"Ben nasihati ne yapayım? Bana para lazım efendim." "Para harcanır, biter yahut kaybolur oğlum. Ama insanın aldığı nasihat hiç bitmez... Ölünceye kadar işine yarar."
Gerçek jitem’in kuruluş amacını, faaliyetlerini, görevlilerini ve ardından gelişen tüm süreçleri bu kitapta okuyup bilgi edinebilirsiniz. Jitem’i yani kontrgerillayı anlayabilmek için güzel bir kitap.
Egemenlik ve güç tutkusu peşinde koşan Beyaz Adam’ın acımasızca yok ettiği Çerokilere ithaf edilen bu kitap, insanı umursayan, acılarını paylaşan, yaşamın bütünselliğini savunan bir kültürün mesajı... Evrensel dostluk ve barışın hikâyesi... İnsani duyarlılığın görkemli direnişi... Yüzeysel ve mekanik ilişkilerin hâkim…devamıEgemenlik ve güç tutkusu peşinde koşan Beyaz Adam’ın acımasızca yok ettiği Çerokilere ithaf edilen bu kitap, insanı umursayan, acılarını paylaşan, yaşamın bütünselliğini savunan bir kültürün mesajı... Evrensel dostluk ve barışın hikâyesi... İnsani duyarlılığın görkemli direnişi... Yüzeysel ve mekanik ilişkilerin hâkim olduğu günümüzde, yitirilen değerlere saygı duruşunda bulunma denemesi... Heidi, Küçük Prens, Şeker Portakalı ve Martı’daki samimiyeti, dürüstlüğü özleyenler; coşmak, sevmek, özgür olmak, hüzünlenmek, doya doya ağlamak isteyenler için... En çok da kitle iletişim araçlarının kölesi olanlar, yaratıcılığı körelten eğitimi sorgulamak isteyenler için...
Demir Ökçe, distopya edebiyatının ilk örneği olarak kabul ediliyor. Jack London bu romanında ki bu eserin ne kadar roman olduğu tartışılır çünkü daha çok öğretici bir dile sahip- ağır bir kapitalist sistem eleştirisi yapıyor. İşçi sınıfının içinde bulunduğu koşullar gayet…devamıDemir Ökçe, distopya edebiyatının ilk örneği olarak kabul ediliyor. Jack London bu romanında ki bu eserin ne kadar roman olduğu tartışılır çünkü daha çok öğretici bir dile sahip- ağır bir kapitalist sistem eleştirisi yapıyor. İşçi sınıfının içinde bulunduğu koşullar gayet basit bir dille anlatılmış. Jack London’ın sosyalist görüşte olduğu bilinen bir gerçek ve bunu eserine de yansıtmış. Özetlemek gerekirse eser, kapitalizmin demir ökçe olarak işçi sınıfını ezmesini ve proletarya ile tröstlerin mücadelesini anlatıyor.
Türk siyasetinin yakın tarih olaylarını kronolojik olarak çok güzel bir şekilde özetleyen, ansiklopedi niteliğinde yazılmış bir kitap. Ülkemizdeki derin devlet bağlantılı yapılanmalara ve sahip oldukları güce dayalı sistem anlatılmış.
Eserde anlatılan dünya düzeninde “maddiyat ve tüketim” yüceltilirken, insan bu düzende sadece bir ürün olarak yer buluyor. Romanda, tıpkı Avrupa tarihindeki Dokuz Yıl Savaşı gibi bir savaş dönemi oluyor. Sonrasında yaşanan ekonomik darboğazdan sonra ise Cesur Yeni Dünya olarak adlandırılan…devamıEserde anlatılan dünya düzeninde “maddiyat ve tüketim” yüceltilirken, insan bu düzende sadece bir ürün olarak yer buluyor. Romanda, tıpkı Avrupa tarihindeki Dokuz Yıl Savaşı gibi bir savaş dönemi oluyor. Sonrasında yaşanan ekonomik darboğazdan sonra ise Cesur Yeni Dünya olarak adlandırılan bir düzen kuruluyor.
Ağır bir kitap aslında. Ders kitabı formatında. Ana konusu serbest piyasanın mümkün olmadığıdır. Bu konuyu piyasa sisteminden daha öncesine giderek ele almaya başlıyor. Nerdeyse feodalite ve öncesinden başlayıp piyasanın ortaya çıkışını konu alıyor. Serbest piyasa uygulamalarını çoğunlukla güncel - modern…devamıAğır bir kitap aslında. Ders kitabı formatında. Ana konusu serbest piyasanın mümkün olmadığıdır. Bu konuyu piyasa sisteminden daha öncesine giderek ele almaya başlıyor. Nerdeyse feodalite ve öncesinden başlayıp piyasanın ortaya çıkışını konu alıyor. Serbest piyasa uygulamalarını çoğunlukla güncel - modern de diyebiliriz- bir formatta ele almak yerine daha eski bir kapsamla ele alıp tartışıyor.
Gülmece türündeki yapıta egemen olan iki temel görüş vardır. Bunlardan birine göre gerçek bilgelik, deliliktir. Öteki görüşe göre ise kendini bilge sanmak, gerçek deliliktir. Yazınsal açıdan ‘Deliliğe Övgü’ Latin Ozanı Horatius’un “hakikati gülerek söylemek” ilkesinin belkide en yetkin örneğidir.