Raf Yorumu: alizeh (@alizehh)

"Bir dakika verir misin arkadaşım? Daha önce fikirlerim için yargılanmamıştım." Yönetmenliğini ve senaryosunu Aaron Sorkin‘ın üstlendiği filmin kadrosu adeta yıldızlar geçidi başta Sacha Baron Cohen, Eddie Redmayne, Joseph Gordon-Levitt, Yahya Abdul-Mateen II gibi isimlerin yer aldığı kadroda severek izlediğim John…devamı"Bir dakika verir misin arkadaşım? Daha önce fikirlerim için yargılanmamıştım." Yönetmenliğini ve senaryosunu Aaron Sorkin‘ın üstlendiği filmin kadrosu adeta yıldızlar geçidi başta Sacha Baron Cohen, Eddie Redmayne, Joseph Gordon-Levitt, Yahya Abdul-Mateen II gibi isimlerin yer aldığı kadroda severek izlediğim John Carroll Lynch ve savunma avukatı rolüyle Mark Rylance yetmiyormuş gibi bir de Eski Adalet Bakanı rolüyle Michael Keaton var. Daha nolsun? Filmin esasında yaklaşık 10 senesi var. Başta Spielberg'in yönetmesi için yazılan filme bir türlü fırsat bulunamamış en sonunda Aaron Sorkin kolları sıvamış ve işe 10 yıl önce kadroya dahil edilen birkaç oyuncuyla tekrar anlaşarak başlamış ve ileride daha çok konuşulacağını düşündüğüm filmi çekmiş. Film 1968 yılında sadece Amerika'nın değil dünyanın da fokur fokur kaynadığı bir yılda Demokratik Ulusal Kongresi'nde yaşananları anlatıyor. Kongre'yi 3 farklı grup protesto etmek üzere Şikago'ya gider. Bunun sebebi en başta Vietnam Savaşı'dır. Amerikan yönetimi bataklığa sapladığı binlerce gencin sorumlusudur ve televizyonla birlikte savaş artık insanların evlerindedir. Yetmez gibi her yıl sayısız genç orduya çağrılır. Savaş karşıtı binlerce insan hem savaşı hem yönetimi protesto için ayaklanır. Tom Hayden liderliğindeki Ilımlı Demokratik Toplum İçin Öğrenciler ve Abbie Hoffman ve Jerry Rubin'in başını çektiği Militan Hippiler ve Kara Panterler bu gruplardan birkaçıydı. Ayaklanmanın sonucunda günah keçisi olarak toplamda 8 kişi tutuklanır. Kara Panterler'in başı Bobby Seale hem alâkası hem avukatı olmadığından davadan ayrılır. Bu nedenle tarihe "Şikago Yedilisi" olarak geçerler. Yedili yargılanırken mahkeme Orta Çağ geriliğini aratmayacak şeylere sahne olur. Bobby Seale bir köle gibi elleri ve ayakları zincirlenir ve ağzı tıkanır. Bu sahneyi izlerken gözyaşlarıma hakim olmakta hakikaten zorlandım. Ki bu davadan sonra tahmin edeceğimiz gibi Yargıç Hoffman "vasıfsızlıkla" nitelenmiş. Film karakterleri tanıtmak konusunda biraz yetersiz kalmış ve ekseriyetle bununla eleştirilmiş. Karakterleri ancak birbirleriyle olan konuşmalarıyla hatta suçlamaları ya da birbirlerine karşı olan hayranlıklarıyla tanıyoruz bu iyi mi kötü mü bilemiyorum ama diyalogların zengin oluşuyla karakterlerle az çok yakınlık kurabildim diyebilirim en nihayetinde izlediğimiz bir belgesel değildi. Başta Eddie Redmayne, Sacha Baron Cohen ve Joseph Gordon-Levitt'i bir arada izlediğime çok memnun olduğum film kalitesi, gerçek görüntülerle desteklenmesi ve son sahnesiyle memnuniyetimi ikiye katladı. Kesinlikle izlemelisiniz.