Kızlar gecesi için seçtiğimiz filmdi. Gerilim-korku pek benim tarzım değil o yüzden pek beğenmedim ama kategorisinde kaliteli sayılabilecek bir film olmuş. Severlerine tavsiye ederim
Sevdiğimiz insanların izleri neden bşr yerde sürekli kalmazlar, neden onları her aradığımızda bulamayız? (Sf 64) Yaşam durmuyordu; geçenler gerilerde kalıyor, irili ufaklı kaygılarıyla bizi hep gelecek çağırıyordu (sf 72) Bir oturuşta bitirdiğim ama tadı damağımdan uzun süre gitmeyecek bir kitap.…devamıSevdiğimiz insanların izleri neden bşr yerde sürekli kalmazlar, neden onları her aradığımızda bulamayız? (Sf 64)
Yaşam durmuyordu; geçenler gerilerde kalıyor, irili ufaklı kaygılarıyla bizi hep gelecek çağırıyordu (sf 72)
Bir oturuşta bitirdiğim ama tadı damağımdan uzun süre gitmeyecek bir kitap. Hüzün, mutluluk ve heyecan iç içeydi. Aytmatov'un kalemine zaten hayranım. Sesli kitaplarını hep dinliyordum Kitap Fuarında denk gelince kitabını da almak istedim. Ketebe Yayınlarının baskılarını çok beğeniyorum bu arada:)
Çerezlik izlenir. Klasik gençlik dizilerinden çok da farklı bulmadım. İzlerken neden erken final verdiğini anlayabiliyorsunuz. Bana fazla akıcı gelmedi, bir oturuşta bitirmelik değildi.
Tırmanışının son seviyesinde önce cesur bir adım atma isteği ile başını kaldırıp bakan ama hemen ardından yanlış yolu seçtiğine dair derin bir korkuya kapılıp ileri doğru o en son ve en kolay adımı atacak gücünü yitiren bir hayatın izleyicisi olmaktan…devamıTırmanışının son seviyesinde önce cesur bir adım atma isteği ile başını kaldırıp bakan ama hemen ardından yanlış yolu seçtiğine dair derin bir korkuya kapılıp ileri doğru o en son ve en kolay adımı atacak gücünü yitiren bir hayatın izleyicisi olmaktan daha korkunç bir şey yoktur. (Sf 23)
Hakikat kendi bolluğundan bir köprü sunmadığı sürece hayallerinin en güzelini en benzerini o gerçekliğe taşıma konusunda yetersiz kalacak olmanın acısı, içinde bir ateş gibi yanıyordu. (Sf 26)
Boş yere söyleye- cek söz aradı: Sözlerin hepsi kurşun gibi ağır, hepsi kulağa sahte metal sesi gibi geliyordu. Tek bir anın yaşattığı acının karşısında onların ne ağırlığı olabilirdi ki? (Sf 60)
Bu tür insanlarla arasında kendisine ve ruhuna uzanan bir köprü yoktu. Yan yana bulunmak vardı ama tanımak yoktu, bir yalnızlık vardı, anlayış yoktu. (Sf 85)
Uzun betimlemelerle dolu bir kitap. Kişiler ve mekanlar çok ayrıntılı tasvir ediliyor. Okurken biraz sıkıldım ama kısa olduğu için çabuk bitti. Ölüm kötü değildir, iyidir, yeter ki tövbe etmeden ölmesin insan. Tövbe edemeden ansızın ölmekten daha kötüsü yoktur. Tövbesiz ölüm…devamıUzun betimlemelerle dolu bir kitap. Kişiler ve mekanlar çok ayrıntılı tasvir ediliyor. Okurken biraz sıkıldım ama kısa olduğu için çabuk bitti.
Ölüm kötü değildir, iyidir, yeter ki tövbe etmeden ölmesin insan. Tövbe edemeden ansızın ölmekten daha kötüsü yoktur. Tövbesiz ölüm şeytanı sevindirir. (İş Bankası Yayınları baskısı sf 49)
Göğün derinliklerine uzun süre gözünü ayırmadan baktığımda, düşüncelerle ruh, yalnızlığın bilincinde birleşirler nedense. Kendini çaresizce yalnız hissetmeye başlarsın, daha önce yakın be kendine ait saydığın her şeu sonsuz biçimde uzak ve değersiz olur. (Sf 67)
Felaketimizi başka biriyle taksim etmek saadettir, fakat annelerle değil, annelerle değil. Annelere anlatılan kederler taksim değil, zarbedilmiş olur. (Sf 14) Hakikati seviniz, o da sizi sever; hakikati arayınız, o da sizi arar ve üstüne yalan Çin setleri gibi duvarlar örsün,…devamıFelaketimizi başka biriyle taksim etmek saadettir, fakat annelerle değil, annelerle değil. Annelere anlatılan kederler taksim değil, zarbedilmiş olur. (Sf 14)
Hakikati seviniz, o da sizi sever; hakikati arayınız, o da sizi arar ve üstüne yalan Çin setleri gibi duvarlar örsün, altında kalan hakikat bir ince iniltiyle, bir hafif rüzgar dalgasıyla, herhangi bir küçük işaretle mevcudiyetini bildirir: "Burdayım!" der. (Sf 52)
"Az ümit edip çok elde etmek hayatın hakiki sırrıdır" (Gothe) (sf 82)
Istırabın derinlerine indikçe sevincimizi kaybetmek korkusu kalmadığı için, yeni bir sevinç başlıyor: Istırabın ilacı ıstıraptır. İkisinin hasıl-ı zarbı: Sevinç. (Sf 111)
Film tadında bir kitaptı. Sanki kitabı okumuyor da izliyor gibi hissettim. Kısa ve akıcıydı. Okurken sıkmıyor bir oturuşta bitirmelik. İsminden de anlaşıldığı gibi buzullar arasında geçen bir hikaye ve sıcak bir yaz gününde okumaya çok müsait:)