"Yani kendisi aksinin önde gideni, sosyal meziyet desen yaban domuzununkiyle eş değer ama. Hiç sahip olmadığım babam o. Onunlayken yalnız hissetmiyorum." Açıkcası olayları tam kavrayana kadar sarmıyor. İkinci sezonu su gibi bitirebilirsiniz, ilk sezon için aynısını söyleyemem. Birkaç bölüm sabrederseniz…devamı"Yani kendisi aksinin önde gideni, sosyal meziyet desen yaban domuzununkiyle eş değer ama. Hiç sahip olmadığım babam o. Onunlayken yalnız hissetmiyorum."
Açıkcası olayları tam kavrayana kadar sarmıyor. İkinci sezonu su gibi bitirebilirsiniz, ilk sezon için aynısını söyleyemem. Birkaç bölüm sabrederseniz eğer bence izleyebileceğiniz en iyi dizilerden -uyarlama dizilerden- bir tanesini izliyor olacaksınız. Olaylar o kadar iyi işlenmişki başta kafanız karışıyor, merak ediyorsunuz. Acaba kaçabilecek mi, acaba başarabilecek mi/başaramayacak mı diye bir çok soru işaretleriyle iki günde bir bakmışsınız bitiriyorsunuz. Hâlâ izlemeyenler varsa en kısa sürede izlemeli, Rivyalı Geralt ve Ciri ile tanışmalı.
Hayatımız boyunca hiç tahmin etmediğimiz zamanlarda düşebileceğimizi, bu düşüşün bizi geliştireceğini ve bazen bunların da bizim iyiliğimiz için olduğunu bize sadece birkaç cümle ile en kolay yoldan anlatmışlar. En önemlisi sevmek ve sevilmek için yaşadığımızı, bazen birilerini sevdiğimizi dile getiremediğimiz,…devamıHayatımız boyunca hiç tahmin etmediğimiz zamanlarda düşebileceğimizi, bu düşüşün bizi geliştireceğini ve bazen bunların da bizim iyiliğimiz için olduğunu bize sadece birkaç cümle ile en kolay yoldan anlatmışlar. En önemlisi sevmek ve sevilmek için yaşadığımızı, bazen birilerini sevdiğimizi dile getiremediğimiz, duygularımızı istediğimiz gibi dışarı vuramayabileceğimizi, kısacası bunların hepsinin herkesin başına geldiğini ve bizim doğamız olduğunu küçük bir çocuk ile bize anlatmışlar. Anlayana/anlamak isteyene çok güzel dersler vereceği bariz gözüküyor.
Küçük prens okuyanların/izleyenlerin de favorisi olacağını düşünüyorum. 🥺
Küçükken veya gizli gizli hâlâ hayvanlarla konuşmayı hayal eden yetişkinler... Yaşlılıktan elim ayağım tutmasa dahi bir gün kedilerle, köpeklerle ve daha birçok hayvanla konuşabilmek için hep umut ediyordum. Tabii, bu film hayvanlarla konuşabilmek ile ilgili değil. Bu film; bir insan…devamıKüçükken veya gizli gizli hâlâ hayvanlarla konuşmayı hayal eden yetişkinler... Yaşlılıktan elim ayağım tutmasa dahi bir gün kedilerle, köpeklerle ve daha birçok hayvanla konuşabilmek için hep umut ediyordum. Tabii, bu film hayvanlarla konuşabilmek ile ilgili değil. Bu film; bir insan ve bir köpeğin birbiriyle kurabileceği en derin bağı kanıtlayan ve bize gösteren bir film. İzlemeden önce ve izlerken herkesin neden bu kadar beğendiğini, neden bu kadar övdüğünü hiçbir şekilde algılayamamıştım. Öyle aksiyonlar veyahut acayip heyecanlı bir senaryosu yok ama o kadar iyi işlenmiş bir hikâyesi var ki, her saniyesinde keşke benimde bir Hachi'm olsaydı diyorsunuz. Çoğu filmin sonunu güzel bağlayamazlar ama ben Hachi'nin sahibine olan bağlılığını takdir ettim. :) Hayvanların bize gönderilmiş en sevgi dolu ve bizim başımıza gelebilecek en iyi arkadaşlar olduğunu düşünüyorum, bu filmde bize her açıdan bunu oldukça kanıtlıyor. Ölmeden önce izlenmesi gerekenler listenize eklemeyi unutmayın! :)
“Sevgili Lucy, bu hikâyeyi senin için yazdım, ama yazmaya başladığımda çocukların kitaplardan daha çabuk yaşlanacağını hesaplamamıştım. Fakat bir gün tekrar peri masalları okumaya başlayacak kadar yaşlı olacaksın."
+Peki evde kim var? - Şey annem akşam yemeği için çıktı, babamda markete at yarışı oynamaya gitti. Galiba kazandı, altı yıldır dönmedi. + Olur böyle şeyler, babalar gider.
Bu manzaraya dikkatlice bakın ki bir gün Afrika'nın çöllerinde seyahat ederseniz onu tanıyabilesiniz. Ve bir gün oradan geçme olanağınız olursa, acele etmeyin, birazcık yıldızların altında bekleyin! Eğer bir çocuk size doğru gelirse, eğer bu çocuk gülüyorsa, altın renkli saçları varsa,…devamıBu manzaraya dikkatlice bakın ki bir gün Afrika'nın çöllerinde seyahat ederseniz onu tanıyabilesiniz. Ve bir gün oradan geçme olanağınız olursa, acele etmeyin, birazcık yıldızların altında bekleyin! Eğer bir çocuk size doğru gelirse, eğer bu çocuk gülüyorsa, altın renkli saçları varsa, ona sorulan sorulara cevap vermiyorsa, kim olduğunu anlarsınız. O zaman bana bir iyilik yapın, benim böyle üzülmeme izin vermeyin, geri gelmiş olduğunu bana yazın...
Hikâyelerini dinleyerek, kitaplarını okuyarak büyüdüğümüz; başta küçük ama içine daldıkça büyüyen bu evrenin büyük bir hayranıyım. Keşke her yapıt bu şekilde başarılı olsa, keşke her filmden aynı zevki alsam. Unutsam da tekrar izlesem dediğim filmlerdendir, beğenmeyeninin veya sevmeyeninin az olduğunu…devamıHikâyelerini dinleyerek, kitaplarını okuyarak büyüdüğümüz; başta küçük ama içine daldıkça büyüyen bu evrenin büyük bir hayranıyım. Keşke her yapıt bu şekilde başarılı olsa, keşke her filmden aynı zevki alsam. Unutsam da tekrar izlesem dediğim filmlerdendir, beğenmeyeninin veya sevmeyeninin az olduğunu varsayıyorum. Küçüklüğümden beri şapkacı karakterini çoğu yerde idolüm olarak kullanmışımdır, çok özel ve duygusal olduğum bir karakterdir. Sadece şapkacı değil film/kitapta ki çoğu karakterin özenle yazılıp çizildiğini düşünüyorum. İlla ki eksikleri vardır. Hiçbir şey kusursuz değildir, fakat bu hikâyenin kusurlarıyla daha güzel olduğunu düşünüyorum:). 10/10
Ve böylece... Orta Dünya'nın dördüncü çağı başlamış oldu. Ve yüzük kardeşliği, sonsuza kadar sevgi ile bağlı olsada sona erdi. "Gittim ve Döndüm: Bir Hobbit hikâyesi, yazan Bilbo Baggins ve Yüzüklerin Efendisi, yazan Frodo Baggins."