Spoiler içeriyor
“Duyamıyorum ama beni sevdiğini söylerken çıkardığın sesi görebiliyorum.” Üniversiteden yeni mezun olan Shaopeng iş aramaya başlamıştır bile. Hasta bakımı konusunda çok iyi bir eğitimi olduğu halde diğer mezunlardan geride kalmasına sebep olan bir şey vardır. O da işitme engelli olmasıdır.…devamı“Duyamıyorum ama beni sevdiğini söylerken çıkardığın sesi görebiliyorum.”
Üniversiteden yeni mezun olan Shaopeng iş aramaya başlamıştır bile. Hasta bakımı konusunda çok iyi bir eğitimi olduğu halde diğer mezunlardan geride kalmasına sebep olan bir şey vardır. O da işitme engelli olmasıdır. Shaopeng hiçbir şey duyamaz ve konuşamaz. Fakat dudak okuyabilmektedir. Profesyonel eğitimi dışında Taekwondo konusunda da çok iyidir.
Birgün yine kötü geçen bir iş mülakatından sonra parkta kendi yaşlarında genç bir adamla çarpışır. Bu çocuk Hengfeng Group’un şımarık ve çapkın oğulları Sean’dur. Sean ailesinin bir arazi geliştirme projesi için yurtdışından Tayvan’a geri dönmüştür. Fakat havaalanından indiği anda ihaleyi isteyen yeraltı dünyası kendisini takip eder ve kovalanırken parkta Shaopeng ile karşılaşır. Shaopeng Sean’ın hayatını kurtarır fakat Sean sakatlanır.
İkili daha sonra tesadüf eseri karşılaşmaya devam eder ve Shaopeng kendini Sean’un hasta bakıcısı olarak bulur.
Uygulamaya istek göndereli çok oldu ama daha yeni eklendi. Diziyi Ocak ayının ortalarında izlemiştim sanırım. Bu arada bir yan çiftimiz de var. Sean’un asistanı Jonathan ve bir çete üyesi Xin Jia. Arada onları da görüyoruz.
Dizi bana tarz olarak History dizilerini anımsattı. Tam o kalitedeydi. Prodüksiyon,bölüm uzunlukları falan aynı.
(Zaten History 4’dan birisi de göründü. Kiseki dizisinden de tanıdık bir yüz vardı.)
Bazı sahnelerde ses,konuşma olmuyor ve ekranda Shaopeng’ın sessiz dünyasına gönderme olarak sadece yazı oluyor. Aklıma direkt animeler -hatta mangalar- geldi. Bir de birkaç sahne için Tell Me That You Love Me’den ilham aldıklarını düşünüyorum.
Hoşuma giden sahneler oldu,anlamlı yerleri vardı. Ama Shaopeng’un sessiz dünyası daha güzel anlatılabilirdi. Dizi daha güçlü olabilirdi. I Hear The Sunspot ne kadar güzeldi mesela. Çok daha güçlüydü. Bir de şunu ekleyeyim; Ben bazı yerlerde bodoslama girdiklerini düşünüyorum. Yani nasıl anlatsam,bir eylem olmadan önce (yakınlaşma sahneleri mesela) daha ayrıntılı mimik ve jest görmeliyiz bence. Pat diye olmamalı. Bu şekilde bir iki sahne yakaladım. Acele edilmiş hissi veriyor.
Shaopeng çok yetenekli ve güçlü birisi. Ama aslında dışarıdan çok güçlü göründüğü halde içinde birilerine sırtını dayamak isteyen hassas bir çocuk var. İzleyenler Shaopeng’a gönlünü kaptıracaktır. Yalnız ben sekreter Jonathan’a vuruldum 😂
Şimdi bir toparlayalım. Bence kötü değildi. Ama illa izleyin de diyemiyorum. Kore,Japonya ve Tayvan, BL’lerini kısa bölümlerle sunmakta hala ısrarcılar. Artık daha uzun diziler istiyoruz demekten dilimde tüy bitti 😂 Tayvan yapımı BL’leri çok çok uzun süredir izliyorum. Geçmişe göre gelişme var ama bu son 3-4 yıldır biraz yerlerinde sayıyorlar gibime geliyor. Bütün işler aynı elden çıkma gibi. (Zaten çoğu öyle de) Artık Tayvan’dan farklı şeyler görme dileğiyle yazımı sonlandırıyorum.
Durun son olarak bir spo da ekleyeyim***
Final bölümünde son sahnede Shaopeng’un sesini duyuyoruz.
“Duyamıyorum ama beni sevdiğini söylerken çıkardığın sesi görebiliyorum.”