Spoiler içeriyor
Kurguda 2001 yılına gidiyoruz. 19 yaşındaki Li Wenxiu Urumçi’de yaşayan genç bir Han kızıdır. Wenxiu, babasını kaybettikten sonra Urumçi’de yaşadıkları Fuyun isimli kasabayı terk eder ve çalışmak için şehre gider. Lise mezunu dahi olmayan ve bir otelde çalışan Wenxiu yazar…devamıKurguda 2001 yılına gidiyoruz. 19 yaşındaki Li Wenxiu Urumçi’de yaşayan genç bir Han kızıdır. Wenxiu, babasını kaybettikten sonra Urumçi’de yaşadıkları Fuyun isimli kasabayı terk eder ve çalışmak için şehre gider. Lise mezunu dahi olmayan ve bir otelde çalışan Wenxiu yazar olmanın hayalini kurmaktadır. Birgün işte bir sakarlık yapar ve bu kovulmasına sebep olur. Wenxiu şehirdeyken annesi Fuyun’u terk edip Altay’ın uzak ve tenha bir köyüne yerleşir. Burada bir tanıdığın evine yerleşip köyün tek bakkalını işletir.
Wenxiu köye vardıktan sonra birgün Batay isminde Kazak bir delikanlı ile yolları kesişir. İyi bir at yetiştiricisi olma konusunda gelecek vaat eden Batay,Urumçi’nin bir kasabasında bir at çiftliğinde eğitilmektedir. Bir sürü atları ve büyükbaş hayvanları olan Batay’ın ailesi de yakın zamanda acı bir olay yaşamıştır. Batay’ın abisi Murat’ı kaybetmişlerdir. Hayvanlarla tek başına ilgilenemeyecek olan babası Batay’ın eğitimini yarıda bırakıp köye geri dönmesini ister. Batay gönülsüz bir şekilde eğitimine ara verir. Eve at çiftliğinden hem bacağı hem de kalbi yaralı olan Showshoe isimli bir atla birlikte döner.
Hayvancılıkla uğraşan göçebe Kazakların artık yazlık çiftliklerine/çadırlarına gitme zamanı gelir. Batay ve ailesi kalabalık sürüye çobanlık yapmak için zaten gideceklerdir ama Weixu’nun annesinin de ilgilendiği hiç hayvan olmadığı halde çayırlara gidesi tutar. Batay’ın inatçı babası Sulitan’ın her yıl kullandığı güzergahı kullanarak tehlikeli çölden yeşil çayırlara bir yolculuk başlar.
Weixu köydeki/çayırlardaki hayat, Batay’a karşı hisleri ve kendi içsel yolculuğu ilgili yazılar yazarak yazarlık kariyerine başlamış olur.
Çeviri çok kötüydü,bazı yerler birbirine girmiş. Ama biz yine de bir şekilde çözdük. Diziyle ilgili sevmediğim tek şeyi söylediğime göre şimdi öveceğim uzun paragraflara gelebiliriz.
Çok güzel manzaralar vardı. Hiç böyle bir Çin dizisi izlememiştim. Müthiş bir dizi diyemiyorum ama ben çok özgün buldum ve çok beğendim. Anlamlı yerleri vardı. Göçebe yaşam,atlarıyla özel bağ kuran Kazaklar,aşk,yabancılık ve değişime ayak uydurmakta zorlanan insanlar anlatılıyordu.
Kadrodaki en iyi oyuncu kimdi biliyor musunuz? Başroller değil. Evet onlar da iyiydi ama bence bu konuda bir numara olan kişi Tokan’ı canlandırandı. Tokan o kadar doğaldı ki sanki gerçekten var olan biriydi. Köyün şefi de öyle. Aşırı gerçekçilerdi.
Batay’ı oynayan Çinli aktörün ilk bölümlerdeki -dublajlı gibi-Kazakça konuştuğu bazı yerler bana pek akıcı gelmedi ama sonradan gittikçe açılmış sanki. Ve bence emeği büyük takdiri hak ediyor. At sürme sahneleri falan da aşırı başarılıydı. Ben bir adanmışlık gördüm.
Bu dizi benim için tamamen farklı bir deneyim oldu. 40 dakikayı aşmayan,sadece 8 bölümcükle beni farklı diyarlara götürdü.