Dört farklı hikayeden oluşan, kitaba ismini veren hikayeyi en az beğendiğim, ancak diğer hikayeleri okurken, betimlemelere ve duyguların tasvirine hayran kaldığım, cümleleri tekrar tekrar okuduğum harika bir kitaptı. 👌
Tekdüze bir yaşam sonucunda toplumsal gerçeklerden uzaklaşmış, kendisi muzdarip olmadığı için gözünün önündeki insanların acılarına, ıstıraplarına kayıtsız kalan, varoluşsal sorunları maddi sorunların tamamının önüne koyan zamane aristokrasisine karşı müthiş bir eleştiri. 👌👌
Zweig kitapları için en doğru kavram ara öğün olurdu heralde. İştahla okunan, hafif ve son derece doyurucu. Karakterlerinin psikolojik durumlarını, özellikle içerisinde bulundukları hezeyanları fevkalade güzel yansıtıyor her seferinde. Cümleyi eğip bükmüyor, okuyucuya gereksiz bilgi yüklemiyor. Dikkatli bir okuyucuyu zamandan…devamıZweig kitapları için en doğru kavram ara öğün olurdu heralde. İştahla okunan, hafif ve son derece doyurucu. Karakterlerinin psikolojik durumlarını, özellikle içerisinde bulundukları hezeyanları fevkalade güzel yansıtıyor her seferinde. Cümleyi eğip bükmüyor, okuyucuya gereksiz bilgi yüklemiyor. Dikkatli bir okuyucuyu zamandan mekandan alıkoyup kitaba hapsediyor.
"Her şeyi, her şeyi, bilhassa ruhumu hiç bulunmayacak yerlere saklamalı." Nispeten eski diline ve çoğu yerinde yoğun dikkat gerektiren tasvirlerine rağmen akıcılığından bir şey kaybetmeyen, müthiş bir eser. Okurken Raif Efendi oluyor, onu en derinden anlıyor ve yaşıyorsunuz. 👏
Bazen de Neron, Qing, Cengiz, Hittler veya bir başkasını bırakıp bir kurban gözüyle bakmalı insan tarihe. Bir isim öldürdüğü milyonlardan daha önemli olmamalı, daha çok hatırlanmamalı diye düşünüyor o zaman insan. Bu kitap sayesinde insanlık tarihinin binlerce kara lekesi arasında…devamıBazen de Neron, Qing, Cengiz, Hittler veya bir başkasını bırakıp bir kurban gözüyle bakmalı insan tarihe. Bir isim öldürdüğü milyonlardan daha önemli olmamalı, daha çok hatırlanmamalı diye düşünüyor o zaman insan.
Bu kitap sayesinde insanlık tarihinin binlerce kara lekesi arasında sönük kalmış, unutulmuş bir felaketi öğreniyor ve kurbanlarını anma fırsatı yakalıyoruz. 👏
Ata Demirer'den ara ara güldüren, ara ara sıkan ve sonuna doğru ne zaman bitecek diye süresini kontrol ettiren eh işte bir film. Son dönem yerli sinema bu tür yapımlarla dolu. Ata Demirer gibi kaliteli işler çıkarma potansiyeline sahip olanlar bile…devamıAta Demirer'den ara ara güldüren, ara ara sıkan ve sonuna doğru ne zaman bitecek diye süresini kontrol ettiren eh işte bir film. Son dönem yerli sinema bu tür yapımlarla dolu. Ata Demirer gibi kaliteli işler çıkarma potansiyeline sahip olanlar bile böyle vasat yapımların üzerine çıkamıyorsa yerli sinemamımızın ahvali pek aydın olmasa gerek.
Film çok ağır ilerliyor, diyalog desen çok az, sonunu anlayabilen zaten yok. Yine de harika bir film. 1968 senesinde böyle bir set kurmak, o uzay ile alakalı böyle üst düzey görseller, tasvirler yapmak muazzam bir şey. Bugünün bilim kurgu filmlerini…devamıFilm çok ağır ilerliyor, diyalog desen çok az, sonunu anlayabilen zaten yok. Yine de harika bir film. 1968 senesinde böyle bir set kurmak, o uzay ile alakalı böyle üst düzey görseller, tasvirler yapmak muazzam bir şey. Bugünün bilim kurgu filmlerini cebinden çıkarır bir görsel zenginlik var ve öyle kaçamak sahnelerle değil, gayet uzun uzun keyfini çıkarabiliyoruz bu görsel malzemenin.
Kubrick'in gelecek tasviri ve tahminleri muazzam bence, sadece tarih konusunda epey yanılmış diyebiliriz. Zira 2001 değil de en az 2151 filan olmalıydı.
Bazı filmler vardır belli bir tür filmler denince mutlaka izlenmelidir. Bu film bilim kurgu alanında öyle bir film. İyiki izledim. 👌
Eşle veya sevgili ile izlenebilecek, çok dikkat gerektirmeyen ortalama bir romantik-kom. Kom çünkü komedi kısmı bence yeterli değil. Ryan Reynolds, Sandra Bullock ikilisinden beklentim daha yüksekti. Yine de izlenebilir.
Harika bir kitaptı. Ana hikayesini biraz fazla tesadüfi olaylara bağlanmış bulsam da, hilayenin geçtiği dönemi çok güzel tasvir etmiş yazar. Özellikle Fransız ihtilali öncesi Fransız toplumundaki mutlak aristokrat hegemonyasını, sıradan halkın kimsesizliğini, yoksulluğunu, çaresizliğini ve İhtilal sonrası bu sıradan toplumun…devamıHarika bir kitaptı. Ana hikayesini biraz fazla tesadüfi olaylara bağlanmış bulsam da, hilayenin geçtiği dönemi çok güzel tasvir etmiş yazar. Özellikle Fransız ihtilali öncesi Fransız toplumundaki mutlak aristokrat hegemonyasını, sıradan halkın kimsesizliğini, yoksulluğunu, çaresizliğini ve İhtilal sonrası bu sıradan toplumun intikam duygusu ile kavrulup Giyotini en büyük kurtarıcı ilan etmesini çok iyi anlatmış. Okurken o zamanlara gittim, adeta yaşadım. 👌
Bir mutluluğu yaşarken onu kavramamız zordur. Ancak o geçip de arkamıza baktığımız zaman, birden bire biraz da hayranlıkla ne kadar mutlu olduğumuzu anımsarız..