🌟10/10🌟 𝗢 𝗰𝗮𝗽𝘁𝗮𝗶𝗻, 𝗺𝘆 𝗰𝗮𝗽𝘁𝗮𝗶𝗻! "𝐃𝐞𝐟𝐚𝐥𝐚𝐫𝐜𝐚 𝐢𝐳𝐥𝐞𝐬𝐞𝐦 𝐛𝐢𝐥𝐞 𝐡𝐢𝐜̧ 𝐬𝛊𝐤𝛊𝐥𝐦𝐚𝐲𝐚𝐜𝐚𝐠̆𝛊𝐦 𝐡𝐞𝐫 𝐢𝐳𝐥𝐞𝐝𝐢𝐠̆𝐢𝐦𝐝𝐞 𝐲𝐢𝐧𝐞 𝐝𝐮𝐲𝐠𝐮𝐥𝐚𝐧𝐝𝛊𝐠̆𝛊𝐦 𝐬𝐚𝐲𝛊𝐥𝛊 𝐟𝐢𝐥𝐦𝐥𝐞𝐫𝐝𝐞𝐧"🥹 𝐃𝐞𝐚𝐝 𝐏𝐨𝐞𝐭𝐬 𝐒𝐨𝐜𝐢𝐞𝐭𝐲 1959'da Vermont'taki sıkı bir yatılı okulda geçen Ölü Ozanlar Derneği, öğrencilerine kendi başlarına düşünmeleri için ilham veren tutkulu harika bir İngilizce…devamı🌟10/10🌟
𝗢 𝗰𝗮𝗽𝘁𝗮𝗶𝗻, 𝗺𝘆 𝗰𝗮𝗽𝘁𝗮𝗶𝗻!
"𝐃𝐞𝐟𝐚𝐥𝐚𝐫𝐜𝐚 𝐢𝐳𝐥𝐞𝐬𝐞𝐦 𝐛𝐢𝐥𝐞 𝐡𝐢𝐜̧ 𝐬𝛊𝐤𝛊𝐥𝐦𝐚𝐲𝐚𝐜𝐚𝐠̆𝛊𝐦 𝐡𝐞𝐫 𝐢𝐳𝐥𝐞𝐝𝐢𝐠̆𝐢𝐦𝐝𝐞 𝐲𝐢𝐧𝐞 𝐝𝐮𝐲𝐠𝐮𝐥𝐚𝐧𝐝𝛊𝐠̆𝛊𝐦 𝐬𝐚𝐲𝛊𝐥𝛊 𝐟𝐢𝐥𝐦𝐥𝐞𝐫𝐝𝐞𝐧"🥹
𝐃𝐞𝐚𝐝 𝐏𝐨𝐞𝐭𝐬 𝐒𝐨𝐜𝐢𝐞𝐭𝐲
1959'da Vermont'taki sıkı bir yatılı okulda geçen Ölü Ozanlar Derneği, öğrencilerine kendi başlarına düşünmeleri için ilham veren tutkulu harika bir İngilizce öğretmeni olan John Keating'in hikayesini anlatıyor...
Keating'in alışılmadık yöntemleri okulun katı geleneklerine ve kurallara uymaya verilen önemle çelişiyor. Öğrencilerini kendi seslerini bulmaya ve hayallerinin peşinden gitmeye teşvik etmek için şiiri kullanıyor ve onlara "𝐂𝐚𝐫𝐩𝐞 𝐃𝐢𝐞𝐦(günü,anı,hayatta istediklerin𝐢 yakalamalarını)" hatırlatıyor.🥹
Film, Keating'in öğretilerinden cesaret alan bir grup öğrenciyi konu alıyor. Şiir okumak ve bireyselliği kutlamak için bir araya geldikleri Ölü Ozanlar Derneği adında gizli bir kulüp kurarlar.(Neil,Todd,Knox,Charlie...)
Ölü Ozanlar Derneği, kendini keşfetme, arkadaşlık ve hayallerinizin peşinden gitmenin önemini anlatan bir büyüme hikayesinden daha da fazlası.
Keating'in edebiyat tutkusu bulaşıcıdır ve öğrencilerine dünyayı yeni şekillerde görmeleri için ilham verir.
Film, kendiniz için düşünmenin ve uyma baskısıyla karşı karşıya olsanız bile inançlarınıza sadık kalmanın önemini haykırarak anlatıyor.
Film, öğretmenlerin öğrencilerinin yaşamları üzerinde derin bir etkiye sahip olabileceğini hatırlatıyor. Ayrıca izleyicileri tutkularının peşinden gitmeye ve zamanlarını en iyi şekilde geçirmeyi bas bas bağırıyor...
𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦𝐝𝐞 𝐮𝐦𝐮𝐭𝐬𝐮𝐳𝐥𝐮𝐠̆𝐮𝐧 𝐳𝐢𝐫𝐯𝐞𝐬𝐢𝐧𝐝𝐞 𝐨𝐥𝐝𝐮𝐠̆𝐮𝐦𝐮𝐳 𝐛𝐮 𝐠𝐮̄𝐧𝐥𝐞𝐫𝐝𝐞 𝐛𝗼̈𝐲𝐥𝐞 𝐞𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦𝐜𝐢𝐥𝐞𝐫𝐞 𝐜̧𝐨𝐤 𝐢𝐡𝐭𝐢𝐲𝐚𝐜𝛊𝐦𝛊𝐳 𝐯𝐚𝐫,𝐧𝐢𝐜𝐞 𝐤𝐞𝐚𝐭𝐢𝐧𝐠𝐥𝐞𝐫𝐞...
🗽Eğer bir şeyden eminseniz," dedi, "Başka bir şekilde düşünmeye zorlamayın kendinizi yanlış ya da aptalca olduğunu bilseniz bile. Bir şey okurken yalnızca yazarın ne düşündüğüne kafa yormayın, durup siz ne düşünüyorsunuz, ona da kafa yorun.
🗽Ormana gittim; çünkü bilinçli yaşamak istiyordum. Hayatı tatmak ve yaşamın iliğini özümsemek istiyordum. Yaşam dolu olmayan her şeyi bozguna uğratmak ve ölüm geldiğinde aslında hiç yaşamamış olduğumu fark etmemek için.
🗽Ormanda yol ikiye ayrıldı ve ben hep daha az kullanılanı seçtim. Bu hayatımdaki tüm farkı yarattı.
🗽Eğer biz gölgeler haddimizi aşmışsak, her şeyin tatlıya bağlandığını düşünün. Aslında bu görüntüler oluşurken siz kazara burada bulundunuz.
Eğer biz gölgeler haddimizi aşmışsak, her şeyin tatlıya bağlandığını düşünün. Aslında bu görüntüler oluşurken siz kazara burada bulundunuz.
🗽Ağlamak değil, gülmek için sebepler arayın.
🗽İnsanlar sadece hayalleri peşinde özgür olur. Her zaman böyleydi, her zaman böyle olacak.
🗽Millet, kendi sesinizi bulmak için çabalamalısınız. Çünkü ne kadar uzun beklerseniz, bulmanız o kadar zor olur. Thereau demiştir ki, "Çoğu insan hayatını büyük bir çaresizlik içerisinde geçirir." Siz böyle olmayın! Bırakın bunu!
🗽Bu bir savaş, muharebe; kalpleriniz ve ruhunuz yara alabilir.
🗽Carpe Diem'i dinleyin. O size yol gösterecektir.
🗽Vakit varken tomurcukları topla.
Zaman hala uçup gidiyor ve bugün gülümseyen bu çiçek yarın ölüyor olabilir.
🗽Her çağ ölen ya da doğan bir düştür.
🗽Kitap okuyor musunuz Bay Anderson?
- Okumuyorum, eksikliğini de hissetmiyorum.
- Ama biz hissediyoruz...
🗽Yarını düşlüyoruz ve yarın gelmiyor
Gerçekten istemediğimiz zaferler düşlüyoruz.
Yeni gün çoktan geldiği halde
Yeni bir gün düşlüyoruz.
Yapılması gereken savaşlardan kaçıyoruz.
Çağrıyı duyuyoruz, ama hiç önemsemiyoruz
Gelecek henüz bir planken, o gelecek için ümitleniyoruz.
Her gün kaçtığımız bilgeliği düşlüyoruz
Kurtuluş elimizdeyken, kurtarıcı için dua ediyoruz.
Ve hala uyuyoruz.
Ve hala dua ediyoruz
Ve hala korkuyoruz...