Önce bedeninle kimliğinle ayrımın gölgesinde olursun. Daha sonra ruhsal bencilliğin zincirinde. Belki de varoluşun en ağır yükü, sadece olmak değil, olduğun hâliyle kabul edilmemektir.
Sınıf arkadaşıma ve İngilizce öğretmenime kitap verdim. Bugün arkadaşım getirdi kitabı ve kapak kısmı öyle kirli haldeydi ki emaneti sağlam vermek bile zor olmuş. Birde arka kısmını tükenmezle çizmiş çok az sinir oldum. İngilizce hocam bugün verecekti güya unuttu sanırım…devamıSınıf arkadaşıma ve İngilizce öğretmenime kitap verdim. Bugün arkadaşım getirdi kitabı ve kapak kısmı öyle kirli haldeydi ki emaneti sağlam vermek bile zor olmuş. Birde arka kısmını tükenmezle çizmiş çok az sinir oldum. İngilizce hocam bugün verecekti güya unuttu sanırım birde dızladım diyordu ama bana mı dedi başkasına mı fikrim yok. Kimseye kitap verilmeyeceğini anladım. Ortaokul arkadaşımda birisine kalem vermiş sınıf arkadaşımız yine ucunu kırıp veriyor birde hiç sorunu yok gibi ucu kırık ama olsun demiş inanılmazlar. Çok kitap okuyan arkadaşlarıma kitap verdim hemde 2 kez kızlar aldıkları birkaç hafta sonra bana temiz ve sağlam şekilde getirdiler. Bazıları böyle kişileri örnek almalı diye düşünüyorum.
Kitap hakkında çok yorum yapmayacağım kısa özet geçmek daha uygundur. Dini Cevaplar kitabı, günlük hayatımızda sıkça duyduğumuz soruların doğru ve güvenilir kaynaklardan açıklamalarla cevaplandığı değerli bir eserdir. Kitabın kapağında isimlerini gördüğümüz yazarlar, her biri bir konu başlığı seçerek, yanlış bilgi…devamıKitap hakkında çok yorum yapmayacağım kısa özet geçmek daha uygundur.
Dini Cevaplar kitabı, günlük hayatımızda sıkça duyduğumuz soruların doğru ve güvenilir kaynaklardan açıklamalarla cevaplandığı değerli bir eserdir. Kitabın kapağında isimlerini gördüğümüz yazarlar, her biri bir konu başlığı seçerek, yanlış bilgi ve kaynaklara başvurmadan, Kur'an-ı Kerim’in dışına çıkmadan konuları anlatmışlardır. Bu yönüyle kitap, İslam'ı doğru anlamak isteyenler için önemli bir kaynaktır. Keşke her Müslümanın önüne bu kitap serisinden birer tane verilse de açıp okusalar; o zaman içim gerçekten rahat ederdi. Ancak ne yazık ki gerçekler gözümün önüne geliyor. Okusalar bile bazıları dik burunlu olmaya devam edecek. Eğer gerçekten Müslümansanız, bu kitabı alıp okumanızı tavsiye ederim; işinize yarayacaktır. Teşekkürler.
ÖNEMLİ NOT ⭐
Dini Cevaplar youtube kanalından da bu konuları dinleyebilirsiniz.
Kimlikyapim Instagram hesabının "Düşünmeyi Bırakıyorum" gönderisini izlerken, toplumun %70’lik kesimini anlattığını görünce, gerizekalı muamelesi görüyor gibi hissettim. Buraya video sahibinin söylediği sözü bırakmak istiyorum: "Bugün yeşil derlerse yeşil, yarın siyah derlerse siyahı desteklerim."
Spoiler içeriyor
Türklerin tarih sahnesine çıkışı, devlet kurma süreçleri, savaş stratejileri, kültürel mirasları ve inanç sistemleri detaylı bir şekilde ele alınırken, Çin, Bizans ve diğer komşu devletlerle olan ilişkileri de dikkatlice inceleniyor. Taşağıl, kitabında arkeolojik bulgular ve yazılı kaynaklardan yararlanarak, Türklerin kökenine…devamıTürklerin tarih sahnesine çıkışı, devlet kurma süreçleri, savaş stratejileri, kültürel mirasları ve inanç sistemleri detaylı bir şekilde ele alınırken, Çin, Bizans ve diğer komşu devletlerle olan ilişkileri de dikkatlice inceleniyor. Taşağıl, kitabında arkeolojik bulgular ve yazılı kaynaklardan yararlanarak, Türklerin kökenine dair soruları yanıtlıyor.
Kitapta, Türk boylarının siyasi yapılanmaları, yönetim anlayışları ve askeri organizasyonları hakkında geniş bilgiler bulunuyor. Özellikle Göktürkler, Hunlar, Uygurlar gibi önemli Türk devletlerinin kuruluş süreçleri, yükselişleri ve çöküşleri detaylı bir şekilde işleniyor. Eski Türk toplumlarında göçebe yaşamın getirdiği zorluklar, savaşçı kimlikleri ve doğayla olan ilişkileri de kitabın temel konularından biri. Ahmet Taşağıl, dönemin Çin kaynaklarıyla da karşılaştırmalı bir şekilde incelemeler yaparak, Türklerin dünya tarihindeki yerini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.
Ancak kitap sadece siyasi ve askeri tarih ile sınırlı kalmıyor; aynı zamanda Türk mitolojisine de geniş yer ayırıyor. Gök Tanrı inancı, Şamanizm, ruh ve doğa ile kurulan mistik bağlar kitabın en dikkat çekici bölümlerinden biri. Türk mitolojisinde önemli bir yere sahip olan Bozkurt, Ergenekon, Türeyiş gibi destanlara değinilerek, bu efsanelerin sadece mitolojik anlatılar olmadığı, aynı zamanda Türklerin tarihsel süreç içinde kimliklerini ve ideolojilerini şekillendiren unsurlar olduğunu ve bu destanların şekillenmesinde Türk boylarının sayesinde olduğunu öğreniyoruz.
Ahmet Taşağıl, kitabında eski Türklerin sadece bir savaşçı topluluk olmadığını, aynı zamanda gelişmiş bir kültürel yapıya sahip olduklarını da gösteriyor. Dil, yazı, sanat ve günlük yaşam üzerine de bilgiler vererek, Türklerin tarih boyunca nasıl bir medeniyet inşa ettiğini gözler önüne seriyor. Ayrıca, eski Türklerin dünya görüşü, doğayla olan ilişkileri ve kadim inanışları hakkında yaptığı açıklamalar, kitabı hem tarih hem de kültür açısından oldukça değerli bir kaynak haline getiriyor.
Son olarak Türk tarihini İslam'dan sonraya taşıyan kafalardan bıktıysanız ayrıca Türk tarihine ilginiz varsa başlayıp bitirmenizi şiddetle öneririm. İyi günler dilerim 🌼
Spoiler içeriyor
Tekrar paylaşım yapıyorum kusura bakmayın... Türkiye'deki ulusalcılık ve milliyetçilik kavramlarını ele alarak, bu iki ideolojinin benzerliklerini ve farklarını tartışıyor. Kitapta özellikle Atatürkçü ulusalcılığın ve geleneksel milliyetçiliğin Türkiye'nin siyasi ve toplumsal yapısındaki yerini değerlendiren yazar, hangi düşüncenin Türkiye'nin geleceği için daha…devamıTekrar paylaşım yapıyorum kusura bakmayın...
Türkiye'deki ulusalcılık ve milliyetçilik kavramlarını ele alarak, bu iki ideolojinin benzerliklerini ve farklarını tartışıyor. Kitapta özellikle Atatürkçü ulusalcılığın ve geleneksel milliyetçiliğin Türkiye'nin siyasi ve toplumsal yapısındaki yerini değerlendiren yazar, hangi düşüncenin Türkiye'nin geleceği için daha uygun olduğu konusunda görüşlerini paylaşıyor.
Kitapta hangi tarz içerik bizi karşılıyor?
İlk giriş kısmımız ulusalcılık ve milliyetçilik kelimelerinin köklerine inerek ne olduklarını öğreniyoruz. Daha sonra ABD ve İngiltere'nin sosyal demokrat olarak getirdikleri diktatörlüğü, Turgut Özal'ın iktidara gelişi, Nihal Atsız'ın Türk düşmanları ve Atatürk hakkında yorumu, Türk milliyetçilerinin "Yeşil Kuşak Projesi" kapsamında ümmetçi olup H!tleri sevmeleri, Suriye'nin manda oluş tarihi, İngilizlerin Türk giyim reformuna tepkisi, Karen Fogg'un Türk siyasetindeki rolü, Denktaş'ın ölümü, Yazıcıoğlu hakkında bilgiler, Ziya Gökalp'in yazıları, Kissinger ve emperyalizmi, Robert Cooper'ın liberal emperyalizm yazısı, Maurice Duberger'in kapitalizm yazısı, Neumark'ın dıst güçlerin neden Türkleri sevmediği hakkında maddeli yanıtı, Mahmut Esat Bozkurt'un Türk siyasetinde olan yeri, Yahya Kemal Beyatlı'nın unutulan milliyetçiliği, Mustafa Kemal Atatürk'ün söylemleri ve yazıları, Şeyh Abbas'ın Atatürk hakkında yorumu, bölücülerin siyasette yer almasıyla Belçika Modeli haline geleceğimiz, onursuz ulus olma yolunda ilerleyiş vb. daha nice önemli konuları önemli yabancı ve yerli yasarların kitaplarındam alıntılarla ve kendi yorumuyla ayrıca tarihede dayanarak yazmış olduğu kıymetli bir kitaptır. (Not alıp önemli gördüğüm yerleri size paylaştım)
Spoiler içeriyor
Aşk her şeyi yaptırır demekle birlikte Osmanlı kültürünü de görüyoruz. Tek saçma bulduğum yer Sıtkı ve Sinesaf'ın kendilerini öldürmesiydi. Anlatacağım bir şey yok bu kitapta okuyup alabilirsiniz kısa ve mektupludur. Özet: Behice Hanım, Sıtkı adında gence aşık olup onu uzun…devamıAşk her şeyi yaptırır demekle birlikte Osmanlı kültürünü de görüyoruz. Tek saçma bulduğum yer Sıtkı ve Sinesaf'ın kendilerini öldürmesiydi. Anlatacağım bir şey yok bu kitapta okuyup alabilirsiniz kısa ve mektupludur.
Özet: Behice Hanım, Sıtkı adında gence aşık olup onu uzun müddet gözlemler. Mustafa Paşa'nın cariyesi Sinesaf'a aşık olan Sıtkı sürekli Sinesaf'ı düşünür ve Behice bu durumu anlar. Gizli görüşmeler yapar iki aşık çift ve bunları izleyen Behice iki çifti kandırır. Ayırırsa bizi ölüm ayırır, "Ölüm Allah'ın Emri" diyerek Sıtkı ve Sinesaf canlarına kıyar. Tüm entrika ve kötü olayların sorumlusu Behice'nin etrafında başlayan hikaye son bulur.
Spoiler içeriyor
Türklüğü anlatırken, Müftüoğlu'nun en dikkat çeken özelliği, milliyetçi bir bakış açısıyla birlikte, Türk halkının insanlık için taşıdığı önemli kültürel ve ahlaki değerleri de ön plana çıkarmasıdır. Çağlayanların gücü ve coşkusu, Türk milletinin azim ve kararlılığını simgeler. Onun anlatımında, Türk halkı,…devamıTürklüğü anlatırken, Müftüoğlu'nun en dikkat çeken özelliği, milliyetçi bir bakış açısıyla birlikte, Türk halkının insanlık için taşıdığı önemli kültürel ve ahlaki değerleri de ön plana çıkarmasıdır. Çağlayanların gücü ve coşkusu, Türk milletinin azim ve kararlılığını simgeler. Onun anlatımında, Türk halkı, zorluklara karşı dik duran, tarihsel olarak birçok kez yeniden ayağa kalkan ve kültürel mirasını gelecek nesillere aktaran bir halk olarak betimlenir.
Kitapta Göreceğimiz Kısımlar: Türkiye'nin düşmanlara açık kapı olmasından dolayı nesillerin yabancı okullarda okuyup milli duyguları kaybetmesi, Türk tarihinin ve kültürel mimarinin yabancı ülkeler yüzünden zarar görmesi, esnafın ve insanların Türkçe değil başka dilleri konuşması, vatanı kurtarmak için her türlü zorluğa karşı göğüs gerip cepheye giden gençleri hikayesinde konu edinmiştir.
Son olarak buraya duygulandığım 2 hikayeyi bırakmak istiyorum. Özellikle Turhan karakteri beni çok etkiledi ve ölmesine üzüldüm uzun süre etkisinde kaldım. Ayrıca vatanı korumak için yola çıkan Mehmet ve arkadaşının cesaretini okurken bende vatana olan borcumu gördüm. Etkilendiğim hikayelerin isimleri Sümbül Kokusu ve Turhan Nasıl Çıldırdı?
Not: Sabah gazetesi Turkuvaz yayımının 100 temel eser kitabından okudum.
Esenlikler herkese umarım iyi geçiyordur haftanız. Öncelikle bu güzel kısa hikayelerle dersler veren Sadi Şirazi'nin ahiret yolunu Allah cennetle süslesin. Ben okurken hayatımı bir gözden geçirdim ve yeni ahlak yönleri öğrendim. Hikayelerle de erkenden yaşamımda bunları uygulamaya başlayacağım. Kitapta aşk,…devamıEsenlikler herkese umarım iyi geçiyordur haftanız.
Öncelikle bu güzel kısa hikayelerle dersler veren Sadi Şirazi'nin ahiret yolunu Allah cennetle süslesin. Ben okurken hayatımı bir gözden geçirdim ve yeni ahlak yönleri öğrendim. Hikayelerle de erkenden yaşamımda bunları uygulamaya başlayacağım.
Kitapta aşk, yaşlılık, sükût, fazlalıkla yetinmemek, sultan ve dervişlerden olayları aktararak ahlak öğütleri, güçle övünmemek, şükür etmeyi bilmek, ilimi para ve maldan önce görüp daha çok önem vermek ve terbiye'nin önemi gibi çok değerli aktarımlarda bulunmuş.
Uzun hikaye sevmeyenler beğenir ayrıca tasavvufla ilgileniyorsanız beğeneceğiniz bir yazar, kitap olacaktır.
Not: Sabah gazetesi'nin Turkuvaz Medya Grubu çevirili 100 temel eser yayımından okudum
Spoiler içeriyor
Dünyevi zevklerimiz olan aşk, içki, büyü, yalan, cinsel haz vb. mutluluk vermeyen ve içimizdeki boşluğu doldurmayan şeylerle ilgilenmenin, Tanrı’dan bizi uzaklaştırmasının bu zevklerde mutluluk, umut ve yaşam anlamı arayarak şeytanın peşinden ilerlememizi örneklerle ve karakterin iç ve dış çatışmasıyla anlıyoruz.…devamıDünyevi zevklerimiz olan aşk, içki, büyü, yalan, cinsel haz vb. mutluluk vermeyen ve içimizdeki boşluğu doldurmayan şeylerle ilgilenmenin, Tanrı’dan bizi uzaklaştırmasının bu zevklerde mutluluk, umut ve yaşam anlamı arayarak şeytanın peşinden ilerlememizi örneklerle ve karakterin iç ve dış çatışmasıyla anlıyoruz. Şeytan, Tanrı’nın huzurunda iddiayı başardığını söylese bile Tanrı, bunun Faust’un yaptığı günahları kabul edip pişman olmasına ve bu kötülükte ilerlemeden önce bilimle uğraşmasına, Tanrı’ya yakın bir kul oluşundan ötürü onu affeder. (Tanrı’nın affedici oluşu vurgulanır.)
Faust beyefendi, büyü ile uğraşarak aklındaki sorulara yanıt bulmaya çalışıyordu ama sonucunda cevap bulamıyordu. İnsan, uğraşarak öğrenen bir canlıdır. O yüzden problem varsa uğraşıp öğrenerek çözüm bulmamızı çeşitli olaylarla bize Goethe göstermiş oluyor. Kitapta elini içkiye sürülenlerin elleri yanıyordu. Burada da cehennemde yaptığımız kötü işlerin cezasını çekeceğimizin güzel örneklerindendi.
İkinci bölüme geçince anlamanız zorlaşır. O yüzden yavaşça anlayarak okumanızı tavsiye ederim. Eğer anlamıyorsanız, inandığınız dini düşünerek veya empati yoluna başvurarak sıkılmadan okursunuz. Şimdiden iyi okumalar dilerim. 🩵
Not: Sabah Gazetesi'nin 100 Temel Eser yayımından Turkuvaz Medya Grubu'nun çevirisinden okudum.