Raf Yorumu: Betül (@denizkestanesi)

Spoiler içeriyor Bu incelemeyi daha önce yazıcaktım ancak şimdi yazmaya vakit bulabildim. Bu kitap hakkında ne diyebilirm bilemiyorum, neyse bir yazmaya başlayayım devamı gelir. Necip Fazıl'ın 1937 yılında Zonguldak'ta maden ocağında yazmış olduğu bir eserdir. Eserin ana kahramanı olan Husrev bir tiyatro…devamıBu incelemeyi daha önce yazıcaktım ancak şimdi yazmaya vakit bulabildim. Bu kitap hakkında ne diyebilirm bilemiyorum, neyse bir yazmaya başlayayım devamı gelir. Necip Fazıl'ın 1937 yılında Zonguldak'ta maden ocağında yazmış olduğu bir eserdir. Eserin ana kahramanı olan Husrev bir tiyatro yazarıdır ve son yazdığı 'Ölüm Korkusu' adlı oyunu büyük yankı uyandırmıştır. Halk, Husrev'in yazmış olduğu 'Ölüm Korkusu ' adlı oyunun kendi hayatıyla bir bağlantısı olduğu düşüncesi içerisindedirler. Ölüm korkusu gerçekten merak uyandırıcı bir eserdir piyeste yanlışlıkla annesini vurmuş bir çocuk vardır ve bu ızdırapla kendini incir ağacına asarak intihar etmiştir. Ki babası da kendini aynı ağaca asmıştır. İlginç ve ilgi çekici olan Husrev'in babasının da kendini incir ağacına asmış olmasıdır. Piyes genel olarak bu konuları içermektedir. Okurken çok keyif aldım ve kitabın son kelimesine kadar çok heyecanlı geçen bir kitaptı. Bu arada bir şey daha eklemek istiyorum Üstad bu piyesi yazmadan önce ilk yazmış olduğu 'Tohum' adlı piyesi az beğenilmiş ve bunun hırsıyla bu piyesi yazmıştır. Kitaptan bazı alıntılar paylaşmak istiyorum; "Ben de bir insanım. Hiçbir fevkâladeliğim yok. Bir kadere bağlıyım. Bir takım zaaflarla doluyum. Belki herkesten daha zayıf." "+Notlarda neden bahsediyorsun? -Ölümden. +Kafan bir arı kovanı gibi hep ölüm ihtizazlariyle dolu. Hep ölümle meşgûlsün. -Ondan başka meşgûl olunacak ne var?" " Yalnızlığımı gidermek için aldığım her tedbir, yalnızlığımı çoğaltmak oluyor. " " Kimse bana kendim kadar düşman değil!" "Beni upuzun bir tabuta yatıracakları gün, arkamdan gelecek dostlarım değil, kefenimin hırsızlarıdır." "+Seni böyle gördükçe parça parça oluyorum. Ne yapabilirim senin için? -Elinden gelirse beni bu insanlardan kurtar." "Artık sana hakaret etmeyeceğim. Çünkü hiçbir hakaret senin kadar alçalamaz." "Yaşamıyoruz. Resimlerimiz, fotoğraflarımız kadar yaşamıyoruz. Mendilimiz, gömleğimiz, potinlerimiz kadar yaşamıyoruz..." "Bir sigara kağıdı kadar yaşamıyoruz. Kefenimizden evvel çürüyoruz." "Ölüme ilâç ölümdür."