Spoiler içeriyor
• Gerçekten muhteşemdi. Beklentimin de üstüne çıktı. • Kasaba hakkında biraz konuşayım. Geri kafalı ve salak insanlarla dolu. Sırf kitap okuyor ve hayal kuruyor diye birini tuhaf olarak görüyorlar. Bu tuhaflıksa biz raflılar uzaylıyız. • Kasabanın düşünceleri aksine güzel bir…devamı• Gerçekten muhteşemdi. Beklentimin de üstüne çıktı.
• Kasaba hakkında biraz konuşayım. Geri kafalı ve salak insanlarla dolu. Sırf kitap okuyor ve hayal kuruyor diye birini tuhaf olarak görüyorlar. Bu tuhaflıksa biz raflılar uzaylıyız.
• Kasabanın düşünceleri aksine güzel bir havası var ama bir şey yok işte içinde. Kiremit çatılı evler, renkli pazarlar, meydan, çamaşır usulü, at arabaları, tarlalar, tahta eşyalar ve taştan evler daha iyi insanlara sahip olabilirmiş ya da bir konuda ilerlemiş olabilirmiş gibi geliyor.
• Şarkı söyleyerek kendilerini ifade etmeleri çok hoşuma gitti. Şöyle bir şey fark ettim. Herkesin şarkı söylediği bir zaman da bile sanki hiç kimse bir şey dememiş gibi davranıyorlar. Kimse kimseye laf atıp, ritim tutmamış gibi devam ediyorlar. Bu hem garibime hem de hoşuma gitti. İlk defa bu kadar çok şarkının bulunduğu bir film izliyorum. Karakterler şarkıdan bahsettiklerinde bir şeyler bozulacakmış gibi yaşıyorlar.
• Belle, kitaplar hakkında sanki okuduğu yere gitmiş, yaşanılanı yaşamış gibi konuşuyor. Bu çok güzel bir hassasiyet.
• Gelelim güzellik algısına. Dış güzellik onlar için önemlidir ve dış güzellikte ağır makyaj ve süstür. Güzellik meselesi benim de zaman zaman düşünüp irdelediğim bir konu oldu. Uzun düşünüşlerim sonucunda iç güzelliğin dış güzelliğe yansıdığı konusunda karar kıldım. Birine baktığınızda gözlerinde ki duygudan, gülüş şeklinden ve mimiklerinden pek tabii ruhunu anlayabiliyorsunuz. Bu yüzden insanlar yüzünü maskeleme ihtiyacı duyarlar çünkü bakışlarından nasıl bir kişiliğe sahip oldukları belli olur.
• Bazen bazı insanlar o kadar anlamıyor o kadar boş konuşuyor ve kadraj dolduruyorlar ki deliresi geliyor insanın. Durup dururken ortalığı karıştırmalar, kendini üstün görüp insanları küçümsemeler falan. İnsanlar bazen anlamsız varlıklar olabiliyorlar.
• Filmden çıkardığım en iyi sonuç aşkın gözle görülenle değilde kalple anlaşılanla olduğu. Aşık olmak istiyorsanız gözlerinizi kapatın ve o kişinin size nasıl hissettirdiğini düşünün.
• Film aşk kavramının ciddiyetinin bir kez daha farkına varmamı ve duygularımı daha iyi anlamamı sağladı. Aşk; bir cümlenin devamı, bir düşüncenin aynısı, bir hissin kopyasıdır. Aşk; sevdiğin kişide kendini bulmak ve birlikte özgürleşmektir. Aşka inanmazsın, kendisi mucizedir. Ve aşk; bir şeylerden hatta çoğu şeyden vazgeçmektir.
• Bir an filmin kötü sonla biteceğini ve sevgilileri göremeyecğimi zannettim. Emma Watson dışında tanıdık oyuncularda vardı. Belki o yüzden bilmiyorum ama beni baya etkiledi. Üstelik şu son günlerde hissettiğim yoğun duygular sebebiyle de çok ilgimi çekti. Kendimi onunla birlikte baloda dans ettiğimizi hayal ederken buldum. Bazı hayaller hayal olarak kalmak için fazla güzeller.
• Alıntılar;
- Gerçek güzellik içten gelir.
- Kim bir canavarı sevmeyi başarabilirdi ki?
- Burası küçük bir köy. İçinde küçük kafalı insanlar da var. Ama küçük, güvenli demektir.
- Ee, pazardan ne getireyim?
+ Gül, tıpkı o resimde ki gibi.
- Bunu her yıl istiyorsun.
+ Sen de her yıl getiriyorsun.
- O hâlde bir tane daha getireyim, söz.
- İnsanlar kızgınken çok şey söyler. Dinleyip dinlememek bize kalmış.
- " Aşk, kötü özellikleri biçimlendirip erdeme çevirebilir. Aşk gözle değil, akılla bakar. Bu yüzden kanatlı aşk meleği kör diye betimlenir. "
- Shakespeare.
• Favori şarkı sözlerim;
Uzaklarda bir yerlerde macera yaşamak istiyorum.
Söyleyemeyecek kadar istiyorum.
Güzel bir şey olabilir belki,
Beni anlayan birine sahip olmak.
Onların istediklerinden fazlasını istiyorum.
***
Güzel günler yaşarken,
Hayatım henüz yeni başlamışken,
Daha yaşantım tamamlanmamışken,
Seni bırakabilecek miyim?
Tekrar ürperebilecek miyim?
Sevgilimin muhteşem şarkılarıyla.
Artık sonsuza kadar,
Kollarımda kalacak mısın?
Tüm o güzel günlerde,
Onu rahatlatmak için neler vermezdim.
Yapılanı geri alıp,
Aydınlığı getirmeye.
Şarkı söylerdim,
Kötü günlerin getirdiği ızdırap için.
Etkisinde olduğumuz bu büyü,
Hâlâ bu akşam söylediğim şarkı gibi,
Aramızda dolaşıyor.
Tüm bu elemin arasında,
Nasıl umut kalıp, sevgi yeşerebiliyor?
Masum ve emindim,
Şimdiyse akıllıyım lakin emin değilim.
Geçmiş günlerde,
Çocukluğuma geri dönemem.
Tüm o değerli günler,
Babamın güvenli hâle getirdiği günler.
İçimde ki değişimi hissedebiliyorum.
Daha güçlüyüm ama hür değilim.
Güzel günlerin,
Geri döneceğine inanmalıyız.
Tıpkı âşıklar gibi.
O güzel günler,
Parıldayarak geri dönecek.
***
Zaman kadar eski bir hikaye,
Olabildiği kadar gerçek.
Arkadaş bile sayılmazlardı.
Sonra biri boyun eğdi.
Beklenmedik bir şekilde.
Küçük bir değişiklik.
Ufak demek az kalır.
İkisi de biraz korktu.
Hiçbiri hazır değildi.
Güzel ve Çirkin.
Hep aynı şey,
Hep öncekiler gibi,
Hep emin olduğun gibi,
Güneşin doğacağından.
Zaman kadar eski bir hikaye,
Şarkı kadar eski bir melodi.
Acı, tatlı ve garip.
Değişebileceğini görmek,
Hatalı olduğunu öğrenmek.
Güneşin doğudan doğuşu gibi,
Kesin olan bir şey.
Zaman kadar eski bir hikaye olduğu,
Şiir kadar eski bir şarkı olduğu,
Güzel ve Çirkin'in.
Zaman kadar eski bir hikaye,
Şiir kadar eski bir şarkı.
Güzel ve Çirkin.
• Mükemmel.