Spoiler içeriyor
Shingeki No Kyojin Final Sezonuna Dair Final sezonuna dair birçok eleştirim ve hayal kırıklığım var. Bana göre mangaka, hikayesine son bulurken oldukça sıkışmış ve başarılı son yazmada sınıfta kalmıştır. Ben son sezonda ruh eksikliği olduğunu düşünüyorum. Eski heyecan, pürüzsüz akış…devamıShingeki No Kyojin Final Sezonuna Dair
Final sezonuna dair birçok eleştirim ve hayal kırıklığım var. Bana göre mangaka, hikayesine son bulurken oldukça sıkışmış ve başarılı son yazmada sınıfta kalmıştır.
Ben son sezonda ruh eksikliği olduğunu düşünüyorum. Eski heyecan, pürüzsüz akış ve mantık yok. Nereden tutsam elimizde kalıyor. Sanki bir şeyleri denemiş ama olmamış. Onun bile içine sindiğini düşünmüyorum.
Bunlardan dolayı yazarı suçlamak istemiyorum çünkü son yazmak ayrı bir yetenek gerektirir. Kendisi de bunu söylemişti zaten. Ancak fazla saçmaladığını da düşünüyorum. Başlayalım:
Mikasa karakterinin seride bu kadar önemli bir rol oynayacak kadar iyi geliştirildiğini düşünmüyorum. Güya Eren'i öldürüp, Ymir'i özgürleştirip serinin en önemli karakteri oluyor. Hatta kendisi bu hikaye Mikasa'nın hikayesi dedi. Dalga mı geçiyorsun sayın yazar? Bu kızın manga ilk cilt-ilk bölümden son cilt-son savaşa kadar yaptığı iki şey var; iyi insan ve dev kesmek, 'Eren' demek. Bakın, bu karakter aşkı temsil ediyor değil mi? Hem de sevdiği kişi için bir devin ağzına girip savaşacak kadar bir sevgiyi. Asker olmasının sebebi de Keşif Birliğine girmesinin sebebi de tek bir kişi için. Hayatını sadece ona göre şekillendirmiş ve yaşamış biri. Şimdi böyle bir karakterin "Dünyayı kurtarmak" gibi onurlu ve yüce bir amaç uğruna birkaç gün içerisinde hayatının en değerli ve tek hazinesinin kendi eliyle hayatını sonlandırıp, kucağında kafasıyla Paradis'e kadar yürümesi gibi bir kıvama gelebilmesi için aziz falan olması lazım. O derece bir karakter gelişimi ve sarsılmaz ahlak değerlerine sahip olması gerek. Çünkü aşk, bir insanı dünyadaki geri kalan herkesten daha önemli hale getirecek kadar sarhoş edici bir duygudur. Bunu yapabilen kişinin ya aziz diyebileceğimiz bir fedakarlık seviyesine ulaşması gerekmekte ya da inanılmaz bir karakter gelişimi yazılması gerekmekte. Yani demem o ki Mikasa, potansiyeli olan bir karakterdi ama yazar bunu yapmamakla başarısız oldu diye düşünüyorum.
Mesela bunu yapabilecek seviyeye en yakın karakter bana göre Hange'ydi. O yapardı bunu. Ama Mikasa? Yok arkadaş, olmadı. Zorlama bir sondu.
Geldiğimiz son itibariyle serinin iyi-kötü yazılmış karakterleriyle ilgili konuşmak istiyorum. Bana göre belli bir ideolojiyi temsil eden, felsefi akımı temsil eden, iyi gelişim göstermiş ve kaliteli karakterler var:
Eren, Zeke, Hange, Erwin, Pixis, Ian, Kenny, Ymir(çene devi), Reiner, Annie, Jean, Marco, Mike, Floch, Nicolo...
Bunların dışında, diğerleri niye var? Ne işe yarıyorlar, biri bana açıklasın. Neyi temsil ediyorlar? Amaçları nedir? Yok. Hikayeyi etkilemiyorlar ya da iyi yazılmamışlar, benim düşüncem. Gerçi her yan karakterin de bir felsefesi olması gerekmiyor ancak milleti öldürmeyi çok seven yazarın neden bunca müthiş karakteri rafa kaldırıp örneğin Connie, Mikasa, Pieck, Hitch gibi karakterleri yaşattı anlaması güç. Eleştirim buradadır.
Gelelim serinin komedilerine;
Armin'in eline verilen en değerli savaş silahlarından Muazzam Dev'i yaşlı bir ev hanımına bırakmaya çalışması şovu, Gabi sırf çocuk olduğu için yaptığı her şeyin meşrulaşması, attığı her atışın tutarken Yeageristlerin limanda hiç kimseye çizik bile atamaması, Eren'in Kurucusunun iskeletinde milyonlarca zeki dev ile savaşırken (milyonlarca oldukları mangada yazıyor) kimsenin Levi dışında yine hiç çizik almaması, hain damgası yiyenlerden Mikasa'nın Eren'in kafasıyla Paradis'e döndüğünde kimsenin hop dememesi, Eren'e tapan bir halk ve ordunun var olduğu militarist bir ada haline gelen Paradis'e giden 'hain' gemisinin yine sağ salim kalması, gemideki iğrenç kadın muhabbetleri ve at şakalarının havada uçuşması (dünyayı bunlar mı kurtardı dedirtiyor).... Bu liste uzar gider.
Son ciltler komediydi resmen. Allah seni İsayama, millet de bir şey sandı ya seni. Bu muydu ulan kötü son? Polyannacılık oynamışsın resmen. Kurmaya çalıştığın çakma Avengers da başarısızdı.
Bir kere o son savaşta kimsenin hayatta kalmasına imkan yok. İster Ackerman olsunlar ister Savaşçı, ne dersen de.
Hadi bunları da geçelim. Eren'in pat diye sonunda Mikasa hakkında söyledikleri? Onunla olmak istiyordum, başka biriyle olmasını istemiyorum falan filan. Ya gider ayak şunları da ekleyeyim der gibi olmuş. Şu ilişkiler niye hiç istikrarlı yazılmıyor bu seride? Serinin en sonuna gelmişiz, pat diye Eren Mikasa'yı sevdiğini söylüyor, bir yerden Armin-Annie çıkıyor falan. Ne alaka arkadaş ya? Bu kadar da saçmalayamaz dedikçe devamı geliyor;
Yollar'da Armin'le konuşan Eren şöyle diyor: Size bir şey olup olmayacağını bilmeden bu tehlikelere attım. Yani Kurucu'yu aktifleştirmeden önce arkadaşlarının canı sağ kalacak mı onu bile bilmiyordu. Onun en büyük isteği, hayallerindeki dünyaya ulaşmak için İzdiham'ı başlatmaktı. Bunun için hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayacak birisi Eren. Ama ne hikmetse geleceği görünce yani arkadaşlarının onu durdurmaya geleceğini görünce planlarını değiştiriyor ve onları kahraman yapmak istiyor. Devam..
Önce katliamı durdurmak için her planı yapan Armin, Yollar düzleminde Eren'e teşekkür ediyor. Bizim için bir katliamcıya dönüşeceksin, diye. Ya bi şey derdim de, neyse..
Armin? Bu çocuk Erwin'in yerine -Erwin de koskoca Keşif Birliği Komutanı bu arada- seçildi. Son sezon hiçbir işe yaramıyor. Hiçbir işe. Lan ne diye böyle bir ikilem yarattın o zaman? Niye bu ikisini seçim kararına bağladın? Biri bodrum katına ulaştığında diğeri denizi gördüğünde bitecekti karakterlerin büyüleri.
Falco'nun ilk dönüşümlerinde bu denli profesyonel dev kullanması da 2000 senede bir gelen bi mucize sanırım. Bi de uçması falan. Falco da daha çocuk bu arada.
Ne yazsam az kalıyor da. Sonuç olarak Hajime İsayama son düzlüğe kadar arabayı iyi sürmüş ancak virajı alamamıştır. Sürdüğü yolda çakıl taşlarına çarpsa da. Benim için final sezonu ve mangaları hayal kırıklığıdır. Nokta.
Tartışmak isterseniz yorumlarda buluşabiliriz.
Kişisel duygularımı aktarmam gerekirse çoğunluğun Eren'i tek ve en büyük düşman ilan edip dizide de aynı paralellikle ittifakın kurulması beni üzdü. Diğer ülkelerin üzerine savaşlarda devleri salıp canlı canlı yediren Marley komutanı Magath kahraman oldu. Bu samimi yazılan bir kahramanlık mıydı? Hayır. Ama bana samimi gelen bir Marley komutanı vardı. İzdiham Salta Kalesine ulaştığında bunu gören komutanın itirafı samimiydi. "Bütün kötülüklerin suçunu adanın şeytanlarına attık. Yıllarca büyüttüğümüz nefret şu an bize doğru geliyor."
Marley'nin verdiği her görevi büyük bir sadakatle yapan Savaşçılar, gidin şu ülkeleri yok edin talimatı alsalar yerine getirmeyecekler miydi? İşin ucunda tecrit bölgesindeki aileleri var sonuçta değil mi🤨? Savaşçılar da adada sivil ve masum katliamı yapmadılar mı? Kurucu'nun İzdiham'ı kullanmayacağını bildikleri halde ki bu önemli bir detaydır.
Son sezon melek kesilen Paradisli ittifak üyelerinin de anında böyle bir değişim gösterip eski düşmanla birlik olması da ne insan psikolojisi ne de zulüm gören halk anlayışını inandırıcı kılmadı. O adanın halkından biriyseniz ve özellikle bir Keşif Birliği askeriyseniz psikolojinizin normal kalma ihtimali yok. Ezici çoğunluk nasıl olur biliyor musunuz? Floch gibi. Aynen Floch gibi. Diri diri yeniliyor lan o halk! Her gün gördüğünüz, gülüp söylediğiniz insanların canlı halde yenildiğini ve bunu izlediğinizi düşünün. Hadi dürüst olun, eski siz olabilir misiniz? Akıl sağlığınızı koruyabilir misiniz? Buna sebep olan dünyaya acıyabilir misiniz? Ayrıca bu kadar zulüm gören insanların arasından düşmanla birlik olan hainler çıkmaz, çıkamaz. Bir kere hikayenin felsefesine ters. Adam başından beri dünyanın zalim bir yer olduğunu vurguluyor. İnsanoğlu düşmanıyla birlik olacak dünyevi duygularından arınmış mıdır?
Kanla başlayan bu hikayeye insancıl değil gerçekçi yaklaşın.
Kristali çözünen Annie'yi ilk gören Connie ve Armin'in ne tepki vermesini bekledik? Ne umduk, ne bulduk? Annie'nin canavarca katlettiği yoldaşlarına saygılarını ne zaman yitirmişlerdi?
✨Manganın son bölümünde Eren birçok kişinin yanına Yollar aracılığıyla gidip konuşmuş. Reiner ve Annie ile bile. Onları affedip canlarını almamış. Pieck'in canını da bağışlamış. Dünyayı yok etme kararı alan adam, düşmanlarına uzun bir hayat dilemiş. Vay vay vay!
Sırf popüler bir anime diye "Ya efsane animeydi." havalarına girmeye gerek yok. Efsaneye efsane, gazoza gazoz, rezile rezil. Her zaman bu yazarın son sezonunun başarısız olduğu kanaatinde olacağım. Böyle güzel hikayeyi mahvettin ya. İzdiham başladığında bitirsen bu saçmalıklardan daha iyiydi.
Verdiğin tek bir mesaj doğruydu ve senaryoyu bunun üzerine yazdın:
İnsan sayısı bir ya da birin altına düşene kadar savaşlar son bulmayacak.