Çözemediğiniz sorunlarınız mı var? İyi bir terapistin grup terapilerine katılmak istiyorsunuz ama yeterli paranız mı yok? İşte size eşsiz fırsat. Irvin Yalom aracılığı ile Julius'un grubundan çok şey öğrenebilirsiniz. Problemlerinize daha farklı yaklaşabilirsiniz. İşin şakası bir yana.. Yalom yine yaptı…devamıÇözemediğiniz sorunlarınız mı var? İyi bir terapistin grup terapilerine katılmak istiyorsunuz ama yeterli paranız mı yok? İşte size eşsiz fırsat. Irvin Yalom aracılığı ile Julius'un grubundan çok şey öğrenebilirsiniz. Problemlerinize daha farklı yaklaşabilirsiniz.
İşin şakası bir yana.. Yalom yine yaptı yapacağını. Kendisini Nietzsche Ağladığında eseri ile keşfetmiş ve hayran kalmıştım. Ve bu eseri ile hayranlığım da arttı. Aslında Yalom benim hep okumak istediğim ama tam olarak nasıl bir tarza sahip olması gerektiğini zaman zaman açıklayamadığım türde eserler kaleme almış. Gerçek ile kurgunun birleşimi ve okurken edinilen psikolojik desteklerin yanında bir çok mühim alıntı, filozoflarla ilgili bilgiler. Bu kitap aynı zamanda bir Schopenhauer el kitabı gibi. Onunla ilgili fazlasıyla bilgi edinmemi sağladı ve kitaplarını okumam için heveslendirdi.
Irvin Yalom psikanalist, psikiyatrist, psikoterapist ve yazar. Rus-Yahudi kökenli bir aileden gelmekte ve çocukluğunda maddi olarak zorlu süreçler yaşamışlar. Bulunduğu muhitte tek beyaz aile olması ve tehlikeler olması sebebiyle Yalom sık sık güvenilir bulduğu halk kütüphanesinde zaman geçirmiş ve kendini geliştirmiştir. Üniversitede çok sıkı bir çalışma ile başarılı olmuştur. O dönemlerde Yahudi kökenli ailelerin karşılaştığı engeller ve zorluklardan dolayı üniversite için çok fazla çalışması gerekmiş. İleride felsefeye de büyük merak salarak kendisini yönlendirmiştir. Bu sayede eserlerinde gerçek-kurgu birleşimiyle birlikte felsefenin de büyük oranda harmanlandığını görüyoruz. Özellikle varoluşçu terapinin günümüz temsilcilerindendir.
Daha çok kurgu olmayan, eğitici tarzda eserler yazan yazarın bu kitabı yazma sebebi nedir peki? Yalom grup terapisi ve varoluşçu terapi üzerinde eğitici, profesyonel bir dille eserler yazmış ama bunlarda profesyonel bir dil kullanmasından kaynaklanan bazı eksikler olduğunu düşünür. Terapist-hasta ilişkisinin derinliğine inmeyi ama bunu farklı bir dille yapmayı ister. Bu nedenle de kurgusal edebiyata yönelir. Bu şekilde de eserinde bireylerarası teoriye dayalı grup terapisini karakterler üzerinden işliyor ve bu esnada bizlere de başarısız ilişkilerimizde yaşadığımız bazı sorunlara farklı bakış açısıyla yaklaşmamıza yardımcı oluyor. Ben bu terapi diyaloglarının olduğu kısımlardan özellikle zevk aldım.
İçerikten bahsedecek olursam; beklemediği bir anda ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrenen psikiyatr Julius, hayatını sorgulamaya başlar. Kalan ömründe ne yapması ve nasıl yaşaması gerektiğini. Bunları sorgularken de üzerinde başarısız olduğu bazı hastalara ne olduğunu, verdiği desteğin hayatları üzerinde sonradan bir etkisi olup olmadığını merak eder ve bunlar arasından Philip'i seçer. Ona ulaşır ve olay zinciri burada başlar. Spoiler vermemek amacıyla çok detayına girme