Spoiler içeriyor
Okuduğum en en vasıfsız kadın karakter ve olay örgüsüydü galiba. Kitaba tesadüfen denk geldim, arkasındaki alıntıları okuyunca zihnimde babasının şüpheli intiharını araştıran bir avukatın iz peşinde koşarken babasıyla olan geçmiş-iç çatışmaları canlanmıştı. Zaten kitabın vaad ettiği de bir bakıma bu.…devamıOkuduğum en en vasıfsız kadın karakter ve olay örgüsüydü galiba.
Kitaba tesadüfen denk geldim, arkasındaki alıntıları okuyunca zihnimde babasının şüpheli intiharını araştıran bir avukatın iz peşinde koşarken babasıyla olan geçmiş-iç çatışmaları canlanmıştı. Zaten kitabın vaad ettiği de bir bakıma bu. Her sayfada hadi şimdi bir şey olacak hadi şimdi bir şey bulacak diye okudum. Ama 400 sayfa tam bir hayal kırıklığı.
Baş rolümüz Verdanın annesi ve babasının sağlıksız evliliğine rağmen oldukça güzel geçen yılları üniversiteye başladığı sene boşanmalarıyla "alt üst" oluyor. Bu durumu kaldıramıyor ve hatalar yapmaya başlıyor-bir emo gibi giyinmek ve serseri bir sevgilisi olması gibi kabul edilemez hatalar- tabi bu hataların hepsi babasının dikkatini çekmek isteyen kalbi kırık bir kızın ufak çırpınışları.
Bu konuda en hatalı olan kişiler bana göre ebeveynleri. Babası annesini terk edince sanki kızını da terk ediyor ve aralarına anlamsız duvarlar örüyor ve bu duvarları yıkmamak zamanla baba kızın arasındaki inat savaşına dönüyor. Annesiyse kocasına karşı olan kızgınlığını bu savaşla harlıyor. Bir zamanlar babasının prensesi olan bir kız için bir anda kendini babasının hiç bir şeyi gibi görmek gerçekten kalbimi kırdı okurken hatta bir tık da içsellestirdim galiba. Bütün bunlar zaten kitabın yarısını kaplıyor ve kalan yarı da da daha temposu yüksek bir şeyler okumak istemiştim ama sayfalarca andaval bir koca ve onu alttan alan Verdanın pasifliğini okudum. Her sayfada diyorum ki Verda tam elini vurup masaya boşanmak istiyorum diyecek sonra bi anda kocasıyla yaşadığı 3 günlük karadeniz tatilini en ufak detayına kadar dinliyorum. -laz böreğinin konumuzla alakası mesela-
Son sayfaya kadar baktım babasının ölüm sebebi çıkmıyor ortaya dedim ölmedi galiba çıkacak bi yerden e o da olmadı kız 2 sene boş boş dolandı ortada en son öğrendikleri de vazgeçmesini meşrulaştırmış oldu oh mis. Ne evliliği, ne karakteri, ne geçmişi, ne aldığı dava, hiç biri elle tutulur şekilde sonuçlanmadı.
Ayrıca travmaları yüzünden kocasının komplekslerinin sorumlusunun kendisi olduğu ve eğer boşanırsa bunun çevresindeki insanları haklı çıkartacağı gibi sağlıksız düşüncelere sahip.
Liseye başlarken yazarın eroinle dans kitabını okuyup sevdiğimi hatırlıyorum. Dil hatırladığım kadar akıcı lakin ataerkil bir düşünce yapısını bu kadar baskın hatırlamıyordum.
Kitaptan etkilendiğim tek taraf; ölüm her şeyi sıfırlar, tüm yaşanmışlıklar da yaşanamayanlar da ömür boyu pişmanlığa döner. "Seviyorsanız söyleyin, özlediyseniz sarılın, pişmansanız özür dileyin... Hayat kısa, ölüm ani. Ben çiceklerimi yaşarken kucağımda istiyorum mezarımda olmasalar da olur. Gözyaşlarınızı görmedikten, özürlerinizi duymadıktan sonra bir anlamı olmayacak benim için."
3/10