Delilercesine sıkıldığınızda ne yapıyorsunuz? Benim bir gün can sıkıntısına yazdığım ve aklıma yeni gelen 'eğer canım sıkılırsa yapabileceklerim' diye bir listem var. Sizinle de paylaşacağım. Belki bazı maddeleri saçma bulursunuz. Benim için pek önemli değil. Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa…devamıDelilercesine sıkıldığınızda ne yapıyorsunuz?
Benim bir gün can sıkıntısına yazdığım ve aklıma yeni gelen 'eğer canım sıkılırsa yapabileceklerim' diye bir listem var.
Sizinle de paylaşacağım. Belki bazı maddeleri saçma bulursunuz. Benim için pek önemli değil. Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa yorum yapabilirsiniz.
Tavsiyelerim ne kadar işe yarar bilmiyorum. Bende işe yaramıyorlar :p
~Evinizde herhangi bir enstrüman varsa onu çalmayı deneyebilirsiniz.
~Yeni bir dil öğrenmeye çalışabilirsiniz veya zaten bildiğiniz ama geliştirmek istediğiniz dil üzerinde çalışabilirsiniz.
~Çizim yapabilirsiniz. İnternet üzerinden veya kağıt üstü. Farklı teknikler deneyebilirsiniz. Karakalem, sulu boya vs.
~Film, dizi, anime, belgesel izleyebilirsiniz.
~Fotoğraf çekmeye merakınız varsa bir sürü fotoğraf çekip sonra hepsini çöpe yollabilirsiniz.
~Aynı şekilde yemek yapmaya merakınız varsa tatlı veya yemek yapabilirsiniz.
~Bilgisayar, telefon tarzı cihazlarınızın depolamasını boşaltabilirsiniz.
~Yabancı dilde bir şarkının sözlerini yazıp kendi kendinize çevirmeye çalışabilirsiniz.
~Evinizde bitki yetiştiriyorsanız onlarla ilgilenebilirsiniz.
~Kitaplarınızı, çalışma masanızı, odanızı veya herhangi bir yeri düzeltebilirsiniz.
~Masal veya hikaye okuyabilirsiniz. Mesela Mutlu Prens kitabının içerisinde 5 tane masal var. Okumadıysanız tavsiye ederim.
~Bakım yapabilirsiniz.
~Spor yapabilirsiniz.
~Şarkı listenizi düzenleyebilirsiniz.
~Diksiyonununuzu geliştirmeye çalışabilirsiniz. Nasıl yapmanız gerektiğini bilmiyorum ama internette bir sürü video olduğuna eminim.
~Herhangi bir konuda araştırma yapabilirsiniz.
~Ders çalışabilirsiniz.
Ben canım sıkıldığı için bu bilgileri sizinle paylaşıyorum. Ne taktik ama
"Bize bir şey yapmadılar, sadece büsbütün bir hiçliğin içine bıraktılar, çünkü bilindiği üzere dünyada hiçbir şey hiçlik kadar böylesi bir baskıyı insan ruhuna uygulayamaz." "... bu suskunluğun karanlık okyanusunda bir cam fanusunun altında dalgıç gibi yaşanıyordu, hatta öyle bir dalgıç…devamı"Bize bir şey yapmadılar, sadece büsbütün bir hiçliğin içine bıraktılar, çünkü bilindiği üzere dünyada hiçbir şey hiçlik kadar böylesi bir baskıyı insan ruhuna uygulayamaz."
"... bu suskunluğun karanlık okyanusunda bir cam fanusunun altında dalgıç gibi yaşanıyordu, hatta öyle bir dalgıç ki dış dünyaya giden halatın koptuğunu ve sessiz derinlikten hiçbir zaman geri getirilmeyeceğini çoktan sezmiş bir dalgıç."
Sanırım bu zamana kadar adam akıllı oturup tüm şiirlerini okuduğum tek insan. Sona doğru bazı şiirlerini anlamamıştım ama hepsini de çok beğenmiştim. Yat ve uyu! ... Yine seni düşünmekle geçer zamanım... Bu kimsesiz... Bu mahzun kış gecelerinde... Sadece bu 2…devamıSanırım bu zamana kadar adam akıllı oturup tüm şiirlerini okuduğum tek insan. Sona doğru bazı şiirlerini anlamamıştım ama hepsini de çok beğenmiştim.
Yat ve uyu!
...
Yine seni düşünmekle geçer zamanım...
Bu kimsesiz... Bu mahzun kış gecelerinde...
Sadece bu 2 dizesini not ettiğim için tam haline bakmaya üşeniyorum. (Şiirin en sevdiğim kısmı bu 2 dize olsa gerek)
Birde sonda bir açıklama kısmı vardı. Ne anlatıyordu pek hatırlamıyorum ama oradan da bir alıntı gelsin :d
Hep bir olumsuzluk dile gelir şiirlerinde. Aşkı olumsuzdur; çünkü karşılık görmez, sever ama sevilmez. Yalnızdır; çünkü terk edilmiştir, dostsuzdur, güvenebileceği kimse yoktur. Karamsardır; çünkü yalanın egemen olduğu bir dünyada yaşamaktadır, yapmacıktır her şey, gösterişten ibarettir. Umutsuzdur; çünkü insanı tanıdıkça insandan uzaklaşmaktadır. Sonunda kendisine dayanır. Bu açıdan duygularını anlatmak için bir araçtır sanki şiirleri.
Sanırım "İçimizdeki Şeytan"dan en sevdiğim alıntı bu: "Acaba kafamı bir çalı süpürgesiyle temizlemek mümkün müdür?" Sürekli kendi kendime soruyorum, harika bir cümle gerçekten.
Spoiler içeriyor
Ne anladığımı size anlatamam ama beğendiğimi söyleyebilirim. Ben insanların mutlu olunca çevrelerindeki insanları da mutlu ettiğine inanıyorum ve bunu kendim bizzat gördüm. Bu kitabın sonunda adamla birlikte ben de mutlu olmuşum gibi hissediyorum. Yalnız kıskandığımı söyleyebilirim. Ben hiçbir zaman normal…devamıNe anladığımı size anlatamam ama beğendiğimi söyleyebilirim. Ben insanların mutlu olunca çevrelerindeki insanları da mutlu ettiğine inanıyorum ve bunu kendim bizzat gördüm. Bu kitabın sonunda adamla birlikte ben de mutlu olmuşum gibi hissediyorum. Yalnız kıskandığımı söyleyebilirim. Ben hiçbir zaman normal bir sohbetin ötesinde konuşamadım insanlarla.
"Ve en garip olanı ise, insanlarla artık sohbet denilen şeyin dışında da konuşabiliyorum."
(Yazdıklarım ne kadar spoiler olur bilmiyorum ama böyle yayınlamak daha iyi.)
Ben şu an olanlara gerçekten inanamıyorum. Ne yazmam gerektiğini bile bulamıyorum. Kadının yaşadıklarını kendim yaşıyormuş gibi hissettim tüm kitap boyunca ve gerçekten şu zamana kadar okuduğum en iyi Zweig kitabı bu oldu. Kitabı elimden bırakamadım ve hala kitabın etkisindeyim. Eğer…devamıBen şu an olanlara gerçekten inanamıyorum. Ne yazmam gerektiğini bile bulamıyorum. Kadının yaşadıklarını kendim yaşıyormuş gibi hissettim tüm kitap boyunca ve gerçekten şu zamana kadar okuduğum en iyi Zweig kitabı bu oldu. Kitabı elimden bırakamadım ve hala kitabın etkisindeyim. Eğer ön yargınız varsa o ön yargınızı bırakın ve hemen bu kitabı okuyun. Okumaya başlamadan önce seveceğime emindim ama bu kadar çok seveceğimi tahmin bile edemezdim. Belki size göre abartıyorumdur ama gerçekten ne düşünüyorsam onu yazıyorum şu an.
Aslında kitabın ne kadar anlamlı olduğunu şu an farkediyorum. Sanırım bu kadar sevmemin nedeni İrene ile yakınlık kurmamdı. +Kitap bitince her şey daha mantıklı geldi. Olan olaylar, kişiler, davranışlar...
"Bu sebeple geçmişte işlenmiş ve zamanın çoktan silmiş olduğu bir hata için cezalandırılabilir miydi?"
"Ve bir şeyi saklamak, söylemekten daha ağır gelir insana."
"belki de... en yakın hissettiğimiz insanlar karşısında... en çok utanç duyuyoruz."
Normalde bir aldatma haberi görünce aldatan kişiye kızarım. Madem bunu yapacaksın ayrıl eşinden derdim ama burada İrene'ye hiç böyle bir şey söylemedim. İrene zengin, güzel ve mutlu bir evliliği var ama heyecan arayışı yüzünden birisiyle sevgili oluyor. Bir gün başına bir olay geliyor ve içindeki zaten var olan korku artıyor...
Sanırım 2-3 yıl önce okudum. Her şeyi hatırlamasam da bitirince çok hoşuma gitmişti. İleride tekrar okuyabilirim. Çocuk kitabı gibi görünüyor ama öyle değil. Tabii herkes benimle aynı düşünmüyor, sevmeyen insanlar da olmuş. Ben okuyun diyorum sadece. Sevmek ya da sevmemek…devamıSanırım 2-3 yıl önce okudum. Her şeyi hatırlamasam da bitirince çok hoşuma gitmişti. İleride tekrar okuyabilirim. Çocuk kitabı gibi görünüyor ama öyle değil. Tabii herkes benimle aynı düşünmüyor, sevmeyen insanlar da olmuş. Ben okuyun diyorum sadece. Sevmek ya da sevmemek size kalmış ama bir şansı hak ediyor.