Raf Yorumu: Merve (@kendinehas)

8/10 Hey ben geldim. Geldim gelmesine ama mutlu gelemedim. Kalbim kırık biraz senariste. Dizi yüksek potansiyeli olan bir dizi. Başrol oyuncular üst düzey bir gerçeklikle canlandırmışlar. Sizlere tavsiyem fragman falan bakmayın. Şak diye açın izleyin. Bizzat onlarla hissedin duyguları. Benim…devamı8/10 Hey ben geldim. Geldim gelmesine ama mutlu gelemedim. Kalbim kırık biraz senariste. Dizi yüksek potansiyeli olan bir dizi. Başrol oyuncular üst düzey bir gerçeklikle canlandırmışlar. Sizlere tavsiyem fragman falan bakmayın. Şak diye açın izleyin. Bizzat onlarla hissedin duyguları. Benim puan kırma sebebim hikayenin sonunda ekstra sahneler koymayışları. Tadına tam varamadım 😂 İki gün boyunca deli gibi izledim, gözümü kırpmadan. Çıldırdım resmen sırada ne var ne olacak diye. Ekrana kitliyor insanı. Mükemmel bir şey 🫶🏼 Hikaye hakkındaki fikirlerime geçmeden önce gelin size konusunu anlatayım. Bu dizimiz Çin yapımı ve 36 bölümden oluşuyor. Her bölümse 45'er dakikalık. Ağırlıklı olarak romantik ve dram türünü işlese de komedi kısmı da var, Anson ve Jiaxin'in ailesi sayesinde. Anson yan karakterimiz. Peki başrollerimiz kimler? Xiyi ve Jiaxin. Jiaxin, erkek arkadaşıyla bir tatile çıkarken diğer taraftan Xiyi’de kız arkadaşıyla tatile çıkar. Ve orada bir şekilde denk gelirler. Yüzük vakası baya abartı oluyor bu arada, görünce şok olmayın 😅 Birileriyle başladıkları tatil beklenildiği gibi gitmez ve ikili kaderin ağlarıyla bir araya gelip, evlenip birlikte yaşamaya başlacaklar ama ✨uğraşsalar bu kadar boka saramaz cidden✨ Kendilerinin başlattığı bir oyunda ilk yanan yine kendileri oluyor. Ben dizideki aşkın ve çaresizliğin bu kadar güçlü olacağını düşünememiştim. İlk 23 bölümde basit bir pembe dizi sanmıştım. Klasik bir aşk hikayesi. Ceo oğlan, güzelliğinin farkında olmayan, işi olmayan şeyleri bile üstlenmeye çalışan o görünmez kız. Beklediğimizin aksine farklı işliyor konu. Gerçekten kendisine özgü bir hikayesi var ve izleyeni ekrana sabitliyor. Ben ilk gün 15 bölüm izledim 😀 O kadar etkili yani. Kız da adam da rolü oynamamış yaşamış resmen. Bu sebeple diziyi içmek istiyosunuz djdjdjj Karakter analizine geçmeden, dizinin iki farklı bakış açısına sahip olduğunu söylemeliyim. Biri Jiaxin tarafından gördüğümüz gidişat, diğeri ise Anna’nın arkasından dönen olaylar. Bölüm 24’e kadar Jiaxin gibi bizler de suçlu psikolojisini hissedeceğiz. Ne kadar birilerinin romantik anlarını görsekte kalbimizde kelebek uçuşmasına engel olamasakta, diğer yandan bakınca bunun bir aldatma olduğunu görüyoruz. Zamanında söylenmeyen sözlerden, bırakılmayan kişilerden dolayı. Xiyi en başta cesur bir adım atsa hikaye daha güzel bitebilirdi. Xiyi-Jiaxin ikilisi arasında en sevdiğim bölüm 18di kesinlikle. Xiyi’nin Jiaxin’e flörtöz yaklaşımı.. Gözlerindeki ışıltı.. Çok kere geri sardım. Kalplerinizi eritecek güzellikteler. İki yabancının aşkının gücünü, ve karşılarına çıkan engelleri aşıp aşamayacaklarını izleyeceksiniz. Bölüm 24-25. Bu iki bölüme hazırlıklı olun ve yanınıza peçete hazırlamayı unutmayın. Oyuncuların kimyası ve yetenekleri sayesinde gözlerim kan çanağına dönene kadar ağladım. Ve sabah gözlerimi açamadım şişlikten. İkisi de hakkını vermiş dizinin. Kalbimde derin izler bırakan bir dizi oldu kesinlikle. 26-36 arası ilk yirmi beş bölüme nazaran daha uzun geçiyor gibi hissettirecek. Ben izlerken çok yoruldum. Saçlarımda siyah renk kalmayacaktı nerdeyse. Kimi zaman çok sıkıldım, çünkü dram kısmını buralara saklamışlar. Tabi bizleri mutlu eden Anson ve Li Siqi olmasaydı. Anson.. Renkli kişiliği, ve gülümsemesi güzel olan adam. Favori karakterim kesinlikle o. Ekrana çıktığı an gülümsemek istiyosunuz. Aurası çok tatlı. Liu Si qi, Jiaxin’in arkadaşı olsa da arka planda kalmış bir oyuncuydu, Anson’la sevgili olana kadar. Anna karakterinden nefret ettim. Kendisine sempati duyduğum tek sahne Maceristan sokaklarındaki dansıydı. Büyükannenin saçı çok güzel ve kendisine inanılmaz bir dinamiklik katmış. Xiyi’nin ailesini ve Jiaxin in ailesini de sevdim. Hikaye sonu çok hızlı tatlıya bağlandı. Geçiştirildi resmen, gerçekler ortaya çıktığı zaman gerekli tepki vermedi Jiaxin. O yüzden gerçekçi hissettirmedi bana. Sonraki hayatlarında neler yaptılar, nasıl değişti yaşamları. Bunları da göstermelerini isterdim. Yarım hissettirdi. Jiaxin, kendini çok geliştirip iş kadını olsa da. Bu arada Jiaxin'in ve Li Si qi'nin giydiği takımlar çok güzeldi hepsinde gözüm kaldı. Klasik giyime çok fena düşüyorum 💜 Kırgınlıklarımı da aşağıdaki spoiler alanına sakladım. Diziyi izleyenler oraya da bakabilir. Bana göre bu hikayede daha çok seven taraf Xiyi’ydi. Xiyi’nin çaresizliğini, Jiaxin’in yaşadığı travmayı içimde hissettim, beni çok ağlattılar. Hikayenin yarısı romantikliğiyle sarhoş ederken diğer yarısı drama kafa atıyor. Çıldırmanıza ramak kalıyor yani. Her şekilde iyi ki izledim. Anna hariç tüm karakterler benim için çok özel. Hepte öyle kalacaklar. Kesinlikle daha fazla tanınması gereken bir dizi. 🌿 Net önerimdir 🌿 . . . #Aşağısı Spoiler alanıdır# . . . ~~~~~SPOILER~~~~ Xiyi-Jiaxin ikilsini izlerken Xiyi'ye çok kızmıştım. Anna'ya söylemediği için. Durumu bu kadar uzatmasaydı Jiaxin aşık olduğunu kabul edene kadar bu kadar acı çekmezdi ve Xiyi'ye daha çabuk güvenirdi. Bi türlü hayır sevmiyorum seni demedi kıza. Bu konu da çok kızgın olsam da kendisine, Jiaxin'e olan duygusunu gördüğümde kızgınlığım sönüyor. Bölüm 18 de kalbim eriyecekti cidden. Yanına çektiği yerde öyle bi şok oldum ki hiçte hamle yapacak gibi durmuyordu. Kızı sevdiğini kabullendiği andı. Ve sarılışındaki hissettiği huzuru eros ok atmışcasına hissettim. Jiaxin, Ximi'yi kaybettiğinde büyük bir travma yaşadı. Hastane odasında Xiyi'ye bağırırken ki halleri gözümün önünden gitmiyor. Karakteri yaşamış cidden. Tüylerim diken diken olmuştu. Sabah uyandığımda gözlerim şişkinlikten açılmıyodu. Beni o kadar etkilediler. Ximi'yi kaybettikten sonra Anna şerefsizinin yaptığı oyun nedeniyle kaçmak istedi Jiaxin. Bir nevi anlayabiliyorum onu. Anne olarak büyük bir olay yaşadı çünkü. Anlayamadığım şey olaylar açığa kavuştuğunda Anna'ya niye tepki göstermedi. Xiyi'ye yaptığı gibi. Bi de üstüne düğüne çağırdılar. WTF. 3 yıl adamdan boşuna mı kaçtın aq. Çok aceleye getirilmiş son. Keşke 4 bölüm daha uzatılıp az da Anna'ya acı çektirseydin be kızım. Anson-Liu Si qi ilişkisi çok güzeldi. Anson mükemmel bi karakter zaten. Dizide yüzümü güldüren bi karakter olmasına çok sevindim. Başta Xiyi için kızın evinde kalsa da birbirlerine çok güzel uyum sağladılar. Kedi köpek gibi kavga etmelerine kahkahalarla gülmüştüm. Evlenme teklifi de çok içtendi. Liu Si qi'nin karakterini de çok sevdim. Kendime benzettim biraz da. Sert ve koruyucu mizaçlı. Jiaxin'in annesini tebrik ediyorum. Xiyi'yi o adam etti. Yatak odasında resimleri bir bir yere attığı ve ağladığı sahnede çok üzüldüm. Beni de ağlattı. İyi ki ilk tanışmalarında Xiyi'yi ağla sandalyeye bağlamış. Adamı düzeltmek için baya çaba gösterdi. Hakkını yememek lazım. Anna'yı asla sevmedim. Yaptığı oyun yüzünden Ximi'yi kaybettik. Bi de yüzsüzlüğüne devam edip Xiyi'yi elde etmeye çalışmasına katlanamadım. Yaşadıkları şeyler yaptıklarına oranla az bile. Finalde her şey gün yüzüne çıkmışken üstü kapatıldı. Hayal kırıklığıydı benim için. Jiaxin'in gidip tokat atması hırpalaması lazımdı. Birkaç bölüm çekmediği acıyı çekmesi gerekiyordu. Dylan ise, iyi karakterdi. Onunda gülüşü güzeldi. Onu da severdim Jiaxin'den hoşlanacağını öngörmüştüm ama Anna'yla bir olup Xiyi'den ayrıl Anna için diyeceğini düşünmezdim. Orda Dylan'a olan sempatimi uğurladık 🥹 Ve tekrar Xiyi'ye döneceğim. Jiaxin unutmak için kaçarken, Xiyi 3 yıl boyunca bolca anıların olduğu bir evde yaşamak zorundaydı. Hemde 3 sene dile kolay. Bebek odasında ağlayarak defter yazdığı, uyuduğu bir oda olması çok acı çünkü yaraları taze kalıyor. Çok ağladım o hallerine. Defter yazmasına sevindim ama. Eğer o defter olmasaydı, biri de çıkıp yaşadığı zorluğu kıza anlatmayacakmış. Dilerdim ki herkes onun çabasını, acısını, gözyaşlarını Jiaxin'e anlatsın. Büyükanne ve haladan beklentim çoktu bu yönde. Ama olmadı.. Ve 3 yıl boyunca bir kere bile yüzüğü parmağından çıkarmayışı. Kalbimi bırakıyorum her seferinde. Xiyi'nin aşkını görmesi için yüzüğü gör artık diye kıza kaç kere söylendim 😤 Maceristandaki karşılaşmalarında yaşadıkları öpüşme.. Özlem doluydu. Gerçek hayatta sevgili olsalar keşke. Xiyi'nin Ximi'nin adını her yerde yaşatması çok hoştu. Geçte olsa bebeğini sahiplenmişti. Ximi'nin evi çok özel bir yer olmuş. Gördüğümde şok olmuştum. Beni yine ağlatmayı başarmıştı Xiyi. Sevince çok güzel seven bi adam. İkilinin daha az acı çekip 3 yıl sürmeden barışmasını isterdim. Güzel günlerinden biraz daha görmeyi. Bu arada ince uzun parmaklı erkeklerin alyans takmasını çok beğeniyorum. Gelecekte hayatıma gircek olan kişi uzun ince parmaklı olur inş sjfkdkdld Xiyi'den aklımda kalan o söz; güzel günlerimiz çok kısa, acı duyduğumuz anlarımızsa çok uzun. Bu, beni darmadağın eden bi cümleydi. ~~~~~~