Spoiler içeriyor
seriyi filmlerin çıkış tarihine göre ve episode 7'ye kadar izlemiş biri olarak görüşlerimi belirtmek istiyorum. orijinal üçlemeyi büyük bir keyifle izledim, zamanının çok ötesinde bir film seyir zevki olarak. seriyi çok geç izlemenin bir etkisi olarak hikayesi trilyonlarca kere izlediğim…devamıseriyi filmlerin çıkış tarihine göre ve episode 7'ye kadar izlemiş biri olarak görüşlerimi belirtmek istiyorum.
orijinal üçlemeyi büyük bir keyifle izledim, zamanının çok ötesinde bir film seyir zevki olarak. seriyi çok geç izlemenin bir etkisi olarak hikayesi trilyonlarca kere izlediğim "heroes journey" kategorisindeydi. yine de "Jedi" kavramı hoşuma gitmiş ve ilgimi çekmişti. Luke'un 3CPO'yla birlikte olması, R2-D2'nun ekibe dahil olmasıyla prenses Leia'nın mesajının Obi-wan Kenobi'ye iletilmesi ve yolculuğun Han Solo'nun Millenium Falcon'uyla başlaması çok epikti. Sonrasında ekibin maceraları, öğrenilen yeni gerçekler ve katılan yeni karakterlerle bambaşka bir noktaya geldi. Orijinal üçlemenin en göz bebeği karakteri Darth Vader'dır yüksek ihtimal. Zalim, 'büyücülük' yetenekleri olan, bir amaca hizmet ettiğini düşündüğümüz serinin kötü karakteri.
Seri boyunca bize gerilen küçüklü büyüklü bilgilerle Vader karakterini anlamaya ve bir sonraki hareketini tahmin etmeye çalışıyoruz ama pek mümkün olmuyor bu durum. En sondaki oğlu için yaptığı fedakârlıkla bu karaktere olan ilgimiz daha da artıyor ve episode 1-2-3'ü izlemeye başlıyoruz.
Bundan sonraki düşüncelerim karmakarışık gelebilir. Darth Vader'ın gerizekalılığına söverek bitirdiğim bir üçleme izlemiş oldum. Kendisinin asla jedi olma kapasitesi olmadığı ikinci filmden anlaşılmaya başlanıyor. Kibirli, korkak ve başına buyruk bir karakter. Çok düşüncesiz hareketler yapıyor, hızlı bir şekilde manipüle edilebiliyor ve bunlar bir Jedi'da olmaması gereken özellikler. Korkularını asla kontrol edemiyor ve bunu hemen öfkeye çeviriyor, bencilce hareketler yapıyor. Annesinin ölümüyle korkularının gerçek olabileceğiyle yüzleşiyor. Daha sonra Padme'yle ilgili gördüğü rüyalar karakterini tamamen alt üst ediyor. Bu konuyu Yoda'ya sorduğunda geleceğin belirsiz olduğunun söylenmesine rağmen kendi rüyasına çok inanıyor. (Çünkü inanılmaz kibirli bir karakter) Padme'ye bir şey olacak korkusuyla bütün Jedi ordusunu satıyor, (tabii bu olayda Palpatine'in önce Anakin'e konseyin ona vermesi gereken hakkı vermediği, daha sonra da korkusunu karanlık tarafa geçerek alt edeceğini söylemesinin etkisi de yüksek). Anakin o saatten sonra kendini tamamen karanlık tarafa esir etmiş bir trajedi. Sonlara doğru tekrar Padme'yle karşılaştığında kızı kaldırıp boğazını falan sıkıyor ve biz bütün bunları onun ölümünden korktuğu için yaptığına inanmayı bırakıyoruz. Daha sonra tamamen saçmayalıp gel Palpatine'i de yenelim Kral - Kraliçe olalım diye kibrinden bir kez daha gözü dönmüş bir konuşma yapıyor. meh
Sonunda aslanlar aslanı Obi-wan Kenobi'nin meşhur YOU WERE THE CHOSEN ONE repliği eşliğinde uzuvları kopmuş ve ciddi derecede yanmış bir Anakin'e şahit oluyoruz, Palpatine onu alıp hayatını kurtarıyor, orijinal üçlemedeki suitini giydiriyor falan filan.
yani bu izlediğim 6 filmle alakalı söyleyeceklerim böyle şeyler. Qui-Gon'un Anakin'e inanılmaz derecede inanması bütün bu olayların yaşanmasına sebebiyet veriyor. Konseydeki kimse Anakin'in Jedi eğitimi almasını istemiyor ama Obi-wan Qui-Gon'a olan sözünden dolayı ona bildiği her şeyi aktarıyor.
Yoda'nın ışın kılıcı sahnelerini izlemek aşırı keyifliydi bu arada:)