Spoiler içeriyor
Mesajı itibariyle beğendim ama sinema bazında kötü. Filmi boş bulacak neydi bu diyecek çok kişi vardır bu yüzden olay dizisini yazmak istiyorum. 20 yıl önce silahı gasp edilen polisin ve silahı çalan militanın suça karışması sonucu mesleği bırakan bir polisin…devamıMesajı itibariyle beğendim ama sinema bazında kötü.
Filmi boş bulacak neydi bu diyecek çok kişi vardır bu yüzden olay dizisini yazmak istiyorum.
20 yıl önce silahı gasp edilen polisin ve silahı çalan militanın suça karışması sonucu mesleği bırakan bir polisin ve militanın hikayesi sinema filmine dönüştürülmek isteniyor. Gençliklerini oynayacak oyuncular buluyor onlara yaşadıkları hikayeyi anlatıyorlar.
Polis, gençliğinde her gün kendisine adres, saat, yol tarifi soran bir kadından bahsediyor. Her gün kendisine soru sorması kızın da kendisinden hoşlandığını düşündürüyor. Bir gün aşık olduğu kıza vermek için çiçek satın alıyor ve yeniden gelip kendisine soru sormasını bekliyor. Kız geliyor gelmesine ama bizimki hiçbir zaman çiçeği verecek cesareti bulamıyor. Sonrasında da gasp ve polislikten ayrılma şeklinde ilerliyor.
Militanın tarafında ise yine oyuncu seçmeleri oluyor. Seçilen genç oyuncu dünyayı kurtarmayı istediğini, afrikada çiçek yetiştirmek, ekmek yapıp çocukları doyurmak istediğini söylüyor. Bu hayallerini de genç sevgilisiyle paylaşıyor ikisi de dünyayı daha iyi bir yer yapmak üzere kitaplar üzerinden sözleşiyorlar. Genç militan sevgilisine okuması için kitaplar veriyor kız da geri verirken altını çiziyor ve sayfaların arasına çiçek koyuyor. Genç militan kızın düşüncelerini altını çizdiği cümlelerden, kendisini sevdiğini, aşkının karşılık bulduğunu da sayfaların arasındaki çiçeklerden anlıyor. Dünyayı kurtarmak üzere polisin silahını gasp edip soygun yapması elde ettiği parayla da planlarını gerçekleştirmesi öğütleniyor esas militan tarafından. Kendi gençliğini oynayan oyuncuyu yönlendiriyor yani aynı kendisi gibi rol yapabilmesi için. Çünkü kendisi polisi gasp edip soygun yaparak parayı almış sonra da sevgilisiyle beraber hapse düşmüştü.
Seçilen genç oyunculara dersler veriliyor çekimler başlıyor. Polis her gün kendisine yol, saat soran kadına aşkından dolayı filmde de bu sahnenin yer almasını istiyor.
Çekimlerde genç polis bir duvar önünde kızı beklerken bir yandan çiçeği vermeyi hayal ediyor. Genç militan da sevgilisiyle yaptıkları planı uygulamaya koymayı. Önden sevgilisinin gidip polise saati sormasını bu sayede dikkatini dağıtacağını sonrasında da kendisinin pidenin altına gizlediği bıçakla polisin silahını gasp edeceğini söylüyor. Sahne çekiliyor; kız, genç polis oyuncuya saati sorduktan sonra esas polis sahneyi kesmelerini istiyor. Kızın yanına gidip "sen onunla beraber miydin?" diye soruyor kızın cevabı evet. 20 yıldır sevdiği, çiçek veremediği için unutamadığı büyük aşkının aslında kendisini gasp eden militanla birlikte olduğunu öğrenince yıkılıyor. Seti bırakıp gidiyor. Devamında gençliğini oynayan genç polise" kız sana gelip saati sorduğunda onu vur çiçeği verme"diyor.
Diğer çekimde genç militan dünyayı kurtarmak için polisi gasp etmeye gerek olmadığını söyleyerek ağlıyor bu işe hiç sıcak değil. Sahne aynı önceki gibi ilerliyor genç kız polise saati soruyor, militan pidenin altına sakladığı bıçakla pusuda bekliyor. Kız cevap almayı beklerken genç polis kızı vurmak üzere silahına davranıyor bu sırada militan da pide kamuflajıyla birlikte polise yaklaşıyor. Final sahnesinde genç militan bıçağı değil pideyi; genç polis de silahı değil çiçeği uzatıyor.
Bu açıdan iyi bir mesaj verdiğini düşünüyorum. Dünyayı afrikada ekmek pişirip çiçek ekerek kurtarabiliriz silahla bıçakla değil