Spoiler içeriyor
anlatmak istediklerini aslında anlattı diyebiliriz. kadınların, kendi bedenleri ve kendi hakları konusunda nasıl istismar edildiğini ve isteklerinin, haklarının, geleceklerinin nasıl ellerinden alındığını anlatıyor. anne olmak isteyen ve bunun için çabalayan bir kadına, fikirleri sorulmuş gibi davranılıp aslında hiçbir şeyi ona…devamıanlatmak istediklerini aslında anlattı diyebiliriz. kadınların, kendi bedenleri ve kendi hakları konusunda nasıl istismar edildiğini ve isteklerinin, haklarının, geleceklerinin nasıl ellerinden alındığını anlatıyor.
anne olmak isteyen ve bunun için çabalayan bir kadına, fikirleri sorulmuş gibi davranılıp aslında hiçbir şeyi ona sormadan, manipüle ederek, önemsiyormuş gibi davranarak bencilce yönlendirilmeye çalışılması ve izinsizce denek olarak kullanılmasını konu alıyor. açıkçası tahmin edilebilir bir senaryo evet ama söylemeye çalıştığı da bildiğimiz, yıllardır yaşanan bir mesele. erkek egemen toplumların, toplulukların ve kurumların, kadınlar ve bedenleri, gelecekleri ve geçmişleriyle ilgili kararlar almasının ne boyuta geldiğini söylüyor.
doğum yapabilirsin ama benim istediğim doktora giderek.
doğum yapabilirsin ama benim istediğim kadar bebek doğurabilirsin.
doğum yapabilirsin ama benim istediğim cinsiyeti doğurmalısım.
doğum yapabilirsin ama benim istediğim ismi hatta benim ismimi koymalısın.
doğum yapabilirsin ama benim dışımda kimseyle görüşmeyecek, onların fikrini almayacak, onları dinlemeyeceksin. yoksa sana kimse inanmaz, itibar etmez, endişelerini ve korkularını paranoya olarak görüp ciddiye almaz. bana karşı savaşamazsın beni öldürmeden. çünkü itibarım ve bunları yapabilecek gücüm, desteğim var. doğurduğun bebekler de benden olacak, senden habersiz seni benim spermlerimle dölleyeceğim ve doğan oğullarımı da kendim gibi yetiştireceğim.
işinden olacaksın, verdiğin emek ve gösterdiğin çaba, başkalarının ödülü olacak ve sen anneliği seçtiğin için bunu yalnızca izleyebilirsin.
kocan, aslında seni seven bir koca değil ve seni benimle aldatır. o sadece deneğin başında duran bir gözlemci.
ebeye güveniyorsun çünkü o mistik ve samimi. aslında sen onu öyle görüyorsun çünkü o seni anlıyor ve sana destek oluyor. güvenebileceğin ve seni destekleyebilecek tek kişi o.
ben ve benim yanında çalışan kadınlar bile güvenilmez çünkü onlar da benim gibi düşünüyorlar. şimdi bizi öldürdün ve sonunda bizim yüzümüzden akıl sağlığını kaybettin.
wendy'yi doğuracağını sandın ancak o seni sadece zehirledi ve o ölü. onu emzirdiğini sanıyorsun ama o gerçek değil, yalnızca halüsinasyon.
film bunları söylüyordu bana göre. sonlardaki ikizlerin gökyüzüne uçuşu belki de peter pan masalını anlatıyordu ama yine de başarısız sahnelenmişti. bebekleri öldürmesini bile bekledim ama ikisini de adrian'a verip göndermesi bence kötüydü. benzer düşüncelere sahip bir adama hem istediğini vermiş oldu hem de onların da geleceğini kararttı. ona vermesindense yetimhaneye vermesi çok daha iyiydi.
sonuç olarak yalnızca mutlu bir evlilik, bir kız çocuğu ve güzel bir kariyer isteyen bir kadının; ona hiçbir şey sorulmadan ve suistimal edilerek hayatını kökten değiştirilmesiyle karartılmasını izledik.
kötü değildi ancak çok da iyi değildi. bazı sahneleri o kadar karanlıktı ki görebilmek için ekstra çaba sarf ettim. gündüz izlememek de bir seçenek tabii ama gündüz izledim, yapacak bir şey yok. parlaklık da yetmedi o yüzden benim için verimli olmadı o sahneler. bu kadar.