Raf Yorumu: filmkolik (@filmkolikler)

Spoiler içeriyor Bölüm bölüm aklımda kalanları not etmek istedim daha sonra baktığımda hatırlmak için. 6.Sezon 1.Bölüm- Joan İs Awful Bu bölümü gerçekten çok beğendim olaylar joan adında bir kadının netflix gibi bir platformda neredeyse tıpatıp kopyasını konu alan bir dizinin yayınlanmasıyla başlıyor.…devamıBölüm bölüm aklımda kalanları not etmek istedim daha sonra baktığımda hatırlmak için. 6.Sezon 1.Bölüm- Joan İs Awful Bu bölümü gerçekten çok beğendim olaylar joan adında bir kadının netflix gibi bir platformda neredeyse tıpatıp kopyasını konu alan bir dizinin yayınlanmasıyla başlıyor. Bu dizide kadının hayatında yaşanan olaylar kadını daha kötü gösterecek şekilde abartılıyor bu dizinin yayınlanması üzerine kadının hayatı boktan bir hal alıyor. Daha sonra bunun peşine düşen kadın bu dizinin bir çeşit yapay zeka tarafından yapıldığını aslında dizide gerçek oyuncuların oynamadığını ünlü insanların yüzünün kullanılması sonucu oluşturulduğunu öğreniyor. Ve olaylar bu şekilde sürüp gidiyor her dakikasında ufkunuzu genişletecek ve ekran başına kilitleyecek bir bölümdü. Çok güzel mesajlarda veren bir bölüm özellikle sonda çok etkileyici bir şekilde bitirmişler. Aklınızda herhangi bir soru işareti kalmıyor. 6.Sezon 2.Bölüm Lock Henry Bu bölümde çocuk İskoçya'nın sakin bir kasabasına kız arkadaşını annesiyle tanıştırmak için götürüyor. Kasabanın eşsiz doğal güzellikleri olmasına rağman neden bu kadar az turist olduğunu sorgulayan çocuğun sevgilisi kasabanın korkunç geçmişiyle büyüleniyor ve bunu konu alan bir belgesel çekmeye karar veriyorlar. Kasaba aslında hep böyle değilmiş bir takım korkunç cinayetler sonucu böyle ıssız bir yer olmuş. Sonunda öğreniyoruz ki aslında bu cinayetler çok da yabancı olanayan biri tarafından işleniyormuş. Bu da yine tüyleri diken diken eden bir bölümdü. Özellikle sonda çocuğun sevgilisine nolacak diye beklerken istemsizce nefesimi tuttuğumu fark ettim. Yine güzel bir sonla akılda soru işareti bırakmamışlar. Çocuğa çok pis üzüldüm aslında hep hayalini kurduğu başarıya sonunda ulaşıyor fakat çok sevdiği insanlar hakkında hem korkunç gerçekler öğreniyor hemde onları kaybediyor. 6.Sezon 3.Bölüm Beyond the Sea Acıma yetime döner koyar götüne temalı bir bölüm. Yine çok orijinal bif fikir harika bir şekilde işlenmiş bu bölümde de. Konumuz uzayda yolculuk yapan iki astronotun bilinçlerinin bir şekilde dünyada ki robot klonlarıyla aileleri ve yaşadıkları yer ile iletişim halinde olmalarına dayanıyor. Yıllar süren bu yolculuk sırasında delirmemeleri için çok mantıklı ve gelecekte olsa gerçekten çok iyi olur diye düşündürüyor. Fakat işlerin çığrından çıkması beklenenden daha hızlı oluyor. Bu astronotlardan birinin ailesi doğaya aykırı buldukları bu çalışma yüzünden bir çeşit hippi tarikatı tarafından astronotun gözü önünde katlediliyor e tabi bu astronotun robot kopyasını da yakıyorlar. Sonrasında adam derin bir depresyona giriyor ve görev arkadaşı olan diğer astronot kendi bedenini kullanarak kafa dağıtmayı öneriyor ve sonrasında arkadaşına bu teklifi yaptığına pişman edecek olaylar başlıyor. Yine son dakikasına kadar merakla izleten bir bölümdü. Tam not aldı. Sadece sonda yüzleşme sırasında neler olduğunu da görebilseydik. Ben birbirlerini öldürdüklerini düşünüyorum. 6.Sezon 4.Bölüm Mazey Day Ünlü bir oyuncu olan Mazey ilginç bir şekilde bir projenin ortasındayken ayrılıyor ve kayıplara karışıyor bunun üzerine paparazi gibi ünlülerin fotoğrafları çekerek para kazanan başrol oyuncumuz bu ünlü kadının fotoğrafını çekmek için peşine düşüyor. Ve uyuşturucu bağımlısı olduğu için kapatıldığı bir rehabilitasyon merkezine kadar iz sürüyor ama aslında olaylar hiç de onun tahmin ettiği gibi çıkmıyor sanırım bir kurt adam tarafından ısırlan bu kadın dolunayda kurt adama dönüşüyor ve çoğu insanı parçalayarak öldürüyor. Olayların buraya bağlanacağını hiç düşünmemiştim o yüzden çok iyi ters köşe yaptıklarını düşündüm. Harika bir bölümdü diyemem ama güzeldi izlettirdi kendini. 6.Sezon 5.Bölüm Şeytan 79 Bu bölümde yaşadığı yerde dışlanmış olan ve tek başına yaşayan hintli kadın karekterimiz var. Bir ayakkabıcıda çalışıyor ve etrafı ona ırkçı gözlerle bakan insanlarla dolu. İçten içe onlardan nefret edip hayalinde onları öldüresiye dövse de yüzlerine gülümseyerek hayatına devam ediyor. Birgün işyerinde yediği hint yemeğinin kokmasıyla nedeniyle diğer çalışanlardan ayrı bir yerde depoda yemek yemesi gerekir. Burada üzerinde şeytanın elinde tuttuğu üç başlı mızrağa benzer bir sembol bulunan taş bulur ve hayatı değişir. Bu taş şeytanın onunla iletişime geçmesi sağlar ve ona üç günde üç insan öldürmezse dünyanın sonunun geleceğini söyler. Konu bu şekilde ve çok güzel işlenmiş izlerken birinin hangi durumlarda diğerlerine göre daha fazla ölümü hak ettiğini düşünüyorsunuz aynı zamanda şeytan o kadar güzel kızın kanına giriyor ki izlerken kendinizi şeytanın tarafını tutarken buluyorsunuz. İzlerken bir dakika bile sıkılmadığım harika bir bölümdü.