Her insanın içinde vardır bir şeytan. Ortaya çıkacağı günü, insanı esir alacağı anı bekler. O an geldiğinde belli olur insanın mayası. Ya içindeki şeytan ona yön verir ya da o şeytanını susturur ve onu derinlerine hapseder ama bilir her zaman…devamıHer insanın içinde vardır bir şeytan. Ortaya çıkacağı günü, insanı esir alacağı anı bekler. O an geldiğinde belli olur insanın mayası. Ya içindeki şeytan ona yön verir ya da o şeytanını susturur ve onu derinlerine hapseder ama bilir her zaman orada olduğunu...
"İyilik demek kimseye kötülüğü dokunmamak değil, kötülük yapacak cevheri içinde taşımamak demektir." der bu eserinde Sabahattin Ali. Ama gerçekten mümkün müdür bu? İnsan o cevheri içinden sahiden atabilir mi, tamamen kurtulabilir mi ondan?
Bana sorarsanız bu imkansızdır. İnsan böyle bir varlık değil, kendine tonla yalanlar söyler, bile bile kandırır kendini. Şartlar oluştuğunda en iyimiz bile en kötüye dönüşebilir.
Ancak insanlıktan da bunu beklemek te biraz hayalperestlik olur nasıl bir şeyin zıttı olmadan değeri anlaşılmıyorsa iyiliğnde değerini kötülük belirler. Bize düşen yapacağımız bu iki seçimde iyiliğe daha fazla yönelmektir.
Velhasıl kelam içimizdeki şeytanı yüzümüze vuran Sabahattin Ali aynı zamanda o şeytanın varlığını bilmeden yaşanmayacağını da yüzümüze vurur...