Raf Yorumu: uğurcan akar (@ugurcanakar

Güzel türkçemize guguk kuşu şeklinde çevrilen 1975 yapımı, tüm zamanların en muhteşem kült filmlerinden. film aynı zamanda ken kesey'nin aynı isimli romanından uyarlamadır. Söylenecek o kadar çok şey var ki bu filmle ilgili. muhteşem özgün konusuyla psikiyatrinin yeterliliğini ve geçerliliğini…devamıGüzel türkçemize guguk kuşu şeklinde çevrilen 1975 yapımı, tüm zamanların en muhteşem kült filmlerinden. film aynı zamanda ken kesey'nin aynı isimli romanından uyarlamadır. Söylenecek o kadar çok şey var ki bu filmle ilgili. muhteşem özgün konusuyla psikiyatrinin yeterliliğini ve geçerliliğini sorgulamasını mı yoksa jack nicholson'ın sinema tarihine geçmiş efsane oyunculuğunu mu ya da yer yer mizojinik yapısını mı konuşmak gerekli bilemiyorum. nicholson ile başlayayım. Manyak rolünü dünyada kimse daha iyi oynayamaz sanırım. nicholson öyle bir oynuyor ki sanki rolünü yaşıyor. bu rolle neden oscar aldığını neredeyse ilk sahnede anlıyorsunuz ve hattâ mcmurphy'ye hayran olup başkasının delilik dediğini över hâle geliyorsunuz. antikahramanlık budur, antikahraman karakter tam da böyledir. Mcmurphy'nin kliniğe gelmeden önce ahlâka mugâyir yaptığı ne varsa (taciz/dolandırıcılık/şiddet/saldırı) toplum tarafından kabul edilmezken, hem toplumsal hem de bireysel anlamda korku yaşayan, özgüveni bitik ve otoriteye fazlasıyla boyun eğmiş diğer hastalar arasında bir ümit ışığı olur bu aykırılık. yâni antikahramanımız hem seyirci tarafından hem de filmdeki diğer karakterler tarafından sevilir. anayurt otelinin şizoid antikahramanı zebercet'in sevdirilmesi ne kadar zorsa mcmurphy'nin de sevilmesi zorken yönetmen/senaryo/oyunculuk sâyesinde kolayca sağlanır. Ruh sağlığı zayıf bu insanlar seviyor ve biz de seviyoruz, biz de mi anormaliz yoksa normaller mi anormal? işte filmin özü bu. Psikiyatrisler bu filmi sever mi bilemiyorum çünkü yeterlilik yönünden ciddi eleştiriler var. Mizojinik yönüyse eleştiriye açık bir durum. yine de bunun konuya çok güzel bağlanması kadar, hemşire ratched'ın tiksindiren bir kadın olması da garip. eser sâhibine bu konu sorulmalıydı önceden. mizojini sorunu olabilir mi bilmiyorum. Sonuç olarak güldüren, hüzne bağlayan ve sonundaki finaliyle insanı sarsan bir yapım. İyi seyirler