Raf Yorumu: hime (@_hime

2001: Uzay Yolu Macerası

Spoiler içeriyor İzlediğim en zor filmlerden biriydi. Evdeki normal bir günümde olsam muhtemelen kısa sürede kapatırdım. Fakat sallana sallana ettiğim 12 saatlik otobüs yolculuğunda bir şekilde izletti bilemiyorum. Bunları dememin sebebi film izlediğim en en en durağan film olmasından kaynaklı. İlk 3…devamıİzlediğim en zor filmlerden biriydi. Evdeki normal bir günümde olsam muhtemelen kısa sürede kapatırdım. Fakat sallana sallana ettiğim 12 saatlik otobüs yolculuğunda bir şekilde izletti bilemiyorum. Bunları dememin sebebi film izlediğim en en en durağan film olmasından kaynaklı. İlk 3 dk zaten siyah ekran izledim. İndirmede hata oldu herhalde diyordum ileri sarınnca geldi intro falan. İlk 25 dakika sıfır konuşma henüz yerleşim başlamamışken maymunların su birikintisi etrafında savaşlarını vs belgesel tarzı izliyorsunuz. İlginç olarak bir sabah uyandıklarında maymunları toprakta dikili 10-15 m'lik siyah bir dikdörtgen prizma şeklinde yapı karşılıyor. Ne olduğuna dair sıfır ipucu. Sonrasında birden uzay çağına atlıyoruz. Filmin ikinci partı başlıyor. İnsanlar artık gezegenler arası seyahat edip iş yapıyor. Ve bir tane bilim insanı aya (clavius kraterine) bu siyah cismin keşfi üzerine çağrılıyor. 3.part da jüpiter görevi. Tüm durağanlık da en ilginç parttı. Özellikle son 20dksı. Yine durağan tabi ama ne olacak merakıyla izlettiriyordu. Bu parttan bahsetmeyeceğim. Film hakkında düşündüklerime gelirsek gerçekten görsel şölen. Filmin 1968 yılından çıkmış olması insanı acayip şaşırtıyor. Görsellerle beraber çekim açıları o kadar iyi ki 3d izlememe rağmen mekanın tüm geometrisine hakim biçimde izlemeye devam ettim. Astronotların yemekleri, kullandıkları çatal, kaşıkların biçimine kadar her detayı ilgi çekiciydi. Fakat filmden anladıklarım sınırlı. Mesela filmin tamamının etrafında döndüğü siyah sütun. Bundan sadece bunu insanlardan daha üst zekaya sahip varlıkların yaptıkları fakat amacının bilinmediği söyleniyor. Son sahnelerde Dave kendinin üç tur yaşlılığını görüp ölüyor ve ölürken karşısında yine bu siyah sütun var. Öldükten sonra ise plasenta gibi bir kapsül içerisinde bir bebeğe dönüşüyor ve bu bebek dünyaya gönderiliyor. Burada finito zaten. Benim en büyük hayal kırıklığım filmden sonra anlamadığım şeyleri anlamak isterken okuduklarımdan sonra oldu. Çünkü kimsenin bir şey anlamadığını düşünüyorum şu an. Okuduğum upuzun yazılar izlediklerimi afili biçimde özetliyor sadece. Yok maymun kemiği alet olarak keşfetti. Kanka onu hepimiz görebiliyoruz zaten bana sütunu açıkla mesela. 2-3 tane okudum bunlardan çok pişmanım. Kimseden teori çıkmamış. Bence çok zor bir filmdi bu arada. İzlediğim en zor film "primer" sanıyordum ama onu da çizimli şemalı anlatılınca kavrayabilmiştim. Biraz daha açıklama için youtubea bakıcam biraz da