(@) - Raf

Hellooo canlar😚💖 Karşınızda hayatımda izlediğim ilk korku filmi tatataaamm✨️ Bu filmi 7-8 yaşındayken kuzenimin izlediğini görmüştüm. Ona eşlik etmek istedim fakat sen korkarsın, küçüksün vs. deyip izlememe izin vermemişti. Ben de gece o uyuduktan sonra kalkıp gizli gizli izlemiştim. Ve…devamı

koltuk_patatesi 1 year ago

Malena

Giuseppe Tornatore

53 Gönderi

"Zaman geçti ve birçok kadın sevdim. Beni kendilerine yakın tuttuklarını ve bana kendilerini hatırlayacak mıyım diye sorduklarında 'evet' diyordum. Ama aslında unutamadığım kadın, bunu bana hiç sormayandı." Dedikodu denen şey olmasaydı ne olurdu acaba? Herkesin bildiği kendine kalsaydı? Hiç hikaye…devamı

koltuk_patatesi 1 year ago

Büyük Balık

Tim Burton

110 Gönderi

Bir şeyin gerçek olması için illa onun nesnel bir şekilde anlatılması mı gerekir? Araya sokuşturduğumuz birkaç detay veya süslü bir anlatım o şeyin gerçekliğini elinden alır mı? Tim Burton, film boyunca iki zıt karakter olarak işlenen bu baba ve oğulun…devamı

koltuk_patatesi 1 year ago

Kendi Gök Kubbemiz

Yahya Kemal Beyatlı

4 Gönderi

Divan edebiyatıyla modern şiir arasında bir köprü görevi üstlenen Yahya Kemal, "Ok" şiiri dışındaki tüm şiirlerini aruz vezniyle yazmış. Bu nedenle ismi edebiyat tarihi içerisinde Mehmet Akif, Tevfik Fikret ve Ahmet Haşim'le beraber "Dört Aruzcular"dan biri olarak tanıyor. Geçmiş ve…devamıDivan edebiyatıyla modern şiir arasında bir köprü görevi üstlenen Yahya Kemal, "Ok" şiiri dışındaki tüm şiirlerini aruz vezniyle yazmış. Bu nedenle ismi edebiyat tarihi içerisinde Mehmet Akif, Tevfik Fikret ve Ahmet Haşim'le beraber "Dört Aruzcular"dan biri olarak tanıyor. Geçmiş ve gelecek, doğu ve batı senteziyle kaleme aldığı şiirlerinde medeniyet, tarih, kültür, vatan, ölüm, sevgi, aşk ve şehir temalarını işliyor. Şiirlerinde gönül tahtına kurulmuş İstanbul'u, dünyanın en muhteşem şehri olarak tasvir ediyor. İstanbul'a duyduğu aşkı şöyle dile getiriyor: "Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer Ömrüm oldukça gönül tahtıma keyfince kurul Sade bir semtini sevmek bile bir ömre yeter" Yahya Kemal'in her bir kelimesini bir kuyumcu titizliğiyle dokuduğu şiirlerini okurken büyük bir keyif aldığımı, onun şiirlerinin limanında dinlendiğimi söylemeliyim. Şiir seven herkesin kesinlikle ama kesinlikle okuması ve kitaplığında bulundurması gereken bu kitabı şiddetle tavsiye ediyorum dostlar. En sevdiğim şiiriyle noktayı koyayım. SONBAHAR🍂 Fâni ömür biter, bir uzun sonbahar olur. Yaprak, çiçek ve kuş dağılır, tarümâr olur. Mevsim boyunca kendini hissettirir veda; Artık bu dağdağayla uğuldar deniz ve dağ. Yazdan kalan ne varsa olurken haşır neşir. Günler hazinleşir, geceler uhrevileşir; Teşrinlerin bu hüznü geçer ta iliklere. Anlar ki yolcu yol görünür selviliklere. Dünyanın ufku gözlere gittikçe târ olur. Her gün sürüklenip yaşamak ruha bâr olur. İnsan duyar yerin dile gelmiş sükûtunu; Bir başka musikiye geçiş farz eder bunu. Teslim olunca vadesi gelmiş zevaline, Benzer cihana gelmeden evvelki haline. Yaprak nasıl düşerse akıp kaybolan suya Ruh öyle yollanır uyanılmaz bir uykuya: Duymaz bu anda taş gibi kalbinde bir sızı; Fark etmez anne toprak ölüm maceramızı. Şiirle kalın, hoşça kalın🪻💜

koltuk_patatesi 1 year ago

Bir Başkadır

Berkun Oya

201 Gönderi

Bir Başkadır, gerçeklik üstüne yaratılan evrenin her bir köşesinde çok güçlü karakterler ve onların birbirleriyle çatışmalı ilişkilerini işliyor. Baskıcı toplum yapısında bireyselleşememiş bir halkın geriden gelen; kimliğine sahip olma, kendi olma mücadelesini anlatıyor. Dizide farklı toplumsal yapıdaki insanların toplumu oluşturma…devamı

koltuk_patatesi 1 year ago

Issız Adam

Çağan Irmak

172 Gönderi

Günaydınlaaarr efendim☀️💞 "Ben sadece ben olmamalıyım şimdi. Bana baktığında kendi hayatından bir an yakalamalısın. Bir hikâye olmalı. Sevdiğin herkes, her şey, o an ben olmalıyım." Issız Adam, günümüz metropolünde yalnız bir insan olmanın ağırlığını sorgulayan bir film. Çok fazla klişe…devamıGünaydınlaaarr efendim☀️💞 "Ben sadece ben olmamalıyım şimdi. Bana baktığında kendi hayatından bir an yakalamalısın. Bir hikâye olmalı. Sevdiğin herkes, her şey, o an ben olmalıyım." Issız Adam, günümüz metropolünde yalnız bir insan olmanın ağırlığını sorgulayan bir film. Çok fazla klişe barındırması ve ortaya attığı meseleleri irdelemek yerine çok yüzeysel işlemesi sebebiyle çok etkilendiğim bir film olmadı. Alper, kırsaldan göçüp İstanbul'a yerleşmiş, yıllar içinde kendisine bir restoran açmış birisi. Güzel bir evi, arabası ve gayet güzel çalışan bir iş yeri var. Kırsaldan gelmiş olmasına karşın üst sınıfa mensup birisi ve gıpta edilecek bir hayata sahip ancak hiç sevgilisi yok. Gecelerini hayat kadınlarıyla veya tek gecelik ilişkilerle geçirip mutsuzluğunu unutmaya çalışıyor. Ada'yı ilk gördüğü anda yine tek gecelik bir macera yaşama isteği uyanır içinde fakat Ada, Alper'in en hassas noktasını yakalar ve ona bir plak hediye eder. Plaklar Alper'in en masum yanını ifade ettiğinden içinde Ada'ya karşı bazı hisler doğar ve iş ikisi içinde ciddi bir hal alır. Ada'nın ise apayrı bir dünyası vardır. Bir kostüm dükkanı vardır ve çocuklara yönelik kostümler dikmektedir. Ayrıca ikinci el kitaplara oldukça düşkündür. Yani yaşanmışlık onun için oldukça önemlidir. İkilinin ilişkisini oldukça saçma buldum. Karakterleri ve yaptıkları hiç uyuşmuyor. Örneğin; Ada çok kapalı bir kız fakat daha ilk buluşmada Alper'in evine gidiyor, üstüne daha ilk geceden beraber oluyorlar.En gerçekçi olmayan kısım ise Ada'nın eve gitmesinden ziyade Alper'in Ada'yı tavlama çabası. Flört konusunda başarılı olmayan ve daha hiç düzgün bir ilişki yaşamamış bir adamın anında Ada gibi zor bir kızı düşürmesi hiç gerçekçi değil. Bu ucuz romantizm sahnelerinden dolayı film, damakta çok bilindik bir tat bırakıyor. Bu arada şu detaya dikkat çekmek istiyorum. Filmin adının Issız Adam oluşu, Alper'in yalnız ve duygusal profilini betimlerken aynı zamanda Issız Ada'm şeklinde bir kelime oyunuyla Ada karakterine de atıfta bulunuyor.Dolayısıyla iki karakterinde ortak paydası ıssız oluşları. Filmi çok sevdim mi? Hayır. Ama yer verilen şarkılarla, Çağan Irmak'ın Yeşilçamcı tutumuyla ve o son sahneyle bana keyifli bir seyir yaşattı. (Sarılma sahnesi beni tek etkileyen sahne oldu herhalde) Abartıldığı kadar olmasa da eğer aşk filmi müptelasıysanız ve müşkülpesent birisi değilseniz seversiniz dostlar. Hoşça kalın, aşkla kalın patateslerim😚❤️

koltuk_patatesi 1 year ago

Korku Seansı

James Wan

72 Gönderi

Hellooo tarçınlı kurabiyelerim🧡 O kadar korku filmi izledim. Kesinlikle en iyisi Korku Seansı serisi. 3 filmden oluşuyor ve hepsi birbirinden güzel. Özellikle 1 ve 2 muhteşemdi. Korku filmi diye işte buna derim. Konusunu gerçek bir hikayeden alan Korku Seansı, doğaüstü…devamı

koltuk_patatesi 1 year ago

Sil Baştan

Michel Gondry

266 Gönderi

"Yine mi tatlıyım? Tanrım! Başka sıfat bilmez misin sen?" ~Kraliçe Clementine👑 Anılarınızı sildirebilme hakkınız olsaydı bunu yapar mıydınız? Hafızanızdan silinmesinden korktuğunuz birisi oldu mu hiç? Gerçek hayatta böyle bir şey mümkün olsaydı birçok insan, birçok travmasını silmek isterdi. Peki o…devamı"Yine mi tatlıyım? Tanrım! Başka sıfat bilmez misin sen?" ~Kraliçe Clementine👑 Anılarınızı sildirebilme hakkınız olsaydı bunu yapar mıydınız? Hafızanızdan silinmesinden korktuğunuz birisi oldu mu hiç? Gerçek hayatta böyle bir şey mümkün olsaydı birçok insan, birçok travmasını silmek isterdi. Peki o travmaları gerçekten unutmak mı isteriz, yoksa sadece önemsememek mi? İşin içinde duyguların olduğu hangi ilişkinin bitişi insana haz verebilir? Elbette hiçbiri... Çok uzun zamandır izleyeceklerim listesinde olan bir filmdi. Sonunda bugün izleyebildim. Ve artık yeni bir fobim var: Hafızamı kaybetmek.Ya bir gün hayat arkadaşımla nasıl tanıştığımızı hatırlayamazsam, ilk el ele tutuşumuzu, ilk seni seviyorum dediğim ânı, ilk kavgamızı... Filmi seyrederken hep bunu düşündüm. Ne kadar da berbat bir şey olduğunu. Fakat bizim elemanlar bunu bilerek, isteyerek yapıyorlar. Clementine'nin gidip Joel'i hafızasından sildirmesiyle olaylar başlıyor. Bunun üzerine küplere binen Joel de aynı deneye katılıyor ve o da Clementine'i hafızasından sildirmek istiyor. Film, Joel'in hafızası silinirken, yaşanan ilişkiyi gösteriyor bize. Joel de bizimle beraber baştan sonra izliyor olanları. Bunun ardından aslında ilişkilerinin o kadar da kötü olmadığını fark ediyor ve deneyi sonlandırmak istiyor. Sizce Joel, Clementine'e kendini hatırlatabilmiş midir? Filmin konusu oldukça orijinal. İzlediğim hiçbir aşk filmine benzemiyor. Zamansal olarak düz bir çizgide ilerlemiyor. Bu yüzden de dikkat edilerek izlenilmesi gerek. İzleyip anlamayanlar için şunu söylemek istiyorum : İlk sahne aslında son sahne arkadaşlar(tanışma kısmı) Filmi kötülemeden önce bir inceleme videosu falan izleyin lütfen. Oyuncular harikaydı bu arada(Jim Carrey🫠ay lav yu be adam). Filmin vermek istediği mesaj şuydu bence: Yaşamamış olmayı dilediğimiz şeylerinde aslında hayatımızda oldukça önemli bir yeri var. Bugünki seni şekillendiren şey yaşamış olduğun acılar. O acılarla, hatalarla yaşamayı öğrenmeliyiz. Ve ve ve ve hafızandan silsen bile kalbinden silemezsin diyo bize:) Bu film bildiğiniz aşk filmlerinden değil küçük patateslerim. Biraz beyninizi zorlamanızı gerektirecek ve fazla romantik sahne göremeyeceksiniz. O beklentiyle açmayın yani. Ama kesinlikle herkesin bir kez izlemesi gerektiğine inanıyorum (Hatta iki kez).Hemen listelere eklensin. Öpüldünüz hoççağalıınn🫶🏻🩷

koltuk_patatesi 1 year ago

Fareler ve İnsanlar

John Steinbeck

263 Gönderi

Merhabalar efendim🌸 Patates size çok güzel bir kitap önerisiyle geldii. George ve Lennie hayatlarını idame ettirmek için ırgatlık yapan iki evsizdir. Çıkarsız bir dostlukları vardır. George ufak tefek, zeki bir adamken; Lennie ise koca cüsseli, hayvani ve orantısız bir güce…devamıMerhabalar efendim🌸 Patates size çok güzel bir kitap önerisiyle geldii. George ve Lennie hayatlarını idame ettirmek için ırgatlık yapan iki evsizdir. Çıkarsız bir dostlukları vardır. George ufak tefek, zeki bir adamken; Lennie ise koca cüsseli, hayvani ve orantısız bir güce sahip, zeka geriliği olan bir karakterdir. George sürekli yeni bir iş bulur fakat Lennie her defasında başlarını derde sokup işten atılmalarına sebep olur. Bazen tahammülü kalmayan George ondan kurtulmak istediğini söyleyip isyan eder ama sonra hemen pişman olup yumuşar. Tıpkı bir anne gibi davranır Lennie'ye. Üzerine titrer, arkasını kollar. Fareler ve İnsanlar birbirine tamamen zıt iki insanın dostluğunu anlatır. Yahya Kemal'in dediği gibi "İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar." Kitapta buna fazlasıyla şahit oluyoruz. George ve Lennie'nin kendilerine ait, dışlanmadan yaşayacakları bir ev ve arazi sahibi olma hayalleri vardır. Tabii birkaç tane de tavşan. Çünkü Lennie'nin tuhaf bir takıntısı vardır. Yumuşak şeylere dokunmayi çok sever. Ama gücünü kontrol edecek zekaya sahip olmadığı için, severken öldürür fareleri ve diğer canlıları. (Herkes öldürür sevdiğini) Ahh zavallı Lennie. Çocuk akıllı, masum adam. Yüreğime en çok dokunan kitap karakterlerinden birisi olur kendisi🥺 Kitabın sonunda hep bir suçlu aradım. George mu, Lennie mi? Ya da bir suçlu aranmalı mı? Olan üzümlü kekim Lennie'ye oldu😔 neyse spoiler vermeyelim. Çok ince bir kitap olmasına rağmen dopdolu bir hikaye. Benden kitap önerisi isteyenlere önerdiğim kitapların başında gelir. Bir insanın bunu beğenmeme ihtimali yok. Kitap okumayı sevmiyorsanız da güzel bir başlangıç olur sizler için. Okuyun okutturun. Ayrıca kitabı bitirdikten sonra kesinlikle filmini de izlemenizi öneririm. Hayatımda izlediğim kitap uyarlaması filmler içinden en iyisiydi kesinlikle. Birebir aynıydı kitapla. Ne bir şey eklenmiş ne bir şey çıkartılmış. Ve oyuncular çok başarılıydı. Okuyanlara da filmini önermiş olalım. Hoşça kalın, kitapla kalın dostlarım💕

koltuk_patatesi 1 year ago

Forrest Gump

Robert Zemeckis

361 Gönderi

Hello balımm💖 Görmüş olduğunuz film dünyanın enn güzel filmi. Kime göre neye göre diyeceksiniz hwhejwgejwhe bana göre kardeşim. (Bi de scallback var ona göre) Forrest adlı düşük IQ seviyesine sahip bir adamın hikayesini izliyoruz. Forrest ilk sahnede bir otobüs durağına…devamıHello balımm💖 Görmüş olduğunuz film dünyanın enn güzel filmi. Kime göre neye göre diyeceksiniz hwhejwgejwhe bana göre kardeşim. (Bi de scallback var ona göre) Forrest adlı düşük IQ seviyesine sahip bir adamın hikayesini izliyoruz. Forrest ilk sahnede bir otobüs durağına oturur ve burada yanına gelen insanlara hayat hikayesini anlatır. Forrest anlatırken biz geçmişe döneriz. Çocukluğuyla başlar hikaye. Ayağı sakat olduğu için bacağına metal bir şey takılarak anca yürüyebiliyordur. Bir gün en yakın arkadaşı Jenny ile gezerken birkaç kişi gelip Forrest'e laf atarlar. Bunun üzerine Jenny şu meşhur olacak sözü söyler "Run Forrest Run!"... Forrest normal insanların kolayca anlayabileceği şeyleri anlayamaz. Günler geçer, artık genç bir adam olmuştur. Ve artık Jenny'ye olan sevgisi aşka dönüşmüştür. Üniversiteyi bitirir ve Vietnam Savaşı için orduya alınır. Orduda çeşitli maceralar yaşar. Buradan sonrası spoiler olur artık koşun gidin izleyin kendiniz. Herkes izlemek zorunda ona göre. İzlemeyenleri engelliyorum jwhejwhdjw Bir insanın temiz, dürüst, merhametli, yetenekli, aşkına sahip çıkan birisi olması için illaki IQ seviyesinin yüksek olmasının gerekli olmadığını gördüğümüz müthiş, harikulâde bir filmdi. 2 saat nasıl geçti hiç anlamadım.Bu filme ağlamayan varsa cindir. Sonu beni mahvetti🥺. (gecenin 3ünde izlediğim içinde bu kadar etkilenmiş olabilirim shhdjwgdwh). Bu film bu kadar muazzamsa sebebi Tom Hanks'tir. Bir başkası bu kadar yakışır mıydı bu role, sanmam. Performansı olağanüstüydü, söylenecek söz bırakmıyor. Jenny'ye gelinceee: Yatacak yerin yok Jenny. Senden nefret ediyorum. Allah belanı versin. Hayatımda senin kadar bencil ve yüzsüz birini görmedim. Yediğin haltları spoiler olmasın diye anlatamıyorum ama sen ne yaptığını biliyorsun😤her beğeni Jenny'ye bir beddua dostlarım sbdhsjhdsh "Ben zeki bir adam değilim ama aşkın ne olduğunu çok iyi biliyorum"🫠 "Annem her zaman hayatın bir kutu çikolata gibi olduğunu söylerdi. İçinde ne olduğunu asla bilemezsin." (dondurma kutusu diyelim biz ona ajgdwjgdshd) "Annem mi haklıydı yoksa Teğmen Dan mı, bilemiyorum. Herkesin bir kaderi var mı bilemiyorum, yoksa rüzgâra kapılmış gibi tesadüfen oraya, buraya mı sürükleniyoruz? Bence her ikisi de doğru. Belki ikisi de aynı anda oluyor." Gecenin bir vakti aniden (aşırı aniden)bu filmi bana izlettiği için@scallback'e çoookkk tenk yu🫶🏻Bana bu kadar güzel bir film kazandırdığı için Fatihimin cennetteki yeri hazır şu an wjgejwgejw. O da Jenny'yi sevmiyor siz de sevmeyin olur mu😌. Şimdi sana ödeşmek için aşırı aşırı iyi bir film önermem gerek. Altta kalamam. Favori filmini değiştireceğim hazır oll Fatiiih. Neyse işte kankalar amma uzattım hadi gidin izleyin. Koşun koşuuunn.