Raf Yorumu: EnesG. (@enesgrs)

Guiness Rekorlar kitabına giren ve gerilim filmlerinin öncüsü bir yapım The Shining...Bu film için karakterlerin,sahnelerin,müziklerin ahenk içerisinde ince ince işlendiği ve bu yüzden etkisini kaybetmeden günümüze gelebilen bir başyapıt desek yanlış olmaz.Jack Nicholson'un cinnet duygusunu ve Shelly Duval'ın saf çaresiz…devamıGuiness Rekorlar kitabına giren ve gerilim filmlerinin öncüsü bir yapım The Shining...Bu film için karakterlerin,sahnelerin,müziklerin ahenk içerisinde ince ince işlendiği ve bu yüzden etkisini kaybetmeden günümüze gelebilen bir başyapıt desek yanlış olmaz.Jack Nicholson'un cinnet duygusunu ve Shelly Duval'ın saf çaresiz bir kadının çırpınışını bizlere yansıtışı konusundaki başarılı performansları sizi o gerici atmosferin içine çekiyor.Bu atmosferin büyük bir kısmınınsa günümüz filmlerinin aksine jumpscare sahneleriyle değil de müziklerle ve düşük tempolu bir işlenişle sağlanması etkileyiciliği de arşa çıkarıyor.Gerçekten bozuk flüt sesine ve insan çığlıklarına neden bu kadar gerildiğinizi yıllar geçse bile anlayamıyorsunuz.Bu filmi birçoklarımız için gelmiş geçmiş en iyi gerilim filmi olmasını sağlayan etkenlerden bir diğeri ise mutlu sonla koltuklarımıza rahatça oturmamızı sağlamak yerine belirsiz bir finalle biterek seyirciyi Overlook Hotel'in içine hapsolmuş şekilde bırakmasıdır.Üstüne belgesel çekilmiş,sayısızca teoriler üretilmiş bir finalden bahsediyoruz.Tüm bunlara bakılırsa bir deli hikayesinin "En deli yönetmen"tarafından işlenişini izlediğimizi söyleyebiliriz.127 tekrarla çekilen sahnesiyle Guiness Rekorlar Kitabına girmesi,"All work and no fun makes Jack a dull boy."nüshalarının hepsinin Kubrick tarafından daktiloyla yazılması,bir sahnenin mükemmeliği için 60 kapının can vermesi Kubrick'in mükemmeliyetçiliğini ve deliliğini daha net anlamamızı sağlayabilecek birçok faktörden birkaçı sadece.Bu mükemmeliyetçiliğin ve gerilimin bir sonucu olacak ki Shalley Duvall'ın saçları filmin yapım aşamasında strese bağlı olarak dökülüyor hatta Jack Nicholson bırakmayı düşündüğü zamanlar bile olduğunu söylüyor.Fakat unutulmaması gereken bir gerçek var ki o da Kubrick'i "En deli yönetmen" yapan faktörün The Shining'i de "En iyi" yapan faktör olduğudur.