"Bence arkadaşlığın bütün numarası, senden daha iyi insanlar bulmak; daha akıllı, daha karizmatik değil, daha sevgi dolu, cömert ve bağışlayıcı insanlar bulup onlara sana öğretebileceklerinden ötürü saygı duymak, senin hakkında ne kadar iyi veya kötü şeyler söylerse söylesinler kulak vermek,…devamı"Bence arkadaşlığın bütün numarası, senden daha iyi insanlar bulmak; daha akıllı, daha karizmatik değil, daha sevgi dolu, cömert ve bağışlayıcı insanlar bulup onlara sana öğretebileceklerinden ötürü saygı duymak, senin hakkında ne kadar iyi veya kötü şeyler söylerse söylesinler kulak vermek, bir de onlara güvenmek, ki en zoru budur. Ama en güzelidir de."
Bu yıla bu kitabı okuyarak girdim ve yılın ilk bitirdiğim kitabı oldu. Çok yaraladı, derinden etkiledi beni bu kitap. Bolca eşcinsellik ve mazoşistliğin olduğu bu kitapta bol bol ağladım. Okurken çokça hayret ettiğim, tiksindiğim, acıdığım yerler oldu. Ben okuduğum birçok…devamıBu yıla bu kitabı okuyarak girdim ve yılın ilk bitirdiğim kitabı oldu. Çok yaraladı, derinden etkiledi beni bu kitap. Bolca eşcinsellik ve mazoşistliğin olduğu bu kitapta bol bol ağladım. Okurken çokça hayret ettiğim, tiksindiğim, acıdığım yerler oldu. Ben okuduğum birçok kitabı unuturum. Bazen kitabın sadece ismini hatırlarım bazen onu bile hatırlayamam. Ama bu kitabı unutmayacağımdan çok eminim. Aklımın bir köşesine kendini öyle bir kazıdı ki sanıyorum ki daha da çıkmayacak.
Ne zaman aynadaki yüze baksam, bilmiyorum hangi yüz bana bakıyor; bilmiyorum hangi yaşlı yüz sessizce ve bezgin bir öfkeyle kendi imgesini arıyor. Karanlığımda yavaşça görünmeyen çizgilerimi araştırıyorum elimle. Bir kıvılcımın ışığı sızıyor içime. Saçlarını tanıyorum, külrengi, hatta altın sarısı olan.…devamıNe zaman aynadaki yüze baksam, bilmiyorum hangi yüz bana bakıyor; bilmiyorum hangi yaşlı yüz sessizce ve bezgin bir öfkeyle kendi imgesini arıyor. Karanlığımda yavaşça görünmeyen çizgilerimi araştırıyorum elimle. Bir kıvılcımın ışığı sızıyor içime. Saçlarını tanıyorum, külrengi, hatta altın sarısı olan.
...
Bir Kör ~ Jorge Luis Borges
Günaydın. Her şey bir acayip, dostluklar, ilişkiler, hevesler... Mevsimler bile bir tuhaf, kış ne vakit gitti bahara ne oldu anımsayamıyoruz. Geçer mi? Geçer elbet. Haldun Taner'in de dediği gibi: "Gülsenize, neşelensenize. Bakın gök ne temiz, güneş ne parlak, hayat ne…devamıGünaydın. Her şey bir acayip, dostluklar, ilişkiler, hevesler... Mevsimler bile bir tuhaf, kış ne vakit gitti bahara ne oldu anımsayamıyoruz. Geçer mi? Geçer elbet. Haldun Taner'in de dediği gibi: "Gülsenize, neşelensenize. Bakın gök ne temiz, güneş ne parlak, hayat ne güzel."
'' Yaşıyorum ama bir hayatım yok. Asla ölmeyeceğim ama geleceğim yok. Ben hiç kimseyim. Tarihim yok, yüzüm yok. '' Tüm İnsanlar Ölümlüdür ~ Simone De Beauvoir
Bu diziyle ilgili tek bir şey söylesem, bu 'gerçek' olurdu. Çok gerçek, çok içten, aslında herkesin tanıdığı karakterleri barındıran bir dizi. Bir anda çok popülerleşmiş şeyleri izlemeye çekiniyor ve oldukça da geciktiriyorum görmüş olduğunuz gibi. Ama kesinlikle o popülariteyi hak…devamıBu diziyle ilgili tek bir şey söylesem, bu 'gerçek' olurdu. Çok gerçek, çok içten, aslında herkesin tanıdığı karakterleri barındıran bir dizi. Bir anda çok popülerleşmiş şeyleri izlemeye çekiniyor ve oldukça da geciktiriyorum görmüş olduğunuz gibi. Ama kesinlikle o popülariteyi hak ediyor. Uzun metrajlı bir sanat filmi seyrediyor gibiydim.
Bir de dizinin ortalarında herkesin birbiriyle ilişkisi varmış giib geldi. Hani kitaplarda yoldan geçen herhangi biri bir anda kitaba dahil olur ve ana karakterle çok yakından bir bağlantısı olur ya da şu mühe anlı'da izlenilen olay örgüleri gibi. Heh işte öyle hissettim nedense. Öykü Karayel'in oyunculuğu da mükemmeldi. Hele aklımda bir sahne kaldı. Size de spoiler vermeden onu hatırlatmak istiyorum.
Meryem' in Peri'ye alıştığı zaman ona bir hediyeyle gelip 'Ne iyi oluyor konuşmak, siz de hiç sıkılmadan beni dinliyorsunuz. Başınızı ağrıtmıyorumdur umarım' tarzı bir cümle kullanıyor. Peri'nin cevabı ne olsa beğenirsiniz. 'Ne demek, vazifem'. İşte orada Meryem'i yaşadım neredeyse ya. Meryem bize o an yaşadığı farkındalığı öyle güzel bir şekilde, öyle güzel mimiklerle anlattı ki. Çok anlamlıydı o sahne benim için. O sahne sonrasında da zaten Peri'nin Meryem'in ismini karıştjrmasıyla Meryem tam anlamıyla arkadaş değil de hastanede bir doktorun yanında olduğunu farkına vardı. Böylece bir sahne daha çok güzel bir şekilde son bulmuş oldu.
Ayrıca şunu da demeden geçemeyeceğim. Bölüm sonlarındaki eski dönemlerden koydukları kayıtlar içimi yumuş yumuş etti. Normalde dizi biter bitmez diğer bölüme geçen ben bu dizide onu yapamadım. Tebrik ederim kim düşündüyse.
Şundan da bahsetmek istiyorum. Ali Sadi Hoca'nın karısının vedası beni çok etkiledi. İçime işledi nedense. İsmini bile hatırlamadığım kadının gittiğine duyduğum özlem tarifsiz. Bu da bize sadece ana karakter değil de dizideki çoğu kişinin performansının üst düzey olduğunu söylüyor bence.
Diziyle ilgili daha konuşulacak çok şey var aslında. Sinanın annesiyle bağı, Ruhiye'nin yaşadığı travmatik olaylar ve Yasin'le aslında bir bakıma sımsıkı bağı, Gülbin'in büyüdüğü evi, Ali Sadi Hoca'nın yaşadıkları, Hilmi'nin saf duyguları... Bu dizide birçok karakter var, bir çok hikaye... Kesinlikle izlemeniz gerektiğini düşünüyorum.
¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬
Uzun süren bir aradan sonra herkese tekrardan merhaba. Uzun süren derken keşke abartmış olsaydım ama 2 senedir burada olmamanın eksikliğini çekiyorum diyebilirim. 2 sene boyunca birçok şey izledim, birçok şey okudum ve olabildiğince kendimi geliştirmeye çalıştım. Ama bunları yaparken nasıl her gün bir şey öğreniyorsam aynı şekilde de unutuyordum. Allah kimseyi okuduğu, izlediği film hakkında neredeyse konuşamayacak durumda bırakmasın cidden ya. Paranoyaklaşıyorsunuz bir süre sonra. Ama ben bunu okudum, izledim nasıl hatırımda bir şey kalmaz diye.
Neyse yıllar önce telefonumdaki depolama alanındaki yetersizlikten dolayı sildiğim bu muhteşem uygulamayı tekrardan yükledim ve bu durum beni aşırı sevindiriyor. Bir şeyler izlesem de yazsam diye düşünüyorum sürekli. Bu arada ben yokken birçok şey değişmiş burada uyum sağlayabileceğimi düşünüyorum ama korkmuyor da değilim. Uzun zamandır da bir şeyler yazmadığımdan paslanmış da olabilirim, saçma şeyler çıkabilir ortaya. Ben çok takmıyorum, neler hissetiysem onları yazmaya çalışıcam. Neyse yine çenem çok düştü benim. Biraz durum güncellemesi yapmak istedim.
Herkese tekrardan merhaba raf ailesi. 🩵
Benim için uzun ve yoğun bir günün ardından izlenen bir filmdi. Bu uzun günün ardından hafif, belki çerezlik bir şeyler izlemek istiyordum tabii bu ne kadar gerçekleşti bilemem. Ama film arama sürecim en az yarım saatimi aldı. Arkadaşlarımın çoğu aksiyon,…devamıBenim için uzun ve yoğun bir günün ardından izlenen bir filmdi. Bu uzun günün ardından hafif, belki çerezlik bir şeyler izlemek istiyordum tabii bu ne kadar gerçekleşti bilemem. Ama film arama sürecim en az yarım saatimi aldı. Arkadaşlarımın çoğu aksiyon, gerilim, macera filmlerini önerirken ben çok daha farklı şeyler istiyordum. Yönetmenin izlediğim ilk filmi ve başlamadan önce açıkçası biraz önyargılıydım.
Bitirdiğimde gece 3'tü ve o kadar değişik hissediyordum ki anlatamam. Çok kötü hissettim. Çok kötü..
Sahnelerdeki müzik seçimleri, filmin arasında fark ettiğin küçük ayrıntılar... Hepsi çok anlamlıydı ve güzeldi benim için. Mesela; Steven kaykayını (kaykay değil biliyorum) kayarken çok hareketli bir müzik dinlediğini farkediyorsunuz ama yönetmen bize bunu slow bir müzikle sunmuştu . Ben çok sevmiştim mesela bu detayı.
Onun dışında film görsel olarak da sizi oldukça tatmin edecektir.
Bir de ekranın genişlediği yerler çok etkileyiciydi.
Bir çok kişinin çok beğenmediği bu filme ben bayıldım. Sadece biraz fazla küfür var. Belki bu sizi rahatsız edebilir. Son olarak Kyla'nın da hayatıyla ilgili bir şeyler görmek isterdim. Filmde önemli bir rolü olmasına rağmen onunla ilgili çok az şey biliyoruz.
Bunun dışında oldukça güzel bir filmdi bence. Hatta tam bir sanat filmi.