta buna şaşırdım. Beklediğim biraz "onlar kötü, biz iyiyiz" gibi basit bir bakışla solcu-komünist grupların tamamen klişe bir şekilde kötülenmesiydi. Ama şaşırtıcı derece de iyiydi bu konuda bence. Zaten asıl anlatılmak istenen, ülkedeki gençler arasında sürekli sağ-sol çatışması sürerken ve tüm siyasi gelişmeler bunun üzerine kuruluymuş gibi gözükürken aslında bu grupların üstünde bir güç bulunması ve bu gücün gençleri kullanarak kendi amaçlarını gerçekleştirmek için zemin hazırlamasıydı. Bu konuda mükemmel değildi tabi ki ama dediğim gibi beklediğimden iyiydi.
Oyunculuklar konusunda çok beğenmedim. Zaten dizinin geneli bence biraz acemice duruyordu. Ama izlemeyi engelleyecek kadar değil. En büyük sorun şu ki 1.sezon 7 bölüm ve 1.sezonda baş karakter kızı-Tümay- Deniz Baysal canlandırırken 2.sezonda oyuncu değişiyor ama aynı şekilde devam ettirmeye çalışıyorlar. Bence o yeni gelen oyuncu aşırı alakasız durmuştu ve o geçişte de birçok hata vardı. Yine de bir süre sonra mecburen alışıyorsunuz.
Son olarak diziye konu olan aşk biraz komik bence. Sağcı erkek-solcu kız aşkını konu etmişler ve bu fazla hayalperest oluyor. Üstelik kız gayet solcu eylemlerde, derneklerde aktif biri, yani bunlara çoğu arkadaşından da fazla önem veren biri ve sağcı erkeğe aşık olunca bunlardan uzaklaşıyor:D Uzaklaşmasına sebep başka olaylar da var ama yine de bu durum komik olmuş. Bu tabi ki reyting konusu, böyle bir şey olmasaydı dizi belgesele dönebilirdi. Ama bir ara siyasi olaylardan çok bu aşka ve kişisel olaylara odaklanıyorlar sanki ve çoook sıkıcı hale geliyor dizi. O ara çok yavaş izledim zaten. Ama ilerleyen bölümlerde, özellikle de Kıbrıs harekatına değinince yine düzeldi ve hızlı izledim ve genel olarak beğendim.
İyi seyirler!