Spoiler içeriyor
Wonder; Auggie isminde, cilt hastalığı olan bir çocuğun topluma açılma hikayesini anlatmaktadır. Auggie, on yaşındadır ve o yıl ortaokula başlayacaktır. Ailesi onun dezavantajlı sağlık durumu nedeniyle ona 10 yaşına kadar evde eğitim vermiştir. Ortaokul çağındaki Auggie, hayatla ilgili zorlu sınavlardan…devamıWonder; Auggie isminde, cilt hastalığı olan bir çocuğun topluma açılma hikayesini anlatmaktadır. Auggie, on yaşındadır ve o yıl ortaokula başlayacaktır. Ailesi onun dezavantajlı sağlık durumu nedeniyle ona 10 yaşına kadar evde eğitim vermiştir. Ortaokul çağındaki Auggie, hayatla ilgili zorlu sınavlardan ve denemelerden geçer ancak sonunda iyilik ve hoşgörü kazanır. Auggie ortaokulun ilk yılını başarıyla tamamlar.
Aile içerisinde Auggie’e en çok destek olan kişi, annesidir. Onun hayatını hep önceliği yapmış ve zaman zaman kendi hayatını askıya almıştır. Auggie için en doğal ve güzel yaşamı oluşturabilmek adına eğitimini de, sosyal hayatını da yoluna koymak istemiştir. Bu konuda başarılı da olmuştur.
Olivia, evdeki yaklaşımlarıyla dikkat çeken ikinci kişidir. Auggie’in ablasıdır ve çoğu zaman ailesi tarafından ihmal edilme durumuyla karşı karşıya kalmıştır. Kendi kendinin başının çaresine bakmayı öğrenmiş bir kızdır. Auggie’in ortaokula başlama sürecinde bir kıskançlık ve kötü durumda hissetme söz konusu olsa da, sonrasında kardeşine olan sevgisi ve anlayışı ile yeniden ona destek olmuştur. Via’nın desteği, Auggie için çok iyi olmuştur.
İlk olarak ilgi çeken kısım, sınıf öğretmeninin -Bay Brown- Auggie’e daha ılımlı olması ve sınıfa kapsayıcı bir tutum sergilemesidir. Öğretmenin tavrı, diğer öğrencilerin de tavrını belirler. Bu nedenle öğretmenin Auggie’e karşı uzak, kaba veya sert bir tutum yerine; anlayışlı, sınıftakilerle eşit tutan ve onu herkesle anlaşmaya teşvik eden bir yaklaşımla gelmesi iyi bir duruş örneğidir.
Okul müdürünün, Auggie okula geldiği ilk günden itibaren kolaylıklar sağlayacak şeyler -bir yakın arkadaş bulmak gibi- gerçekleştirmesi ilgi çeken ikinci noktadır. Onun görüşüne görüşü şudur: “Auggie dış görünüşünü değiştiremez, ancak bizler onun durumuna olan bakış açımızı değiştirebiliriz.” Müdürün bu cümlesi üzerinden buna varabiliriz: Öğrencilerin durumu her ne olursa olsun, onlara imkan sunulursa başarılı olmamaları için hiçbir sebep yoktur.
Jack Will, Auggie’in ortaokuldaki “karşılama arkadaşı”dır. Başlangıçta müdürün isteği üzerine onunla samimiyet kurmuş olsa dahi bu, zamanla gerçek bir dostluk haline gelmiştir. Jack Will’ın Auggie ile arkadaş olması Julian başta olmak üzere pek çok öğrenciyi şaşırtmıştır. Ancak zamanla herkes Auggie’ın varlığına alışmıştır ve onunla arkadaş olmuşlardır. Bundan, bir kişinin tavrının bile herkesin tavrını etkilediğini çıkarabiliriz.
Okuldaki yaklaşımlardan sonuncusu, Julian’ın ailesinin yaklaşımıdır. Çocuklarının -Julian’ın- tüm hayalarını görmezden gelip, Auggie’e karşı kaba bir tavır sergilemişlerdir. Bununla birlikte toplum içerisinde engelli/dezavantajlı bir bireyin varlığını kabullenemeyişleri dikkat çeker. Bu uğurda çocuklarını kayırmak adına para ve tanınmışlıklarını kullanmaktan çekinmezler. Bu, hatalı bir ebeveyn tavrıdır. Çocuklarının bakış açısını belirleyen kişiler çoğunlukla ailedir. Ailenin bu tutumu kötü bir örnektir.