Es schreien die NATO-Minister Hört, hört ihr es nicht? Ihr Schreien ist nicht mehr Geflüster Hört, ja hört ihr es nicht? Sie schreien nach Profit ihrer Kriegsindustrie Und rüsten zum Kreuzzug, erneut wie noch nie Ihr Heer steht bereit für…devamıEs schreien die NATO-Minister
Hört, hört ihr es nicht?
Ihr Schreien ist nicht mehr Geflüster
Hört, ja hört ihr es nicht?
Sie schreien nach Profit ihrer Kriegsindustrie
Und rüsten zum Kreuzzug, erneut wie noch nie
Ihr Heer steht bereit für die Aggression
Gegen dich und die Sowjetunion
Arbeiter, Bauern, fester die Waffen
Heut' ist das heilige Pflicht
Das sind die Verbrecher, Verbrechen beginnen
Das heut' ihre Waffe zerbricht
Heut' ist der Sozialismus Weltmacht
Heut' stehen die Völker nicht mehr allein
Drum fester die Einheit, der Kampf wird sich lohnen
Dann wird in der Welt immer Frieden sein
(Der Offene Aufmarch, Doğu Alman Milli Marşı, Ernst Busch)
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"2003 yılının yaz aylarında bir grup yolcu, Malatya’nın köylerinden arabayla geçerken, yol kenarında bulunan kayısılardan bir miktar almak isterler. Kendilerine yetecek kadar kayısı toplar ve tarla sahibi köylüye ücretini vermek isterler. Bu sırada yolculardan birisi köylüye:
“Amca sen İbrahim Kaypakkaya diye birisini tanır mısın?” diye sorar. Böyle bir soru karşısında afallayan, bir o kadar da kaygılanan köylü duraksar. Yolcu sözüne devam eder: Biz onun yoldaşlarıyız!” Bunu duyan köylünün yüzünde, içten içe duyduğu memnuniyetin ifadesi olarak bir tebessüm belirir ve sözünü sakınmaz: “Koyun o paranızı cebinize, ben Kaypakkaya’nın yoldaşlarından para almam!”
——————————————————
"Mustafa Suphi sonrası tek komünist önderdir Kaypakkaya; biricik Marksist-Leninist-Maoist görüştür Kaypakkaya’nın görüşleri. Öyle ki, onlarca yıllık çöl sessizliğini, zifiri karanlığı bozup, ortaya koyduğu görüşlerle, kendi alanının Olimpuslu Jupiteri olmuştur."
——————————————————
"Örneğin bugünden bakıldığında, Kemalizm ya da Kürt Sorunu meselesinde, devletin niteliği konusunda belli bir bilinç seviyesine erişilmiştir. Bu hiç kuşkusuz ki toplumsal pratiğin bir tezahürüdür. "
——————————————————
"Düşünceleri incelendiğinde, onun subjektivizmin ve dogmatizmin düşmanı olduğu çok net bir biçimde ortaya çıkar. O, tahlilci, sorgulayıcı ve irdeleyicidir. "
——————————————————
"İdeolojik çizgi benimseme ve sürdürme tutumunda edilgen alıcı değildi İbrahim. Devrimci pratiği gözden geçirildiği zaman bu özelliği görülüyor. Çapa döneminin başlarında hepimiz TİP taraftarıydık. Sol öğretiyi özümleyiş düzeyimiz geriydi, daha işin başındaydık. TİP’in mitinglerinden duyduklarımız, iki-üç solcu yazarın makalelerinden okuduklarımız, sağdan soldan kulak içi ettiklerimiz teorik bilgimizin toplamını oluşturuyordu."
——————————————————
Türk solcu ve TİP'in genel tarihini öğrenmem de yardımcı oldu bu kitap. Kaypakkaya'nın Diyalektik-Materyalist idealinin Türk komunizmine nasıl fayda sağlayacağını kendi ağzından öğrenmek ve diğer yoldaşlarından bunları duymak hoştu.
Fakat bu konu hakkında tez yazacak veya makaleyi düşünenler için Umut Yayıncılık'ın yayınladığı bu eseri önermem. Kaypakkaya hakkında daha tarafsız kaynakları sizin için daha iyi olabilir.
Bu gönderiyi okuyup beni terörist olmakla suçlayan andavallara da şunu söyleyeyim: Ben solcu sevmem, hele sağcı hiç sevmem. Bu kitabı okumamın tek sebebi Kaypakkaya gibi entellektüel "teröristlerin" (Ki kimse birşey diyemez düpedüz terörist kaynaklar bunlar.) Türk sağının ilerleyişinde ki etkilerini öğrenmek. Sonuçta Sağ sol kavgası yüz elli yıla yakın devam etmekte ve iki tarafın da bu konu hakkında ki düşüncelerini dinlemek önemli. Bunu anlamayan aptallar için yapabileceğim birşey yok. Onlar Mısıroğlu okuyup kendi hayal dünyalarında yaşamaya devam etsinler.
——————————————————
Cyclous N. Sollum T.A.P (Sa, 18 Feb, 24)