(@) - Raf

5/5 *Favori* Miyazakinin en sevdiğim animasyonu olabilir. Diğer filmlerini de gerçekten çok sevsem de aralarında Kiki en huzur verici en sevdiğim karakterdir. Filmin başına minik cadımız Kiki 13 yaşına basıyor ve geleneksel olarak 1 yıl boyunca tek başına süpürgesine hoplayıp…devamı

veisalgia 4 years ago

Kopyalanmış Adam

José Saramago

9 Gönderi

4/5 Jose Saramago’nun okuğum ilk kitabı oldu ve son 50 sayfasında bir golü attı, abov. O son 50’ye gelene kadar azcık canım çıktı ama son 50 sayfa muhteşemdi gerçekten. Şöyle ki kitapta Tertuliano adında bir Tarih öğretmeni var. Boşanmış, depresif,…devamı4/5 Jose Saramago’nun okuğum ilk kitabı oldu ve son 50 sayfasında bir golü attı, abov. O son 50’ye gelene kadar azcık canım çıktı ama son 50 sayfa muhteşemdi gerçekten. Şöyle ki kitapta Tertuliano adında bir Tarih öğretmeni var. Boşanmış, depresif, karamsar bir arkadaşımız. Bir gün bir arkadaşı film öneriyor kendisine, çıtırlık, kafan dağılır fln diye. Kendisi de bu filmi izlerken kendisine tıpatıp aynı bir adamla karşılaşıyor. Kendisi bu adamın izini sürmeye çalışıyor ve kitap bu şekilde ilerliyor. Dediğim gibi (spoiler vermek istemiyorum ama) son 100 sayfa hani güzeldi de son 50 beyninizi uçurur. Hele hele son 2, yatmadan önce okuyordum, ürperdim resmen. Benim kitapla ilgili asıl sıkıntım şuydu. Diyaloglar gerçekten çok güzeldi o bölümleri okurken akıp gidiyordu. Ama yazarın çok kendine has bir Tanrı bakış açısı vardı. Yani yazarın varlığını kitap boyunca hissediyordunuz, kendi düşünceleri, fikirleri vardı hikayeyi anlatırken. Ki bu çok ilginç, güzel ve neredeyse filmvari (Charlie’nin Çikolata Fabrikasını hatırlattı bana) olmasına rağmen okuma deneyimini gerçekten biraz zorlaştırabiliyor. Yazar nokta da çok kullanmadığı için sürekli kafamın başka yerlere dalıp gittiğini ve aynı yerleri tekrar tekrar okumam gerektiğini farkettim. Bu açıdan üzücü bir deneyimdi. Hikayeyi beğendiysem de ilk 150 sayfasında fln bir bıraksam mı diye düşündürdü. Ama iyi ki bırakmamışım. Gayet güzel bir kitaptı. Kurgusu gerçekten dahiyane. Içinde geçen diyaloglar da mükemmeldi. Okumanızı öneririm ama en başta benim gibi yorma ihtimali vardır, çok kolay, ferah okunan bir kitap değil. Onu düşünerek alın. Ama gerçekten son 50’de beni ters köşe yapışı bile okumaya değdiğini hissettirdi. Öneririm. “Ne kadar çok kılık değiştirirsen o kadar çok kendine benzersin.” “bu düpedüz şeytani bir plan, İnsani bir plan, sevgili dostum, gayet insani, şeytan plan falan yapmaz, hatta insanlar iyi kalpli varlıklar olsalardı şeytan diye bir şey var olamazdı bile,”

veisalgia 4 years ago

Yaşlı Adam ve Deniz

Ernest Hemingway

37 Gönderi

5/5 Hemingway daha okumadan seveceğime emin olduğum bir yazardı ki tabiki de umutlarımı boşa çıkarmadı. Yazarın kalemine sadece “Vay be!” diyebiliyorum. Hikayede talihsiz, 84 gündür balık tutamamış yaşlı balıkçımızın tek başına tekrar bir sefere daha açılmasını ve o seferde olanları…devamı

veisalgia 4 years ago

Ölüyordum Geçerken Uğradım

Can Gürses

2 Gönderi

3.5/5 Böyle genç ve başarılı bir kadının yazdığını görünce etkilenerek, arkasındaki fikri orjinal bularak, masum bir aşk hikayesi okuyacağımı sanarak almıştım kitabı, ama yanılmışım. Kötü bir kitap değil sadece bir aşk hikayesi olduğunu sanmıyorum diyerek başlayayım. Hikaye iki eski aşığın…devamı3.5/5 Böyle genç ve başarılı bir kadının yazdığını görünce etkilenerek, arkasındaki fikri orjinal bularak, masum bir aşk hikayesi okuyacağımı sanarak almıştım kitabı, ama yanılmışım. Kötü bir kitap değil sadece bir aşk hikayesi olduğunu sanmıyorum diyerek başlayayım. Hikaye iki eski aşığın Mahur ile Nafız’ın tekrar buluşmasında geçen 10 günü anlatıyor. “Aşıkların 1 günü 10 yıla bedeldir” sözünden yola çıkılarak o ikisine 10 gün gibi geçen bir dönemde Türkiye’de 100 yıl geçiyor, 1920’lerde başlayan hikaye 2020’lerde son buluyor. Yazım şekli olarak gayet orijinal ama geçtiği zaman aralığı yüzünden dili 2017’de yazılmış gibi değil. Bu hikayenin akışını bozmadı benim için, bilmediğim kelimelerle bile hikayeyi gayet iyi anlayabildim sadece biraz yordu. Iki karakterin de sürekli söyledikleri her sözü özlü söz yapar gibi söyleme dertleri var bu da okuyucuyu biraz yoruyor. Yoğun duygular illa aynı cümleleri tekrar edip farklı sıfatlarla dillendirerek anlatılmak zorunda değil diye düşünüyorum. Pozitif olarak iki karakter de dibine kadar insan. Ikisi de noksanlı, ikisi de kayıplar içinde sanatçılar. Yer yer ikisine de (özellikle Mahur’a) kızdım ama kitabın sonunda hareketlerine katılmasam da nedenlerini anladım ki bu yüzden onlara dibine kadar insanlar diyorum. Birbirlerine aşıklar da diyemiyorum çünkü bence aşk illa takıntı değildir, ikisinin de aşkı hafiften bencilce ama herkesin aşkı da farklıdır tabiki, özellikle altında zaten kavrulan psikolojik sıkıntılar varsa çok çabuk sağlıksızlaşabilir. Hikayenin (belki de ironik olarak) benim için en duygusal anları ikisi arasında yaşananlar değil de o 100 yılda gerçekleşen trajik olaylardı. Yazar bir çırpıda 10 yılda olan şeyleri hemen söyleyiveriyor ve Türkiye’de, Dünya’da olmuş bitmiş bu kahredici olayları okurken bir anda kötü oluyorsunuz. Mahur’un da zaten eli ayağına dolaşıyor bunları her öğrendiğinde. Özetle fena bir kitap değildi. Sorunlu aşk ilişkilerini okumayı seviyorsanız hoşunuza gidebilir. Yazar İstanbul’un 100 yıldaki değişimini de bir İstanbullunun gözünden anlatmaya çalışmış. Ben İzmirliyim pek bilmiyorum söylediği yerleri ama şehri değiştikçe ihanete uğramış hissetmek, savaşmak zorunda olmak ama yapamamak çok insani duygulardı. Oraları beğendim. Okunur tabiki, kötü değil ama herkese kesin okumalısın diye öneremem şuan. Kalemi zamanla anca güçlenecek olan Can Gürses’in sonraki eserlerini de merak ediyorum. Sadece şuan acil yalın dille yazılmış bir kitap okuma ihtiyacım var, az bunaldım. Biraz uzun oldu, okuduğun için teşekkür ederim :) “Her insanla kendi öykümüzü yeni baştan yaşarız. Kimse bize yeni bir öykü getirmez.”

veisalgia 4 years ago

Gattaca

Andrew Niccol

59 Gönderi

4.3/5 Gen mühendisliğinin doğan her bebeğe uygulandığı bir çağda, normal doğmuş bir çocuksanız size ne olur? Ve bu dünyada sadece mükemmel tasarlanmış insanların elde edebileceği bir hayaliniz varsa ne yaparsınız? Pes mi edersiniz, yoksa insan kendine çizilmiş olan sınırları gerçekten…devamı

veisalgia 4 years ago

Fleabag

Phoebe Waller-Bridge

192 Gönderi

5/5 *Favori* Phoebe Waller-Bridge tam bir yeni nesil karanlık komedi dâhisi arkadaşlar. Ofensif, her şeyle dalga geçen ama aynı zamanda ağır konuları da inceleyen bir dizi istiyorsanız sizin için on numara olacaktır. Karakterimizin (adı sadece Fleabag olarak biliniyor) travmasını atlatmaya…devamı

veisalgia 4 years ago

Kendine Ait Bir Oda

Virginia Woolf

55 Gönderi

5/5 *Yeni Favori* Herkesin okuması gereken çok orjinal bir biçimde yazılmış olduğunu düşündüğüm bir deneme. “Bir kadın eğer kurmaca yazacaksa, parası ve kendine ait bir odası olmalıdır.” Yargısına nasıl ulaştığını ve bu yargının katmanlarındaki derin önemi bizlere anlatıyor Virgina Woolf.…devamı

veisalgia 4 years ago

Başlat

Ernest Cline

7 Gönderi

4.7/5 Çok çok eğlenceli bir kitap. Video oyunlarını, filmleri, nostaljiyi seviyorsanız ekstra beğeneceğiniz, sevmiyosanız çok bilginiz yoksa bile gene de aşırı zevk alabileceğiniz bir kitap. Özellikle böyle şu sıralar okuyamıyorum hiç diyosanız bence çok zevkli. Tamamen bir sanal evrende yaşamak,…devamı

veisalgia 4 years ago

Tatlı Bela

Steven Soderbergh

14 Gönderi

4/5 Gayet güzel bir filmdi. Film gerçek hayattan esinlenerek çekilmiş. Bir kadının bir şirkete karşı köyü toplayıp yasal olarak savaşmaya çalışmasını izliyoruz. Tam bir alttan alınan karakterin azmini, inatçılığını ve pratik zekasını kullanarak büyük değişimler yapmaya çalışmasının filmi. Tam bir…devamı

veisalgia 4 years ago

Vahşi Kızlar

Ursula K. Le Guin

1 Gönderi

5/5 Bilimkurgu az okuduğum inancıyla birkaç ay önce internette dolaşırken rastgele denk gelip almıştım, iyi ki de almışım. Kısacık sürede yazar oldukça harika bir hikaye anlatıp dünyasını kuruyor. Çok keskin bir kast sistemi olan dünyada yakalanıp Şehre götürülen iki Toprak…devamı